Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemesi huzurunda dava açtığını,mahkemenin davalıyı 15.000,00 Euro tutarındaki ana para ve 231/02 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca belirtilen vadeden itibaren ve efektif olarak ödeme yapılan güne kadar işleyecek faizi ile ilgili giderler için %15'in yanı sıra 5.736,29 Euro tutarında vekalet ücreti ve 645,33 Euro tutarında KDV olmak üzere dava giderlerini müvekkili şirket lehine ödemeye mahkum ettiğini belirterek, ... Devleti ... Olağan Mahkemesi Dördüncü Hukuk Dairesinin 30/06/2014 tarih ve 08686/2014 sayılı ilamının Türkiye'de tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Dava; araç satış bedelinin tahsiline yönelik verilen, Paris İstinaf Mahkemesinin kararının tanıma ve tenfizine ilişkindir. Yabancı bir ülkede verilen kararların Türkiye’de etki doğurması için kural olarak, Türk mahkemelerinde tanıma veya tenfiz davası açılması gerekmektedir. Yabancı kararların, bu konuda özel bir milletlerarası antlaşma olmadıkça doğrudan doğruya tanınması veya tenfizi mümkün değildir. Tanıma ve tenfizin gerçekleşmesi için bazı şartlar öngörülmüştür. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun(MÖHUK) yabancı mahkeme ve hakem kararlarının tanınması ve tenfizi şartlarını m. 50 vd.’da düzenlemektedir. Hakim yalnızca milletlerarası anlaşmalarda veya kanunda öngörülen tanıma ve tenfiz şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine dair bir takdirde bulunmaya yetkilidir....

    Kanunun 50 ilâ 57.maddeleri “tenfiz” e, 58 ile 59.maddeleri ise “tanıma”ya ilişkindir. 5718 sayılı Kanunun; “Tenfiz Kararı” başlıklı 50.maddesinin 1.fıkrasında: “Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.” “Tenfiz İstemi” başlıklı 52.maddesinin 1.fıkrasının 1.cümlesinde: “Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir..”...

      Mahkemece yabancı ilamın boşanmaya ilişkin bölümünün tanınmasına karar verilmiş, aynı ilamda yer alan velayete ve kişisel ilişki tesisine ilişkin bölümle ilgili tenfiz talebi reddedilmiştir. Velayete ve kişisel ilişki tesisine ilişkin tenfiz isteğinin reddi, davalının aynı kısımlarla ilgili ilerde açacağı tenfiz isteğiyle ilgili dava bakımından aleyhinde kesin hüküm teşkil edecektir. Bu bakımdan davalının, yabancı ilamın kısmen tanınan bölümüne ilişkin temyiz itirazları yerinde değil ise de; yabancı ilamın velayete ve çocukla davalı arasındaki kişisel ilişkiye dair bölümü hakkındaki tenfiz isteğinin reddi kararını temyiz etmekte hukuki yararı mevcuttur. Öyleyse açıklanan kısımlarla ilgili tenfiz şartları incelenip sonucu uyarınca karar verilmelidir. Sayın çoğunluğun onama ilamına bu yönüyle katılmıyorum....

        Dilekçede aşağıdaki hususlar yer alar; a) Tenfiz isteyenle, karşı tarafın ve varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad, soyad ve adresleri. b) Tenfiz konusu hükmün hangi devlet mahkemesinden verilmiş olduğu ve mahkemenin adı ile ilamın tarih ve numarası ve hükmün özeti. c) Tenfiz, hükmün bir kısmı hakkında isteniyorsa bunun hangi kısım olduğu, MADDE 53- Tenfiz dilekçesine aşağıdaki belgeler eklenir. a)Yabanca mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi. b) İlamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesi. MADDE 56- Mahkemece ilamın kısmen veya tamamen tenfizine veya istemin reddine karar verilebilir. Bu karar yabancı mahkeme ilamının altına yazılır ve hakim tarafından mühürlenip imzalanır....

        İNCELEME VE GEREKÇE : Dava,----- kararının tanınması ve tenfizine ilişkin olup, dava dosyasının İstanbul Anadolu --. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ---Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi talepli olarak açılmıştır. İş bu dava dosyasının birleştirilmesi talep edilen İstanbul Anadolu ---....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/588 KARAR NO : 2021/761 DAVA : TANIMA VE TENFİZ DAVA TARİHİ : 23/07/2020 KARAR TARİHİ : 03/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasında yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde;Müvekkil ---- davalı ----------- arasında mevcut olan ticari ilişki sebebiyle müvekkil tarafından ---- alacak davası açıldığını---- davasında mahkemece --- ile müvekkilinin alacak davasının kabul edildiğini, kararın 14/04/2019 tarihinde kesinleştiğini, ------ geçerli kılınması için ---kararının tanınması ve---- hükmolunmasına karar verilmesine talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı şirkete usulüne uygun duruşma günü, dava dilekçesinin tebliğ edildiği, duruşmalara cevap verilmediğinden yargılamalara yokluklarında bakılıp karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanıma ve Tenfiz Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından "velayete ilişkin yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi talebinin reddi" yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle "Çocukların Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Çocukların Velayetinin Yeniden Düzenlenmesine İlişkin" 1980 tarihli Lüksemburg Sözleşmesine göre, davalı veya yasal temsilcisinin gıyabında verilen bir kararın sözkonusu olması halinde, davalıya savunmasını yapmasına imkan verecek bir sürede dava dilekçesi ve benzeri belgenin tebliğ edilmemiş olmasının tanıma ve tenfiz isteğinin reddi için sebep teşkil etmesine (Söz. m. 9/1-a), davalıya menşe Devlette tebligat yapılmadığının kararın içeriğinden anlaşılmasına...

              Buna göre, yabancı mahkeme kararlarının tanıması ve tenfizi davasında görevli mahkeme asliye mahkemesidir. Yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizinde asliye mahkemeleri de görev ilişkisi çerçevesinde davaya bakar.( HGK 15.06.2016 tarihli ve 2014/19- 1090 E. 2016/819 K.) İhtilâfsız yargı alanında verilen mahkeme kararlarının tanınması da aynı hükümlere tabi tutulmuştur (MÖHUK m. 58/2). Yabancı ülkedeki kararı veren yabancı mahkemenin sulh veya asliye yahut da istinaf mahkemesi olması tanıma ve tenfiz davasında görevli mahkemeyi etkilemez. Bu durumda, davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek delillerin değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken İDM'ce Sulh Hukuk Mahkemelerine görevsizlik kararı verilmesi dairemizce isabetsiz bulunmuştur....

              nedeniyle mirasçılık belgesinin hasımlı olması ve iki ülke arasında bu hususta Tapu Kanununun 35. maddesine göre hukuki ve fiili karşılıklılığın bulunması ve aynı maddeye göre taşınmaz edinme şartlarının mevcut olması gerektiğini bildirerek tanıma ve tenfiz şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu