Ne var ki mahkemece, tapu uygulaması yöntemince yapılmadığı gibi davalı tarafın ve kadastroda uygulanan tapu kayıtlarının kapsamı belirlenmemiş, dava konusu taşınmazın bozma ilamında belirtilen Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/ 60 Esas sayılı dosyasında nizaya konu olan taşınmaz bölümü içinde kalıp kalmadığı belirlenmemiş, davacı tarafın dayanak tapu kaydı hisseli tapu olmasına rağmen tüm hisseler tedavülleri ile birlikte getirilmemiş, davalıların ve davacıların dayanak tapu kayıtlarının başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği belirlenmemiş, dava konusu taşınmazın kadastro tutanağının edinme sebebinde belirtilen uygulanan tapu kayıtlarının ayrı ayrı uygulanma imkanının bulunmadığı birlikte ve dış hudutlar itibarı ile belirlendiği, bu kayıtların kapsadığı taşınmazlardan taksim gereği yer alamayan tapu kayıt maliklerinin aynı iktisaptan edinilen 13 adet tapu kaydının aynı anda ifraz ve taksim edilmesi nedeniyle 8 adet tapu kaydının kapsadığı alanlara karşılık diğer 5 adet tapu kaydının...
Davalı dayanağı tapu kaydının haritasının uygulama kabiliyetinin bulunmaması durumunda ise; davalı dayanağı tapu kaydı ve vergi kaydı ile müdahil Hazinenin dayanağı tapu kaydı uygulanıp kapsamı belirlenmeli, tapu ve vergi kayıtlarının sınırları tek tek okunup, mahalli bilirkişi ve tanıklardan tapu kayıtlarının sınırlarının zeminde gösterilmesi istenilmeli, fenni bilirkişi tarafından gösterilen sınırlar kroki üzerinde işaretlettirilmeli, davalı dayanağı tapu kaydının sınırlarında belirtilen demiryolunun hangi tarihte geçtiği araştırılmalı, davalı tapu kaydının kapsamı yönünden kamulaştırma haritası uygulanmalı, tapu kaydına kapsam tayin edilirken bilirkişilerce gösterilemeyen hudutlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, davalı dayanağı tapu kayıtlarının dava dışı 57 ve 59 parsel sayılı taşınmazlara miktarından çok fazla revizyon gördüğü ve davalı dayanağı tapu kaydının yüzölçümü bakımından müdahil Hazine'yi bağlayan miktarının 60 dönüm olduğu hususu davalı dayanağı...
Tapu Sicil Müdürlüğünün 11.08.2009 tarihli yazı ekinde aynı tarih 7 sıra numaralı tapu kaydının gönderilmesi üzerine Tapu Sicil Müdürlüğü’nden doğru kaydın gönderilmesi istenilmiş ise de Tapu Sicil Müdürlüğünün 18.09.2009 tarihli yazısında 24.01.1994 tarih ve 2 sayılı tapu kaydının ...., Köyünde değil ..... Köyünde çıktığı belirtilerek ....köyüne ait tapu kaydı gönderilmiştir. Ancak tesbit tutanağında gösterilen tapu kaydı bilgileri ile gönderilen tapu kayıtları örtüşmemektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Dosya içerisinde, komşu parsellere ait kadastro tutanakları ve dayanağı olan belgeler (tapu ve vergi kayıtları) ile davacı adına senetsizden tescil edildikleri Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından bildirilen kadastro tutanakları ve tapu kayıtları bulunmamaktadır. 1- Dava konusu parsellere komşu olan; 108 ada 31, 33, 72, 141, 163, 165 ve 173 ile 111 ada 27, 29, 30, 31, 376 ve 378 parsellere ait kadastro tutanaklarıyla dayanağı olan tapu ve vergi kayıtlarının Tapu Sicil Müdürlüğünden, 2 – Davacı adına senetsizden tescil edildikleri Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından bildirilen 104 ada 37 ve 39, 108 ada 74, 111 ada 206 ve 300 ile 112 ada 170 parsellere ait kadastro tutanakları ve tapu kayıtlarının da Tapu Sicil Müdürlüğünden istenilerek, eksiksiz olarak getirtildikten sonra dosya içerisine konulması, ondan sonra temyiz incelemesi...
