Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Davanın konusu, tanıma ve tenfiz talebine ilişkindir. Davalı kadın istinafında, anlaşmalı boşanmada bahsi geçen bir takım ziynetlerin verilmemesi nedeniyle kararın kesinleşmediğini, mahkemece hatalı değerlendirme sonucu tanıma kararı verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tahran adliyesi Tahran Şehit Bahuner adına 283.Aile Mahkemesi'nin 15/07/2019 karar tarihli ilamında tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği, karara karşı 20 güne kadar temyiz mahkemelerine itiraz hakkının olduğu, 3 aya kadar da kesinleşen kararın boşanma tescil dairesince tescil edilmez ise kararın geçersiz sayılacağının belirtildiği, tarafların Tahran 10....

Bu amacına ulaşmak için açtığı davada önce tenfiz ve daha sonradan tanıma istemektedir. Tanıma ve tenfiz taleplerinden hangisi davacının lehine ise ona göre davaya yön vermek gerekir. Davasında yabancı mahkemenin kararının tenfizini isteyen davacı aynı zamanda tanınmasını da talep etmiş olmaktadır. Çünkü çoğun içinde az da vardır. Tanıma yukarıda da açıklandığı gibi 2675 Sayılı Yasanın 42. maddesinde düzenlenmiştir. Bilimsel çevrelerde yabancı mahkeme kararının tanınması, kararın kesin hüküm vasfının Türkiye'de kabul edilmesidir. Kesin hüküm teşkil etmeyen bir kararın icra kabiliyeti de yoktur. İcra kabiliyeti taşıyan mahkeme kararlarının yalnızca tanınmaları da mümkündür. Başka bir anlatımla bir karar hakkında tenfiz talep edilmeden salt tanımanın istenmesi de olanaklıdır....

    Tüm dosya kapsamından, Düsseldorf Sulh Hukuk Mahkemesi-Aile Mahkemesi'nin 19/03/2014 tarihli 256 F 350/13 sayılı 06/05/2014 kesinleşme tarihli kararın MÖHUK md:52, 53 ve 54'e aykırılık teşkil etmediği, dava dilekçesine eklenmesi gereken belgelerin eklenmiş olduğu, tanıma-tenfiz yasal şartlarının gerçekleştiği" gerekçesiyle, davanın kabulü ile, Düsseldorf Sulh Hukuk Mahkemesi-Aile Mahkemesi'nin 19/03/2014 tarihli 256 F 350/13 sayılı 06/05/2014 kesinleşme tarihli boşanma ilamının tanınmasına ve tenfizine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; delillerin tamamının toplanmadığını, mahkemeye sunulan belgelerin süresinde sunulmadığını, yabancı mahkeme ilamının kamu düzenine ve Türk hukukuna aykırı olduğunu, tanıma-tenfiz koşullarının oluşmadığını beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından tenfiz talebi yanında tanıma talebinde bulunulduğunu, tanıma kararının yabancı mahkeme ilamının kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi için gerekli olduğunu, tenfiz talebinde bulunan tarafın aynı zamanda tanıma kararı almasında hukuken korunmaya değer bir hakkının olmadığını, müvekkili şirket tarafından yabancı mahkeme kararında, müvekkili şirketin temsilcisi olarak gösterilen ... adlı kişiye verilmiş bir vekaletname bulunmadığını, müvekkili şirket kayıtlarında, bu kişiye verilmiş bir vekaletnameye rastlanmadığını, davacı tarafın, taraflar arasındaki ihtilafın çözüme kavuşturulması bakımından ... kanunlarının olaya uygulanması gerektiğini ispatlaması gerekeceğini, hiçbir belgenin aslının bulunmadığı gibi ilamın kesinleştiğini gösteren herhangi bir kesinleşme şerhinin de bulunmadığını belirterek; davanın reddini talep etmiştir. III-TARAFLARIN ANLAŞTIKLARI ve ANLAŞAMADIKLARI HUSUSLAR A....

      HUKUKİ SÜREÇ: Dava; 05/12/2017 tarih ve 30261 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği'nin 4., 5., 6., 7. ve 13. maddelerinin ve davacının denklik talebinin reddine ilişkin Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Tanıma ve Denklik Hizmetleri Daire Başkanlığının ... tarih ve ... sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır....

        Anılan Kanun’un 58. maddesi uyarınca da tanıma, yabancı mahkeme kararına kesin delil veya kesin hüküm vasfını kazandırır. Tanıma halinde, yabancı ilamın kesin hüküm ve kesin delil etkisi, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade edeceği hususu da 59. maddede düzenlenmiştir. Buna göre Türk mahkemelerince bir yabancı mahkeme ilamına ilişkin olarak verilen tanıma ve tenfiz kararı neticesinde, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren geçerli olmak üzere Türk hukuku açısından kesin hüküm ve kesin delilin sonuçları ortaya çıkacak ve Türkiye’de de icra edilebilir hale gelecektir. Somut uyuşmazlıkta tarafların ... tarihli evliliklerinin ... Devleti ... Kraliyet Hakimliği Mahkemesi ... Yargı Yetki Bölgesinin ... tarih ve ... tarihinde kesinleşen kararı ile boşanma ile sona erdiği, bu evlilik birliği içerisinde... tarihinde davacı anne ve davalı babadan ... isimli ikiz çocukların dünyaya geldiği hususu ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; ... .... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 28/10/2004 Karar tarihli ve 8 F 83/2000 Esas no'lu nafaka ödenmesine ilişkin kararının tanıma ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, "Davanın kabulü ile .... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 28/10/2004 Karar tarihli ve 8 F 83/2000 Esas no'lu nafakaya ilişkin yabancı mahkeme ilamının 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku hakkında kanunun ilgili maddeleri uyarınca tanınmasına ve tenfizine," karar verilmiş; davalı tarafından temyiz edilmiştir....

            m. 54/1.c kapsamında da bir tanıma engeli olmadığı, savunma hakkının kullanılmasıyla ilgili MÖHUK m.54/1.ç kapsamında da tanımaya engel bir durum bulunmadığı, davacının İstanbul 19....

            m. 54/1.c kapsamında da bir tanıma engeli olmadığı, savunma hakkının kullanılmasıyla ilgili MÖHUK m.54/1.ç kapsamında da tanımaya engel bir durum bulunmadığı, davacının İstanbul 19....

              davalılardan birinin ikametgahında dava açılabileceği kabul edilmek suretiyle mahkememiz yetkili bulunmuş, birleşen dosyanın davalısının yetki itirazına bu nedenle itibar edilmemiş; Tanıma ve tenfizi istenen hükmün de MÖHUK gereği tanıma ve tenfiz şartlarını taşıdığı belirlendiğinden, İŞ BU DAVANIN VE BİRLEŞEN ----------DAVANIN KABULÜ İLE, ------tarihli ve --------numaralı kararının TANINMASI ve TENFİZİNE, Tedbir talebinin dosya kapsamına nazaran REDDİNE KARAR VERİLMİŞ; İş bu karar taraf vekillerinin---- üzerine----- gönderilmiş, Daire ---------- Karar sayılı hükmünde: " 492 sayılı Harçlar Kanununun "--------" başlıklı 4....

                UYAP Entegrasyonu