Olağan Mahkemesi tarafından verilen 19/11/2007 tarih ve 459/07 karar no'lu kararın tanınması ve tenfizi isteminde bulunmuştur.Davalı, aylık 1.100,00 TL emekli maaşı aldığını, belirtilen parayı ödeme gücünün olmadığını, mahkemenin tanıma ve tenfiz kararını kabul etmediğini beyanla davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisinin söz konusu olmadığı, hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmadığı tespit edilmek suretiyle davanın kabulü ile;... Olağan Mahkemesi’nin 19 Kasım 2007 tarihinde verilen ve 04/03/2008 tarihinde kesinleşen 45907 numaralı kararının tanıma ve tenfizine karar verilmiştir.Dosya kapsamı itibariyle; dava, kişisel hakları da ihtiva eden yabancı ceza mahkemesi kararının tanıma ve tenfizi istemine ilişkindir.İncelenen ......
aşımı süresinin başlangıcı, yabancı boşanma kararının kesinleştiği tarih (MÖHUK. m. 59) değil, tanıma/tenfiz kararının kesinleştiği tarih olacaktır. 5-Eşlerin ikisi de Türk asıllı ve yurt dışında çalışıyorlar....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/340 Esas KARAR NO : 2022/660 DAVA : Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ : 13/08/2021 KARAR TARİHİ : 06/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı....---- Mahkemesine hitaben sunulan dava dilekçesinde özetle;---verilen ---- kesinleşmiş --- mahkeme kararının tercümesinin yapılarak tanıma ve tenfizini talep ettiklerini, söz konusu mahkeme kararında müvekkili hakkında borç ödemeden --- kararı verildiğini, ---- yargılama dosyalarına sunmak ve idari mercilerde işlem tesis etmek için anılan mahkeme kararının tanınması gerektiğini belirterek ilgili kararın ---- geçerli olabilmesi için tanıma ve tenfizini talep ve dava etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME ve GEREKÇE: Eldeki dava ----- Esas - ----- yetkisizlik ilamı ile ----Mahkemesine gönderilmiş,-------- yetkisizlik ilamı ile de mahkememize tevzi edilmiştir....
Bu bakımdan sözleşme hükümlerine göre yabancı bir ilam için Türkiye'de doğrudan icra ettirebilme olanağı olduğundan, tanıma ve tenfiz kararına gerek bulunmamaktadır. Davacının doğrudan icra ettirebilme imkanı olduğu halde tanıma ve tenfiz kararı talep etmesinde hukuki yarar görülmemiş, bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiştir" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, temyiz edilmeksizin 22.01.2015 tarihinde kesinleşmiştir....
Aksi takdirde, bu dönemde, henüz tanıma tenfiz kararı verilmediğinden evliliğin devam ettiğinin kabulü gerekir ve beraberinde çözümü zor yeni uyuşmazlıklara neden olur. Açıklandığı üzere; 59.madde, yabancı mahkeme ilamının maddi hukuk bakımından etkisinin hüküm ifade edeceği döneme açıklık getirmiştir. Sorun, dava hakkının kullanılmasında karşılaşılan zamanaşımı süresinin yabancı mahkeme ilamının kesinleşmesi tarihinde mi? Yoksa tanıma tenfiz kararının kesinleştiği tarihte mi? başlatılacağıdır. Yabancı mahkemelerce verilmiş ve kesinleşmiş boşanma ilamı hakkında, Türk mahkemelerince tanıma tenfiz kararı verilmedikçe eşler Türk kanunlarına göre boşanmış sayılmayacaklarından, ara dönemde boşanmaya bağlı olarak Türkiye'de açılacak tazminat, nafaka ve mal rejiminin tasfiyesi gibi bazı dava haklarının kullanılması imkanı olmayacaktır....
Dava ve karşı dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle dava ve karşı davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm; her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesi davalarında zamanaşımı süresi, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesine göre, on yıl olarak kabul edilmektedir. Yargıtay'ın ve Dairemizin görüşü bu yöndedir. Çözüme kavuşturulması gereken husus, zamanaşımı süresinin yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte mi yoksa, tanıma tenfiz kararının kesinleştiği tarihte mi başlayacağıdır. Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların Türkiye’de icra olunabilmesi yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır (5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk Ve Usul Hukuku Hakkında Kanun mad.50)....
Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmuş ve davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm; davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesi davalarında zamanaşımı süresi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesine göre, on yıl olarak kabul edilmektedir. Yargıtay'ın ve Dairemizin görüşü bu yöndedir. Çözüme kavuşturulması gereken husus, zamanaşımı süresinin yabancı mahkeme kararının kesinleştiği tarihte mi yoksa, tanıma tenfiz kararının kesinleştiği tarihte mi başlayacağıdır. Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların Türkiye’de icra olunabilmesi yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır (5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun mad.50)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanıma-Tenfiz-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün * duruşmalı temyiz eden ... vekili Avukat ... ve temyiz eden karşı taraf ... vekili Avukat ... geldi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Şahıs ve Aile Hukukuna ilişkin ilamlar zamanaşımına uğramazlar. Tenfiz tanıma davasının zamanaşımı nedeniyle reddi bu nedenle isabetsizdir. Yapılacak iş kocanın tenfiz – tanıma davası yönünden delillerin takdir edilmesi ve sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir....
Tanıma ve tenfiz kararına konu yabancı mahkeme kararının davacısı -----davalısı ise ..---------.Eldeki dosyada tanıma ve tenfiz talep eden davacı ... (esas davacının haklarına halef olarak) ,davalı -------...-----.Halefiyete dayalı olarak tanıma ve tenfiz talep eden sigortanın sigortalısının tacir olmadığı;tanıma ve tenfiz talep edilen kararın trafik kazası nedeniyle tazminat bedeline ilişkin olduğu,eldeki dosya davalısının da tacir olmadığı gözetildiğinde;tanıma ve tenfiz davalarının mutlak ticari dava olmadığı,yukarıda belirtilen gerekçeler nedeniyle iş bu davanın nispi ticari dava da olmadığı gözetilerek görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmış ve bu yönde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2-Davanın HMK 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 115/2. Maddesi gereğince usulden reddine, 3-HMK 20....
Tanıma ve tenfiz kararına konu yabancı mahkeme kararının davacısı -----davalısı ise ..---------.Eldeki dosyada tanıma ve tenfiz talep eden davacı ... (esas davacının haklarına halef olarak) ,davalı -------...-----.Halefiyete dayalı olarak tanıma ve tenfiz talep eden sigortanın sigortalısının tacir olmadığı;tanıma ve tenfiz talep edilen kararın trafik kazası nedeniyle tazminat bedeline ilişkin olduğu,eldeki dosya davalısının da tacir olmadığı gözetildiğinde;tanıma ve tenfiz davalarının mutlak ticari dava olmadığı,yukarıda belirtilen gerekçeler nedeniyle iş bu davanın nispi ticari dava da olmadığı gözetilerek görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmış ve bu yönde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2-Davanın HMK 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 115/2. Maddesi gereğince usulden reddine, 3-HMK 20....