Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda "davacının davasının reddine, müdahil Hazinenin davasının 6292 sayılı Kanun’un 9/2. maddesi gereğince durdurulmasına, dava konusu 28197 ada 3 parsel nolu taşınmazın davalı adına zilyetlik şerhi korunmak suretiyle tespit gibi Hazine adına tesciline ve tescil işlemi için kadastro tutanağının Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine, tapu kaydına taşınmazın kadastro tutanağının beyanlar hanesinde yer alan kullanıcı şerhine yönelik olarak Hazine tarafından açılmış bir dava bulunduğu ve bu davanın 6292 sayılı Yasa'nın 9. maddesi uyarınca durdurulduğu şerhinin yazılmasına" karar verilmiş; hüküm, müdahil Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Ne var ki; davanın reddine karar verildiği ve davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edilmiş olduğu halde kendisini vekille temsil ettiren ... lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması isabetsiz olup, bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek, hükmün 3 nolu bendinde "davalı Hazine" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve ...” ibaresinin eklenmesine; yine aynı bendin son satırında geçen "davalıya" ibaresinin hüküm yerinden çıkarılarak yerine "davalılara" ibaresinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca onandığı anlaşıldığından, davalı ......

      Ne var ki, davanın reddine karar verildiği ve kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edildiği halde kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı ... lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş oması isabetsiz olup bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki olan Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek hükmün 3.bendindeki "Davalı Hazine.." ibaresinin çıkartılarak yerine "Davalılar.." kelimesinin ve "..davalıya.." ibaresinin çıkartılarak yerine "..davalılara.." kelimesinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca onandığı anlaşılmış olup davalı ... vekilinin karar düzeltme istemi açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 12.06.2017...

        Davacı ... ve müşterekleri, 05.11.2015 tarihinde taşınmazın müşterek murislerinden kaldığını ileri sürerek taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı kısmının düzeltilerek kendilerinin de kullanıcı olduğunun belirtilmesi, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tescili, bu talepleri yerinde görülmezse dava tarihine göre uğradıkları zararların tazmini istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Davacı ... ve müşterekleri, 05.11.2015 tarihinde taşınmazın müşterek murislerinden kaldığını ileri sürerek taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı kısmının düzeltilerek kendilerinin de kullanıcı olduğunun belirtilmesi, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tescili, bu talepleri yerinde görülmezse dava tarihine göre uğradıkları zararların tazmini istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Davacı ... ve müşterekleri, 05.11.2015 tarihinde taşınmazın müşterek murislerinden kaldığını ileri sürerek taşınmazın beyanlar hanesindeki kullanıcı kısmının düzeltilerek kendilerinin de kullanıcı olduğunun belirtilmesi, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tescili, bu talepleri yerinde görülmezse dava tarihine göre uğradıkları zararların tazmini istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Dava, beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesi istemine yönelik olup bu davanın görülebilmesi için 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-4. maddesi kapsamında kullanım kadastrosu yapılması gerekmektedir. Kullanım kadastrosu ise, ya bu kapsamda yeni bir tutanak düzenlenmesi ya da daha önce tutanakda kullanıcı şerhi varsa bu şerhin güncellenmesi suretiyle yapılabilir. Kadastro tutanağında daha önce mevcut bir kullanıcı şerhi bulunmaması halinde kullanım kadastrosunun güncelleme sureti ile yapılması mümkün olmayıp, ancak yeni bir tutanak düzenlenerek yapılması zorunludur. Somut olayda, 1995 yılında yapılan kadastro sonucu çekişmeli taşınmaz, beyanlar hanesine ve edinme sütununa kullanıcı şerhi yazılmaksızın tespit edilmiş ve tespitin 04.02.1998 tarihinde kesinleşmesi ile tapuya tescil edilmiştir. Davacı 06.07.2012 tarihinde dava açarak taşınmazın 2005 yılından beri kendi kullanımında olduğunu belirtmiş ve adına şerh verilmesini istemiştir....

                Ne var ki, davanın reddine karar verildiği ve kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edildiği halde kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı ... lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş oması isabetsiz olup bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki olan Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek hükmün 3.bendindeki "davalı Hazine.." ibaresinin çıkartılarak yerine "Davalılar.." kelimesinin ve "..davalıya.." ibaresinin çıkartılarak yerine "..davalılara.." kelimesinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca onandığı anlaşılmış olup davalı ... vekilinin karar düzeltme istemi açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 03.07.2017...

                  Ne var ki; davanın reddine karar verildiği ve kendisini vekille temsil ettiren davalı Hazine lehine vekalet ücreti takdir edildiği halde kendisini vekille temsil ettirmiş olan .... ... (...) lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması isabetsiz olup, bozma nedeni ise de; yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve dava, kullanım kadastrosu sonucunda oluşan tapu kaydındaki kullanıcı şerhine yönelik olup tapu maliki olan Hazine ile kullanıcı olarak ismi geçen şahıslara karşı birlikte dava açılması gerektiği, ret sebebinin de ortak olduğu gözetilerek, hükmün 3 nolu bendinde "davalı Hazine" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve .... ... (...) (TC: ....)”...

                    in zilyet olduğu hususunda şerh verilmesine karar verilmiş, kararın 13.08.1997 tarihinde kesinleşmesi üzerine tapuya tescil edilmiştir. 3402 sayılı Kanun’a 5831 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile eklenen Ek-4.madde kapsamında çekişmeli taşınmazda 2010 yılında kullanıcı güncelleme çalışması yapılmış, 1657 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluşan çekişmeli 3833 parsel sayılı 5.206,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın ...'ün kullanımında olduğu, üzerindeki 2 adet cam seranın ... oğlu ...'e, üzerindeki zeytin fidelerinin ise ... oğlu ...'a ait olduğu belirlenmiştir. Davacı ..., ... adına olan muhdesat şerhinin kaldırılması ve lehine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu