"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı .... Turizm Seyahat Organizasyon ve Ticaret Anonim Şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Bölge Adliye Mahkemeleri, 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un 25 ve geçici 2. maddeleri uyarınca kurulmuş ve Adalet Bakanlığının 07/11/2015 tarihli 29525 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı uyarınca tüm yurtta 20/07/2016 tarihinde göreve başlamışlardır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar istinaf yoluna tabidir....
Bu şekilde devredilen ........lar, haczedilemez ve üzerinde üçüncü kişiler lehine herhangi bir sınırlı ayni hak tesis edilemez. Bu ........lar ........lerce öncelikle talepleri üzerine yapı sahipleri ile bunların kanuni veya akdi haleflerine, rayiç bedel üzerinden doğrudan satılır. Bu suretle yapılacak satışlarda satış bedeli, en az yüzde onu peşin ödenmek üzere beş yıla kadar taksitlendirilebilir. Taksit tutarlarına kanuni faiz oranının yarısı uygulanır. Taksitle satışa esas bedel ile taksit süresi ve sayısını belirlemeye ........ler yetkilidir....
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; aylık kredi taksit ödemelerinin hatalı ve fazla tahsil edildiği iddialarının dikkate alınmadığını, davalı banka tarafından, müvekkili şirketten tahsil edilen aylık kredi taksit ödemelerinin hatalı ve fazla tahsil edilmiş olduğundan kredinin kapatılması sırasında tahsil edilen ana para borcu, taksit faiz ödemesi, taksit faiz bsmv tahsilatı ve erken kapama komisyonu/masraf tahsilatı tutarlarının hatalı, dolayısıyla haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalının aylık kredi taksit ödemelerini müvekkilinden haksız olarak fazla tahsil ettiğini, nitekim davalının dava dosyasına sunduğu belgelerden (kredi kullandırım talimatı ve kredi ödeme tablosu bilgileri) görüleceği üzere, kredi faizi:1M TRlibor+%6, faiz oranı ise yıllık 15,55 olarak belirtildiğini, ancak dava dilekçesi ekinde sunulan aylık kredi ödeme tablosuna bakıldığında müvekkili şirketten belirtilen faiz oranının üstünde ve değişen tutarlarda aylık kredi taksiti ödemesi tahsil...
Şu durumda, her ne kadar az yukarıda açıklanan gerekçe ile ilk derece mahkemesi kararı bozulmuş ise de bu kere yapılan incelemede; taksitli satışlarda senetler, sözleşmede kararlaştırılan her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde ve sadece nama yazılı olarak düzenlenmesi gerektiğinden buna göre mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu ve onanması gerektiği halde bozulduğu anlaşıldığından davalının karar düzeltme isteminin kabulüne, 04/12/2018 gün, 2018/3784 esas ve 2018/7548 karar sayılı bozma kararının kaldırılmasına, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Belediye Meclisinin 15.05.2009 tarihli kararı ile konut karşılığı sözleşme yaparak taksit ödemesi yapan hak sahiplerinin ödedikleri bedellerin iadesi kararı üzerine, idareye yaptığı 35.843,75 TL lık ödemenin işlemiş faizi ile birlikte tahsili için başlattığı icra takibine davalının işlemiş faiz yönünden itirazının iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, davanın reddini dilemiş; mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davalının temerrüde düşmesi için BK 101.maddesi(6098 Sayılı B.K 117. maddesi) gereğince ayrıca temerrüt ihtarı gerekir. Davacı, icra takip tarihinden önce davalıyı temerrüde düşürdüğünü ispat edememiştir. Hal böyle olunca mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
belirlenen özelliklere sahip “Masaüstü Organizasyon Takip Programını” sözleşme tarihinden itibaren 90 iş günü içerisinde eksiksiz ve tam çalışır vaziyette teslim etmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkili şirketin, yapımı taahhüt edilen program karşılığında bu zamana kadar sözleşmenin 8. maddesinde düzenlenen ödemeler doğrultusunda; 18/11/2016 tarihinde 14.000,00 TL, 30/12/2016 tarihinde 14.000,00 TL ve 20/01/2017 tarihinde 14.000,00 TL olmak üzere toplam 42.000,00 TL tutarında ödeme yaparak, sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalı şirketin sözleşmede taahhüt edilen masa üstü organizasyon takip programını tam, eksiksiz ve çalışır vaziyette müvekkiline teslim etmediğini, davalı şirkete 19/06/2017 tarihinde gönderilen ihtarnamede aynen; "Sözleşme ile taahhüt etmiş olduğunuz işin tam ve eksiksiz olarak müvekkile teslim edilmediği, iş bu yazılı ihtar tarihinden itibaren 72 saat içerisinde, sözleşmeye konu işi tam ve eksiksiz olarak, çalışır ve kullanıma hazır vaziyette teslim...
Mahkemece, Davaya konu aracın sağ ön kapısının cam aksam ve kapı döşemesinin tamamının yenisi ile değiştirilmesi sureti ile bedelsiz tamirine, karar verilmiş, hüküm davalı ... ...Aş ve davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-Dava, araçtan beklenen faydanın sağlanamaması temeline dayalı bedel iadesi istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini dilemiş, mahkemece, aracın bedelsiz tamirine hükmedilmiştir. Tüketici yasasında düzenlenen ve talebe konu aracın bedel iadesi şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin olarak öncelikle ... Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracının iadesi Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1....
Mahkemece, aracın gizli ayıplı olduğu, menfaatler arasındaki denge ve hakkaniyet ilkesi gereği iadenin uygun olmayacağı gerekçesi davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı eldeki davada ayıplı olan aracın ayıpsız misli ile değişimini talep etmiştir. Mahkemece, davacının talebinin bedel indirimi değil, yalnızca bedel iadesi olduğu gerekçesiyle davanın tümden reddine karar verilmiştir. Ancak mahkemenin de dayandığı bilirkişi raporunda, “dava konusu aracın motor kaputu ve sol arka çamurluktaki boya kalınlığının standart ölçülere uymadığı, gizli ayıp niteliğinde olduğu, ancak maldan sürekli yararlanmaya engel olmayıp yalnızca aracın değerinde 3000 TL Lik değer kaybı meydana getirdiği” tespit edilmiştir....
Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davacı, Devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle davayı açmıştır....