WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, davalı banka tarafından müvekkili aleyhine taşınır rehninin paraya çevrilmesi yoluyla Manisa 5.İcra Müdürlüğü'nün 2011/3697 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, oysa davalının başka bir icra dosyasında (Manisa 3.İcra Müdürlüğü'nün 2009/6793 Esas sayılı) aynı sözleşmeye istinaden takip yaptığını, ikinci takibin mükerrer olduğunu belirterek müvekkilinin ikinci takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili tarafından başlatılan ilk takipten sonra taraflar arasında protokol imzalandığını, ancak davacının protokole aykırı davrandığını, bu sırada ilk takibin düştüğünü , ayrıca Manisa 1.İcra Mahkemesi'nin kararıyla ilk takibin iptal edildiğini belirterek davanın reddini istemiştir....

    Bu kapsamda tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde somut olayda, dava konusu bononun takibe konulması neticesinde senet bedelinden kaynaklı imzanın davacıya ait olmaması iddiası ile davalıya borçlu olmadığının tespiti olduğu anlaşılmakla buna göre yapılan incelemeler sonucu dava konusu bono üzerinde yer alan imzanın davacıya ait eli ürünü olmadığı alınan bilirkişi raporu doğrultusunda tespit edilmekle menfi tespit talebi bakımından davacının bonodan kaynaklı başlatılan icra takibine konu olacak şekilde borçlu olmadığının tespitine ve koşulları oluşmadığından (davalı taraf takipten kaynaklı kötüniyetli ve kasten hareket ettiğine dair ispat olmamakla) kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; DAVANIN KABULÜ İLE, 1-Davacının davalıya ... İcra Müdürlüğü'nün 2016/......

      İŞ MAHKEMESİ ğDAVA : Davacı asıl davada kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, ücret alacaklarının ödetilmesine; birleşen davada ise işverence işe girerken zorla alındığı iddia olunan bono bedeli kadar borçlu olmadığının tespiti ile icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, asıl dava ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

        Borçlu icra takibine süresinde itiraz etmediği ve takibin kesinleşmesi halinde borcunun bulunmadığını bu dava türü ile ileri sürebilir. Mahkememizce uyuşmazlığın ----- dosyasından kaynaklı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ve kötü niyetli takip tazminatı talebine ilişkin olduğu tespit edilmiştir. Dosyanın kusur/hasar uzmanı bilirkişisine tevdine, karar verilmiştir....

          Müdürlüğünün 2015/21039 esas sayılı dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ise davacı tarafından yapılan ödemelerin takip konusu borca ilişkin olmadığını savunarak davanın reddine, davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dilemiştir. Somut olayda, davalı tarafından davacı aleyhine Ankara ... Müdürlüğünün 2015/21039 sayılı takip dosyasında 12/04/2012 tanzim, 12/04/2013 vade tarihli 100.000,00 TL bedelli bonodan kaynaklı 35.000 TL asıl alacak, 10.198,37 TL geçmiş gün faizi ve 105,00 TL komisyon olmak üzere toplam 45.303,37 TL'nin tahsili için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu takibe girişildiği, davacının eldeki dava ile; takipten önce dosya borcunu ödediğinden bahisle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istediği görülmüştür....

