ın davacının bilgisi dışında tanıma senedi düzenleterek başka bir TC numarası ile kendi hanesine kaydettirdiğini ileri sürerek tanıma senedinin ve buna bağlı olarak yapılan nüfusa tescil işleminin iptalini istemiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; MÖHUK'un tanıma ve tenfiz davalarında görev hususunu düzenleyen MÖHUK 51....
Diğer şartlar yönünden yapılan incelemede------ Sözleşmesine göre sunulması gereken dilekçe ve eklenmesi gereken belgelerin ---- tercümeleri ile birlikte sunulması gerektiği açıktır.Davacı tarafından tanıma ve tenfizi istenen kararların kesinleşme şerhi ile onaylı örnekleri ve ------ tarafından onaylı tercümelerinin sunulduğu anlaşılmaktadır. ----- hükümlerine göre, mahkememizce tanıma ve tenfiz şartlarının bulunup bulunmadığı konusunda bir inceleme yapılabileceği, yabancı hakem kararının içeriğinin denetlenmesinin söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle kararda yer alan hukuki tespitlerin doğruluğu yönünde bir inceleme yapılmamıştır....
Tanıma; genetik babanın, nüfus memuruna, mahkemeye, noter veya konsolosluğa yazılı başvurarak düzenlenen resmi senette ya da vasiyetnamede belirtilen evlilik dışı çocuğun kendisinden olduğunu beyan etmesidir. Tanıma, kurucu yenilik doğuran, tek taraflı bir işlemdir. Rızaya bağlı olmayan, şarta ya da vadeye bağlanmayan, süreye bağlı olmayan, serbest olarak geriye alınamayan, önceden feragat edilemeyen bir işlemdir. Dolayısı ile tanıma beyanının ana ya da çocuğa yöneltilmesi de gerekmediği için onların kabul beyanına da ihtiyaç yoktur. Tanıma kurucu yenilik doğuran tek taraflı bir hukuksal işlem olduğundan genetik baba tarafından gerçekleştirilen irade beyanı ile çocuğun babası ile olan soybağı ilişkisi değişmektedir. Tanıma için davacının ehil olması, çocuğun başka bir erkekle soybağının bulunmaması ve çocuğun anasının belli olması gereklidir. Tanıma koşulları bulunmadığı taktirde ana veya çocuk, çocuğun ölümü halinde onun alt soyu tanımanın iptalini dava edebilirler....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : TARİHİ : 08/11/2013 NUMARASI : 2012/922-2013/542 Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında akdolunan satım sözleşmesi kapsamında davalı şirketin yükümlülüklerini ifa etmemesi üzerine müvekkilince sözleşmedeki tahkim şartına istinaden görevli ve yetkili ... Mahkemesi'nde açılan dava sonrasında müvekkili lehine karar verildiğini, anılan mahkeme kararının nihai nitelikte olup, Türkiye'de infazı için tanıma ve tenfizi gerektiğini belirterek, bu kararın tanınması ve tenfizine ve 56.132,86 USD'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
kararına ilişkin olarak kısmi tanıma talebinde bulunmamış, boşanma kararının tenfizini talep etmiştir....
Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; KARAR Dava, yabancı ülkede düzenlenen, bağış senedinin tanıma ve tenfiz istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden davaya konu edilen bağış senedinin Arnavutluk'ta Tiran Noterliğince düzenlendiği, Tiran Halk Mahkemesi'nce ve Türk Konsolosluğu'nca onaylandığı anlaşılmaktadır. Senedin bu şekli ile HUMK'nun 296.maddesinde değinilen resmi senet hüküm ve kuvvetinde addolunacağı tartışmasızdır. Ancak, 2675 Sayılı Milletler arası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunun 34 ve devamı maddeleri uyarınca yabancı memleketler mahkemelerinden o devlet kanunlarına göre verilip, kesinleşmiş ilamların Türkiye'de icra olunabilmesi için tanıma ve tenfiz kararı verileceği hüküm altına alınmıştır. Oysa, tanıma ve tenfizi istenilen belgenin resmi senet niteliğinde olduğu yasanın öngördüğü anlamda ilam niteliği taşımadığı açıktır....
Somut uyuşmazlıkta davacının talebinin Almanya Gelsenkirchen-Buer Mahkemesi tarafından verilen 18.03.2015 tarih ve 3 XVII 581/14 G sayılı kararının ilam niteliğinde olduğu ileri sürülerek tanıma ve tenfizi istendiğine göre 5718 SY.nın 54.maddesinde belirtilen tanıma ve tenfizinin şartlarını değerlendirme görevi aynı yasanın 51.maddesi gereğince asliye mahkemesine ait olduğundan Aksaray 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; -6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Aksaray 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, - Dosyanın yargı yeri olarak belirlenen Aksaray 5. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan Aksaray 2....
Kesinleşen tanıma kararı sadece boşanma hükmüne ilişkin bulunduğu gibi mal rejimi anlaşması konusunda herhangi bir tanıma tenfiz kararı bulunmadığı aynı zamanda dava konusu kooperatif hissesinin de anlaşma kapsamında bulunduğu kesin olarak ortada bulunmadığına göre davanın esasına girilerek usulüne uygun taraf delilleri toplanmak suretiyle iddia ve savunma doğrultusunda toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun olmayan yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, evlilik dışı dünyaya gelen ve baba ile soybağı 27.10.2015 tarihinde tanıma (TMK.md.295) ile kurulmuş küçüğün annesinin yaşının küçük olması nedeniyle, Türk Medeni Kanununun 337. maddesi uyarınca gerekli işlemlerin yapılması istemine ilişkindir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince velayetin küçüğü tanıyan babaya verilip verilmeyeceği öncelikle değerlendirilmesi gereken bir konu olup, velayet hususunun değerlendirilmesi aile mahkemesinin görevinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1. Aile Mahkemesince çocuk, anasının evlilik dışı ilişkisinden doğmuş, baba ile soybağı tanıma (TMK.md.295) ile kurulmuştur. Anne ve babanın yaşı küçük olup, çocuğun velisi yoktur....