İnşaat...A.Ş. vekili; somut olayda davacının eksik ifa olduğunu ileri sürdüğü hususların açık ayıp kavramı içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini, süresinde ayıp ihbarı yapılmaması nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, somut olayda davacının satın aldığı projede ayıp ve eksik bulunmadığı gibi davacının eksik ifa olduğunu ileri sürdüğü hususların açık ayıp kavramı içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini, nitekim Yüksek Dairenin aynı sitede yer alan başka dairelere ilişkin olarak açılan davalarda verdiği bozma ilamında davacı ile aynı iddia ve taleplerde bulunan tüketicilerin eksik ifa taleplerinin reddinin gerektiğini, davacının eksik ifa olduğunu iddia ettiği hususların açık ayıp olarak değerlendirilmesinin şart olduğunu, açık ayıplara ilişkin olarak süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığından davanın esastan reddine karar verilmesi gerektiği yönünde görüş bildirildiğini, anılan nedenlerle dava konusu bağımsız bölüm ile aynı projede yer alan diğer bağımsız bölümlere ilişkin verilen...
Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır. Ayıp kavramı ile eksik iş ise birbirinden farklıdır. Ayıp; yasa yada sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği yada olmaması gereken vasıfların olmasıdır. Eksik iş ise; sözleşme konusu işlerin yapılmaması yani hiç yapılmayan iştir. Eksik ifa ise, Kanunlarımızda tanımı yapılmamakla birlikte, 4077 sayılı Kanun’un 4 maddesinde sayılan ayıp kavramı içerisinde mütalaa olunmaktadır....
Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirme ile meydana çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde, bu ayıp sonradan meydana çıkarsa, bu durumu da hemen satıcıya bildirmediği takdirde yine satılanı bu ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılır. O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra hemen (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması, gerekmektedir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, talep edilen hususla ilgili “açık ayıp” ve “gizli ayıp” ayrımının ayrıntılı ve açık bir şekilde yapılmadan ayıplı imalat bedeline ilişkin hesaplama yapılmış ve yazılı şekilde karar verilmiştir....
Davacının takip konusu yaptığı eksik ve ayıplı ifa nedeniyle yapılan harcamalara ilişkin bedellerin de davacı tarafından 15.06.2013 tarihinde evin teslim anından itibaren davalıya bir bildirim veya ihtar da bulunulmadığı, davacının 25.08.2014 tarihinde davalı kooperatife başvurduğuna dair dilekçeyi sunduğunu bildirdiği, bu dilekçenin davalıya iletildiğine dair bir bilgi bulunmadığı, bu tarihten sonra 07.01.2015 tarihinde evdeki ayıplara ilişkin de icra takibi yapıldığı, davacının ayıp olarak bildirdiği tek anahtarla tüm kapıların açılmasının bir ayıp olmadığı, diğer boya ve seramiklere ait ayıplara ilişkin süresinde davalı kooperatife yapılmış bir bildirim olmadığı ve bu anlamda evdeki ayıplara ilişkin bilirkişi heyeti raporunda yeterli bir tespit de yapılmadığı kanaati ile davacının icra takibine konu ettiği evin ayıplı olması nedeniyle davalıdan bir talepte bulunamayacağı anlaşılmıştır. Davacının davasının kısmen kabulüne karar verilerek Kayseri 5....
İş sahibinin seçimlik haklarını düzenleyen 6098 Sayılı Kanunun 475.maddesinde ise ".Eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hallerde işsahibi, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: Bu evrak 5070 kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır. 1. Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme. 2. Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme. İşsahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Eser, işsahibinin taşınmazı üzerinde yapılmış olup, sökülüp kaldırılması aşırı zarar doğuracaksa işsahibi, sözleşmeden dönme hakkını kullanamaz..." şeklinde belirtilmiştir. Yargıtay 15.Hukuk Dairesi'nin 13/04/2015 gün, 2014/3465 Esas 2015/1911 Karar sayılı ilamında "...Borçlar Kanunu'nun 360....
Dava, araçtaki gizli ayıp iddiası nedeniyle, aracın yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle birlikte manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili araç satıcısı ve ithalatçısı olan şirketlere karşı açtığı davada, araçtaki gizli ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde de sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş, ilave olarak da manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı şirketler vekilleri ise ayrı ayrı sundukları cevap dilekçeleri ile, ayıp iddialarını kabul etmediklerini, talebin zamanaşımına uğradığını, araçtaki ayıp nedeniyle ithalatçı firmadan bedel iadesi talebinde bulunmanın mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır. Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır. Ayıp; yasa yada sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği yada olmaması gereken vasıfların olmasıdır....
Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır. Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır. Ayıp; yasa yada sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği yada olmaması gereken vasıfların olmasıdır....
Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır. Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır. Ayıp; yasa yada sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği yada olmaması gereken vasıfların olmasıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi, istinafa konu 27/06/2018 tarihli, 2017/880 Esas - 2018/93 Karar sayılı ilamıyla; "...Tüm dosya kapsamından; davacı ticari alım satım nedeniyle davalıya satmış olduğu boyaların bedelini talep etmiş, davalı ise takip dosyasında borcu bulunmadığını belirtmiş, mahkememizde ise satılan boyaların ayıplı olduğunu ileri sürmüştür. Taraflar arasında aralarında bulunan ticari ilişki kapsamında, davacı tarafından davalıya boya satılması ve bedeli hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık satılan boyaların ayıplı olup olmadığı, davalı tarafın süresinde ve usulüne uygun ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı ve ayıplı ifa var ise davalının bir zararının doğup doğmadığı ve davacıdan tahsilini talep edip edemeyeceğini hususlarında bulunmaktadır. Taraflar arasında ticari alım satım söz konusu olup TTK'nın 23/son maddesi gereğince malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belliyse alıcı iki gün içinde durumu alıcıya ihbar etmelidir....