Bu bilgiler arasındaki çelişkinin giderilmesi için mahalli Tapu Sicil Müdürlüğüne yeniden yazı yazılarak çekişmeli taşınmaza revizyon gören tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile tapu kaydının iktisap sütunundaki açıklamaların tamamını içerir şekilde istenmesi, ayrıca tapu kaydının tesis ve intikaline ilişkin tapu dosyasında mevcut tüm bilgi ve belgelerin onaylı suretlerinin istenmesi, bu şekilde eksiklikler tamamlandıktan sonra temyizen incelenmek üzere gönderilmesi için dosyanın, Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : 1- Çekişmeli 428 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının hükmen oluştuğu anlaşılmakla tapu kaydının oluşumuna esas mahkeme kararı ile dava dosyasının, 2- Davalı taraf dayanağı olan 09.03.1953 tarih 94 nolu tapu kaydı ile davacı tarafın dayanağı olan K.Sani 1931 tarih 196 tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavüllerinin Tapu Sicil Müdürlüğü ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Arşiv Dairesi Başkanlığından getirtilerek dosyaya konulması, bu kayıtların kadastro sırasında revizyon görüp görmediği, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü parsellere ait tespitlerin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılarak revizyon gördükleri parsellere ait onaylı tutanak...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR 1- Dava konusu 61 ada 10 parsele revizyon gören 11.02.1941 tarih cilt 55, sayfa 17 ve 14 sıra nolu tapu kaydı ile Eylül 338 tarih cilt 28, sayfa 79, 74 sıra nolu tapu kayıtlarının yerel tapu müdürlüğünden ilk oluşturulduğu günden itibaren tüm geldi ve gittileri ile beraber, intikal görmüş ise intikal tarihleri ile iktisap sebepleri ve kayıt maliklerini gösterir biçimde getirtilerek dosya arasına konulması, yerel Tapu Müdürlüğü'nden Eylül 338 tarih 74 sıra nolu tapu kaydının Osmanlıca’dan Türkçe’ye çevirisi bulunmadığı takdirde Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığı’ndan getirtilerek dosyaya eklenmesi, 2- 467 ada 16 parsele revizyon gören Mayıs 929 tarih, cilt 31, sayfa 180 sıra no 64 ve 14.03.1946 tarih cilt 64, sayfa 9 ve 4 sıra nolu tapu kayıtlarının 1 nolu bentte açıklandığı biçimde Tapu Müdürlüğü'nden veya duruma göre Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KADASTRO Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1- Dava konusu 106 ada 4 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının ön yüzünde tespite esas tapu kaydı olarak gösterilen 23.08.1955 tarih 28 sıra numaralı tapu kaydının kadastro sırasında başka taşınmazlara da revizyon görüp görmediğinin Tapu ve Kadastro Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak alınacak cevabın, varsa revizyon gördüğü diğer taşınmazların kadastro tutanaklarının onaylı örneklerinin, 2- Yukarıda sözü edilen tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir şekilde ayrıntılı kayıtlar (bilgisayar ya da daktilo ile yazılı şekilde) ile varsa kroki ve haritalarının Mahalli Tapu Müdürlüğünden (eski yazı tapu kayıtları varsa Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığından) ayrı ayrı sorulup getirtilmesi, 3- Aynı tapu kaydının...
ait tespit tutanaklarının ve kadastro sonucu oluşmuş tapu kayıtlarının birer örneğinin getirtilmesi; 2- Davacıların dayandıkları 09.02.1987 tarih ve 12 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavüllerini gösterir şekilde ayrıntılı kayıtların (köy, mahalle, mevki, cins, sınırlar, yüzölçümü, malik, hisse, geldi, gitti ve revizyona ilişkin tüm bilgileri içerir ve okunaklı, oluşum nedenlerini gösterecek ve birbirini takip edecek biçimde, eksiksiz olarak) mahalli Tapu Müdürlüğünden (eski yazı tapu kayıtları varsa Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığından) sorulup getirtilmesi, ayrıca anılan tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında herhangi bir taşınmaza revizyon görüp görmediği araştırılarak; görmüş ise uygulanan taşınmazlara ait tespit tutanaklarının ve kadastro sonucu oluşmuş tapu kayıtlarının birer örneğinin getirtilmesi, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.03.2021 gününde oybirliğiyle...
Bu nedenle dava doğrudan tapu sicil müdürlüğüne yöneltilmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 17.03.1999 tarihli ve 1999/14-165-149 sayılı kararı da bu yöndedir. Uygulamada davaların sıkça “Tapu Sicil Müdürlüğüne izafeten Hazine” hasım gösterilerek açıldığı görülmektedir. Hazine vekili, 4353 sayılı kanunun 18.maddesine göre kanuni temsilci sıfatıyla idareyi temsil eder. Bu nedenle “Tapu Sicil Müdürlüğüne izafeten Hazine” hasım gösterilerek dava açıldığında, davanın husumet yokluğundan reddi yerine dava dilekçesinin doğru hasım olan “Tapu Sicil Müdürlüğüne” tebliğinin sağlanması ve bundan sonra davaya devamla bir hüküm kurulması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, “Tapu Sicil Müdürlüğüne izafeten Hazine vekili” hasım gösterilerek dava açılmış ve davalı Tapu Sicil Müdürlüğü'ne yapılması gereken duruşma gününü gösterir tebligat parçasında da "Davalı ... Tapu Sicil Müdürlüğü'ne izafeten Hazine" ibaresi yer almıştır....