Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE:5718 sayılı MÖHUK’un 50/1. maddesi hükmüne göre, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilip kesinleşen ilamların Türkiye’de icra edilebilmesi, yetkili mahkeme tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. Anılan Yasa'nın 53. maddesinde tenfiz dilekçesine “Yabancı mahkeme ilâmının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilâmı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve onanmış tercümesi ile ilâmın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesi”nin ekleneceği düzenlenmiştir. Dava dilekçesine yabancı mahkeme ilamının ilamı veren mahkeme tarafından onanmış örneği ve tercümesi ile ilâmın kesinleştiğini gösteren evrak ve tercümesi eklenmiştir. MÖHUK'un 54/c. maddesi hükmüne göre tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmaması gerekir. Yabancı kararın elde edilmesinde uygulanan yabancı hukukun Türk kamu düzenine aykırılığının incelenmesi esasen söz konusu değildir....

    Yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)’un ikinci kısmının ikinci bölümünde düzenlenmiştir. Kanunun 50 ilâ 57. maddeleri tenfize, 58 ile 59. maddeleri ise tanımaya ilişkindir. 5718 sayılı Kanun'un; “Tenfiz Kararı” başlıklı 50. maddesinin 1. fıkrası uyarınca: “Yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilâmların Türkiye'de icra olunabilmesi yetkili Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.” “Tenfiz İstemi” başlıklı 52. maddesinin 1. fıkrasının 1. cümlesine göre; “Kararın tenfiz edilmesinde hukukî yararı bulunan herkes tenfiz isteminde bulunabilir.”...

      Çin Yuanı ve 140.000 İngiliz Sterlini ödemeye mahkum ettiğini belirterek, anılan mahkeme kararının tanınmasına ve tenfizine karar verilmesini istemiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/472 Esas sayılı dosyası ile tenfizine karar verildiğini ve tenfiz kararının Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalının tenfiz davasındaki avukatının banka hesabına 30/11/2012 tarihinde toplam 122.062,67 EURO’nun TL karşılığınca ödemede bulunulduğunu, ancak davalının tenfiz kararına konu yabancı mahkeme ilamındaki tüm haklarını tahsil etmesine rağmen elinde kalan müvekkili şirkete ait hisse senetlerini iade etmeyerek sebepsiz zenginleştiğini, ayrıca aslında yabancı mahkeme ve tenfiz kararı gereği müvekkilinin davalıya 99.557,31 EURO ödeme yapması gerekirken fazladan 22.505,36 EURO fazla ödemede bulunduğunu ileri sürerek davalıda bulunan 1860 adet hisse senetlerinin müvekkiline iadesine ve 22.505,36 EURO’nun banka yoluyla gönderildiği tarihinden itibaren bankaların uyguladığı en yüksek döviz mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 19/04/2011 tarihli kararı ile tenfizine karar verildiğini ve tenfiz kararının Yargıtay incelemesinden de geçerek 21/09/2012 tarihinde kesinleştiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalının tenfiz davasındaki avukatının banka hesabına 30/11/2012 tarihinde 115.012,27 EURO ödemede bulunulduğunu, ancak davalının tenfiz kararına konu yabancı mahkeme ilamındaki tüm haklarını tahsil etmesine rağmen elinde kalan müvekkili şirkete ait hisse senetlerini iade etmeyerek sebepsiz zenginleştiğini, ayrıca aslında yabancı mahkeme ve tenfiz kararı gereği müvekkilinin davalıya 95.907,89 EURO ödeme yapması gerekirken zuhulen 19.104,38 EURO fazla ödemede bulunduğunu ileri sürerek davalıda bulunan hamiline yazılı hisse senetlerinin müvekkiline iadesine ve 19.090,00 EURO’nun banka yoluyla gönderildiği tarihinden itibaren bankaların uyguladığı en yüksek döviz mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2019/30283 sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafın talebi üzerine 25/02/2020 tarihinde banka ve kamu kurumlarına gönderilmiş olan birinci haciz ihbarnamesi uyarınca müvekkil şirketlerin hak ve alacakları üzerine konulmuş olan tüm hacizlerin fekki, İstanbul 33 İcra Müdürlüğünün 2019/30283 esas sayılı icra takibinde 28/02/2020 tarihinde sundukları talep dilekçelerinde istinaden icra müdürlüğünün 03/03/2020 tarihinde vermiş olduğu kararın usul ve yasaya aykırı olması muvacehesinde yapmış oldukları şikayetlerinin kabulü ile MÖHUK 57/2 maddesi hükmü dikkate alınarak davalı tarafın talebi ile müvekkili şirketlerin banka ve kamu kurumu ve kuruluşlarında bulunan hak ve alacaklarına konulmuş olan tüm hacizlerin fekkini bu sebeple şikayetlerinin kabulü ile MÖHUK 57/2 maddesi hükmü dikkate alınarak davalı tarafın talebi ile müvekkil şirketlerin banka ve kamu kurum ve kuruluşlarında bulunan hak ve alacaklarına konulmuş olan tüm hacizlerin fekkini MÖHUK 57/2 gereği yabancı hakem...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tenfiz Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 18.02.2013 gün ve 11659-3996 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

              tahkim kararında lehine hükmedilen tutara kadar davalıların mal varlığı ile üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacakları üzerinde ihtiyati haciz kararı tesis edilmesini talep ederek, davanın kabulüne tahkim kararının hüküm bölümünde tesis edilen 1.,2.,3.,4.,5.,6.,7.,8., ve 12 maddeleri ile tesis edilen kararların tenfiz edilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

                Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu'nda kabul edilen sisteme göre, tenfiz hâkimince, yabancı mahkeme kararı esastan incelenemez ve hukuka uygunluğu denetlenemez. Şu durumda tenfiz hâkiminin, tenfiz şartları dışında, ilamın içeriği üzerinde incelemede bulunma hak ve yetkisi bulunmamaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma Ve Tenfiz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere ve davanın tanıma-tenfiz olmayıp, tapuda isim düzeltilmesi davası olduğunun anlaşılmasına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda ONANMASINA, HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 03.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu