den alınmasına, ...- Çekişmeli 166 ada ... parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; çekişmeli taşınmazın dayanak tapu kaydının Hazine'nin taraf olduğu tescil ilamıyla ........1956 tarihinde oluştuğu, hükmen kesinleşen tapu kayıt miktarının 3200 metrekare olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece taşınmazın tescil ilamı ile oluşan tapu kaydı kapsamında kaldığı gerekçesiyle kadastro tespiti sırasında ....493,01 metrekare yüzölçümü ile tespit edilen miktar ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiştir. Ne var ki, çekişmeli taşınmazın, tescil ilamıyla oluşan tapu kaydı ile birlikte, Hazine'nin Mart 1946 ve ... sıra numaralı dayanak tapu kaydı kapsamında da kaldığı mahkemece toplanan delillerle sabittir. Kural olarak çifte tapu kaydının varlığı halinde doğru temele dayanan eski tapu kaydına değer verilmesi zorunludur....
Yargıtay İçtihatlarına göre; genel olarak gerekli dikkati gösteren herkesin kayıtlarda malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde tapu sicilinde yazılı olan malikin bilinmediğinin kabulü gerekir. Ayrıca, tapu kütüğünde malik sütununun boş bırakılması, malik adının müphem ve yetersiz gösterilmiş olması gibi durumlarda malikin kim olduğunun anlaşılamadığı kabul edilir. Halbuki, bozma ilamından sonra yapılan araştırmada tapu malikinin ... kızı 1333 doğumlu olduğu kadastro tutanağında açıklandığı gibi taşınmazın olduğu yerde “...” adında bir şahsın olduğu tanık beyanlarında açıklanmıştır. Taşınmazın kadastro tutanağı ve tapu kaydına göre, kayıt malikinin baba adı, doğum tarihi itibariyle tapu sicilinden kim olduğu anlaşılan bir kişidir. Tapu kütüğünden malikinin kim olduğu anlaşılan taşınmaz bakımından tapunun hukuki kıymetini yitirdiği de ileri sürülmediğine göre zilyetlikle kazanılması mümkün değildir....
31.07.1936 tarih 26 sıra nolu tapu, 17.03.1937 tarih 15 sıra nolu tapu kayıtları; Şubat 1291 tarih, 41 numaralı tapu, Mart 1951 tarih 20 sıra nolu tapu, 16.03.1953 tarih, 33 numaralı tapu; 30.03.1990 tarih 8 sıra nolu tapu kaydı; Mart 1950 tarih 20 sıra nolu tapu kayıtları ilk oluşumundan itibaren tüm tedavülleri ile birlikte geldi ve gittileri birbirini takip edecek şekilde bilgisayar çıktılı takibi ve denetime elverişli olacak şekilde dosya içine alınmalı yine varsa krokileri ve revizyon görmüş iseler, revizyon gördükleri tüm parsel tutanakları ile birlikte ayrı ayrı getirtilmesi, 4) 31.07.1936 tarih 26 sıra nolu tapu kaydı 32175 m² iken miktar tahsisi yapılmak suretiyle, 17.03.1937 tarih 15 sıra nolu tapu kaydı adı altında 510 hektara çıkarılmış olup, miktar tahsisinin dayanağı mahkeme kararı ise bu karara ilişkin dava dosyasının dava dosyası yok ise kesinleştirme şerhli onaylı bir suretinin, şayet mahkeme ilamına dayanmıyorsa bu miktar tahsis işlemine dayanak yapılan tüm bilgi ve...
Sözü edilen tapu kaydının dayanağı tescil krokisinde kenar uzunlukları yazılı olup, buna göre krokinin uygulanması mümkün olduğu gibi, mahkemece yapılan kayıt uygulaması da yeterli değildir. Davacı dayanağı tapu kaydının doğu sınırında İbrahim Biter yazılı olduğu halde, eylemli olarak taşınmazın doğusunda yol bulunmaktadır. Tapu kaydının oluştuğu tarihte... sınırının neresi olduğu belirlenmeden tapu kaydına kapsam tayin edilmesine olanak bulunmamaktadır....
Soyadı almadan ölen bir kişinin sonradan tapu kaydındaki malik hanesine olmayan soyadının yazılması elbette mümkün değildir. Ancak tapu kaydında düzeltme yapılamayacak ve tespit hükmü de kurulamayacaksa sorun nasıl çözülecektir? Burada sorun, tapu kayıtları ile mülkiyet hakkına sahip oldukları halde tapu kayıtlarında intikal yaptıramadıklarından bu hakkı kullanamayan şahısların Anayasal mülkiyet haklarını kullanabilmelerinin sağlanmasıdır. Daha önce tapu idaresine başvurduğu halde düzeltme işlemlerini yaptıramayan mirasçılar tapu kayıtları ile mülkiyet hakkına sahip oldukları halde tapu kayıtlarında düzeltme veya intikal yaptıramadıklarından Anayasal mülkiyet haklarını kullanamayacak yani çaresiz kalacaklardır. O halde idari yoldan tapu kayıtlarında intikal yaptırılamadığından zorunlu olarak açılan bu tür davalarda düzeltme kararı verilemeyen hallerde tespit kararı verilmesi gerekli ve zorunludur....
Sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için; öncelikle davacı ve müdahillerin dayanağını oluşturan tapu kayıtları Tapu Arşiv Dairesi Başkanlığından da istenmek sureti ile tesislerinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte dosyaya getirtilmeli, dosya tamamlandıktan sonra taşınmazın bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişi, tespit bilirkişileri ve aynı yönteme göre belirlenecek taraf tanıkları huzuru ile dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20. maddesi hükmü uyarınca dayanılan tapu kayıtları yerel bilirkişi yardımı ile zemine uygulanmalı, uygulamada tapu kaydının haritası yoksa tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri esas alınmalı, tapu kaydında tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye tapu kaydında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli...
ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Davacı,1747 ada 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazlarda, davalı hissedarlar ..., ..., ..., ...,..., ..., ..., ... ve ...’ın hisselerini satın aldığını, ancak hisseleri almadan önce tapuda hisselerin veraset ilamına uygun olarak kayıtlara geçmemesi neticesinde hissedarlara ait tapu kayıtlarının yanlış hisselerle kendisine devrolduğunu, yanlışlığın Nizip Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen 2009/82 Esas 2011/283 Karar sayılı kararı ile düzeltildiğini, ancak mahkeme kararına göre tapu kayıtları düzeltildiğinden, kendisinin satın almış olduğu ve tescil edilen hisselerin hiç satılmamış gibi tapu kaydında 1/7 ve 1/14 olarak yazıldığı, tapu kayıtlarındaki yanlışlığın düzeltildiğini,ancak hisse satışlarının tapu kayıtlarının düzeltilmesinden önce olması nedeniyle tapu müdürlüğünün satın alınan hisselerin devirlerini yapamadığını ileri sürerek daha önce tapuda satışı ve hisse...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Yanlar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekilince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi ve tapu kaydında malik gözüken kişi ile murisinin aynı kişi olduğunun tespiti isteklerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, Tapu Müdürlüğü temyiz etmiştir....
Somut olayda davacı, murisine ait gayrimenkulün tapu kaydında malik isminin nüfus kaydına uygun olmadığını belirterek tapu kaydındaki ismin düzeltilmesini talep etmiştir. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde belirtilen ve kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden tapu malikinin adı ile soyadı, baba adındaki yanlışlıkların düzeltilmesi istenebilir. Çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde belirtilmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davasında, davacı taraf tapu kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesini talep etmekte olup bu tür davalarda hasım gösterilen Tapu Sicil Müdürlüğü (Hazine) ile aralarında bir uyuşmazlık yoktur....
Somut olayda davacı, murisine ait gayrimenkulün tapu kaydında malik isminin nüfus kaydına uygun olmadığını belirterek tapu kaydındaki ismin düzeltilmesini talep etmiştir. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında Tapu Sicil Tüzüğünün 25. maddesinde belirtilen ve kütükte bulunması zorunlu olan kimlik bilgilerinden tapu malikinin adı ile soyadı, baba adındaki yanlışlıkların düzeltilmesi istenebilir. Çekişmesiz yargı işlerinin neler olduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1 maddesinde belirtilmiştir. Ancak bu sayma sınırlı olmadığından yasa maddesinde sayılmayan fakat çekişmesiz yargı ölçütlerini taşıyan diğer işlerin de çekişmesiz yargı işi olarak kabulü gerekir. Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davasında, davacı taraf tapu kayıtlarındaki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun hale getirilmesini talep etmekte olup bu tür davalarda hasım gösterilen Tapu Sicil Müdürlüğü (Hazine) ile aralarında bir uyuşmazlık yoktur....