            Davalı ise aynı takipten dolayı 28.03.2005 dava tarihi itibarıyla borçlu olmadığının tespiti için menfi tespit davası açmış, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda davalının davacıya dava tarihi itibarıyla 1.249.432.914 TL'si asıl alacak olmak üzere toplam 4.861.543.469 TL borçlu olduğu, ancak bunun dışında kalan 7.576.023.002 TL'lik kısımdan dolayı borçlu olmadığı belirlenmiştir, mahkemece davacının davalıya 7.576.023.002 TL borçlu olmadığının (1.249,43 YTL borçlu olduğunun) tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm Dairemizin 2006/8795 Esas, 2007/2645 Karar sayılı ve 16.03.2007 tarihli ilamıyla onanarak kesinleşmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/21 Esas KARAR NO: 2024/328 DAVA: İtirazın İptali (Kredi Sözleşmesinden Kaynaklı) DAVA TARİHİ: 07/01/2022 KARAR TARİHİ: 28/03/2024 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kredi Sözleşmesinden Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA:Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi gereğince davalılardan ---------- kredi kullandırıldığını, diğer davalıların ise sözleşmeyi ''müşterek borçlu müteselsil kefil'' sıfatıyla imzaladıklarını; borçlu şirketin kredi ödeme şartlarına aykırı davranması sonucunda hesabın kat edildiğini; borçluya ve kefillere kat ihtarının tebliğ edildiğini, sonuç alınamayınca da alacağın icraya konulduğunu belirterek, davalıların süresi içinde yaptıkları itiraza borçlu olmadıklarını bildirdiklerini, takibi durdurduklarını; oysa taraflar arasında 06/10/2020 tarihinde yapılan protokolde davalıların borcu açıkça kabul ettiklerini, icra takibinden sonrada cari hesap borcu için 114.034,43 TL, teminat...

                İncelenen dosyada, asıl davanın itirazın iptali davası olduğu, yapılan yargılama sonucunda süresinde yapılmış bir itiraz bulunmadığından bahisle asıl davanın dava şartı yokluğundan reddedildiği anlaşılmıştır. İtirazın iptali davası açılabilmesi için davacının hukuki yararının bulunması, geçerli bir ilamsız icra takibi yapılmış olması, süresi içerisinde itirazın olması, itirazın tebliğinden itibaren de bir yıl içerisinde de dava açılması gerekir. Davalı tarafça süresinde icra dosyasında itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştiği ve bu nedenle davalı şirketin icra takibi sebebiyle borçlu olmadığının tespiti amacıyla menfi tespit davası açtığı anlaşılmıştır. Asıl davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilmiş olmasından dolayı davalı lehine maktu vekalet ücreti verilemesi yerindedir. Bu yöndeki istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir....

                İtirazın iptali davasının amacı itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamaktır. Bu nedenle davada haklılık durumu takip tarihi itibariyle belirlenmelidir (HGK 16.10.1996,19-601/711). İtirazın iptali davasında takipten önce, takipten sonra ancak ödeme emrine itiraz süresi bitmeden yapılan ödemeler gözetilir. Ancak ödeme emrine itiraz süresinin geçmesinden sonra yapılan ödemeler ise dikkate alınmaz. Bu tür ödemeler kararın infazı sırasında icra müdürlüğünce dikkate alınıp borçtan mahsup edilmelidir. Aksi halde ödeme tarihleri itibariyle takip konusu alacağa faiz yürütülüp, ödemenin öncelikle faize mahsup edilmesinden sonra kalan alacak saptanarak hüküm kurulmalıdır. Bu şekilde yapılacak işlem sonucu bulunan meblağ üzerinden hüküm kurulması infazda tereddüt yaratır. Davacının davadan önce yapılan ödemeler yönünden tüm borç ödenip, infaz edilmediği sürece hukuki yararı bulunmaktadır....

                  -YTL göstermiş ve ödeme emrinin iptali ile borçlu bulunmadığının tespitine ve tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili, 10.3.2008 tarihinde yapılan ilk duruşmada icra dosyasında davacı hakkında yapılan takipten feragat ettiklerini, 17.10.2008 tarihli duruşmada da imzanın davacıya ait olmadığını kabul ettiklerini takipten feragat edildiğinden davanın konusuz kaldığını belirtmiştir. Davacı, 26.1.2009 tarihinde harca esas değerin sehven 6.500.00.-YTL olarak gösterildiğini belirterek 225.681.88.-YTL üzerinden harcı tamamlamıştır. Mahkemece, takip dayanağı sözleşmelerdeki kefil imzasının davacıya ait olmadığı taraf vekilleri tarafından da kabul edildiğinden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine 16.940.00....

                    UYAP Entegrasyonu