ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2023/152 Esas KARAR NO: 2023/633 DAVA: Tanıma Ve Tenfiz DAVA TARİHİ : 02/08/2022 (Yetkisiz Mahkemede Açılma Tarihi) KARAR TARİHİ: 05/10/2023 ----- verilen yetkisizlik kararı sonunda mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA:Davacı vekili, -------- ile davacı şirketin ------- tarihinde birleştiğini, böylece ---- tüm hak ve alacaklarının davacı şirkete devrolduğunu, dava konusu tenfize ilişkin hakkında------- olan birleşme tarihinden önce taraf olduğu bir alım satımdan kaynaklı bulunduğunu, devrolan şirketin o ilişkide satıcı konumunda bulunduğunu, tenfize konu davanın karşı tarafça açıldığını, verilen yabancı mahkeme kararında davacı şirketin lehine ve o davada davalı sıfatı ile hükmedilen masraf ve temyiz masraflarına ilişkin hükmün --- infazı için tenfizini talep ettiklerini beyan etmiştir....
İFlas Mahkemesi tarafından verilen ... (...) numaralı 02/01/2020 tarihli mahkeme kararının tanınması talebine ilişkindir. 5718 sayılı yasanın 50/1 maddesine göre "Yabancı mahkemelerce hukuk davalarına ilişkin olarak verilen ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi Yetkili Türk Mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır." aynı yasanın 53. maddesine göre ise tenfiz dilekçesine yabancı mahkeme ilâmının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi ve ilâmın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesinin eklenmesi gerekir....
Mevcut yasal düzenleme karşısında yabancı mahkeme kararlarının tanıması ve tenfizi davasında görevli mahkeme asliye mahkemesidir. Tanıma ve tenfiz kararının önemi dolayısıyla yabancı kararı veren mahkemenin hangi mahkeme olduğuna bakılmaksızın asliye mahkemelerinin görevli olması uygun görülmüştür. Yabancı mahkeme ilamının tanınması ve tenfizinde asliye mahkemeleri de görev ilişkisi çerçevesinde davaya bakar ( HGK 15.10.2019 tarihli ve 2017/18(8)-1924 Esas, 2019/1060 Karar) Dava şartlarını düzenleyen Hukuk Muhakemeleri Kanunu 114/ 1(c) bendinde mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir....
Bölge Adliye Mahkemesince, 5718 sayılı Kanun'un 54/1-ç bendinde "O yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk Mahkemesi'ne itiraz etmemiş olması" tenfiz şartları arasında sayılmış olup davalının mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrıldığından bahsedilemeyeceği gibi davalılar vekilince de, bu husus ileri sürülerek tenfiz istemine itiraz edildiği ayrıca kesinleşme şerhinin de yeterli açıklıkta olmaması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesi yerinde görülmediğinden, HMK 352/1/b-2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili kararı temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni" Davacılar ... ve ... ile davalı ... aralarındaki vasiyetnamenin tenfizi davasına dair ... 11. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 05/03/2015 günlü ve 2015/3 E.-2015/73 K.sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 08/09/2015 günlü ve 2015/8358 E. - 2015/13702 K. sayılı ilama karşı davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
Belediyesi aracılığıyla aldıkları borçlu tarafından beyan edilen ve mahkemece yapılan yazışmalar ile tespit olunan çocuk nafakasının ise; gerekçesi, hangi ilam nedeniyle verildiği, süresi ve anılan ilamın ülkemizde tanınarak tenfiz edilip edilmediği hususlarına dair açıklama yapılamadığı gibi takip dayanağı ilam gereği ülkemizde tanınan ve tenfiz olunan ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin anılan ilamında da çocuk nafakasına dair bir hükmün yer almadığı görülmektedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2020 NUMARASI : 2019/72 ESAS - 2020/221 KARAR DAVA KONUSU : Tanıma Ve Tenfiz KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353 ncü maddesine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı, incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; "...davacı lehine nafaka hükmünü içerir yabancı mahkeme ilamının tenfiz edilmesini" talep ve dava etmiştir. Davalı vekili duruşmada; "...yabancı mahkeme ilamının Türk Hukukuna uygun olarak verilmediğini" beyan etmiştir....
Sivil Hukuk Dairesinin 7 O 504/5 sayılı dosyasından verilen 13.11.2006 tarihli kararının ve yargılama masraflarına dair masraf tespit kararının tenfizine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; yabancı mahkeme kararının savunma hakkının ihlali nedeniyle tenfiz edilemeyeceğini, kararın Lahey Sözleşmesine uygun bir şekilde tebliğ edilmesi gerektiğini, mahkeme kararına konu teşkil eden ihtilafta Türk Mahkemelerinin münhasır yetkili bulunduğunu, yabancı mahkemenin kendi usul kurallarına aykırı davranarak tesis ettiği kararın tenfiz edilemeyeceğini, ilamın kamu düzenine aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemişir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tenfiz şartları bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Bölge Adliye Mahkemesince, Türkiye ile ...arasında 19.11.1982 tarih ve 2711 sayılı kararla onaylanan "Türkiye Cumhuriyeti ile ...Cumhuriyeti Arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli Yardım Sözleşmesi"nin "adli ve gayri adli belgelerin gönderilmesi" başlığını taşıyan 6. maddesine göre; akit taraflardan birinin ülkemizde oturan kişilere hukuki veya ticari konularda tebliğ olunacak adli ve gayri adli belgelerin diplomatik yoldan gönderileceği öngörülmüştür. İkili sözleşme özel düzenleme olduğundan daha genel düzenleme olan MÖHUK'tan önce uygulanır. Bu durumda tebligatların belirtilen yasaya aykırı yapılması nedeniyle savunma ve temyiz hakkı ihlal edildiğinden MÖHUK hükümleri 54/ç bendi gereğince tenfiz koşulları oluşmadığından belirtilen hükme aykırı verilen mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının ...Mahkemesi kararının tenfizine ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27.03.2014 tarih ve 2013/687-2014/339 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 29.05.2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. S.. Y.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, kesinleşen Duisburg Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararı ile 10.225,84 Euro alacağın ve 1.778,49 Euro yargılama giderinin davalı şirketten alınıp müvekkiline verilmesine karar verildiğini ileri sürerek anılan mahkemenin 3 O 371/04 sayılı kararının ve masraf tespiti kararının tenfizini talep ve dava etmiştir....