İİK'nun 168/1- 3- 5 maddesine göre, Takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse bu hususa ilişkin şikayetini veya borca itiraz etmek istiyorsa itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekmektedir. İİK'nun 170/a-2 maddesine göre, icra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....
İTİRAZ VE ŞİKAYET Borçlu icra mahkemesine başvuru dilekçesinde; takip talebinde %84 oranında faiz istendiği halde takip talebine herhangi bir sözleşme eklenmediğini, TBK'nın 88 ve 120. maddeleri gereğince işlemiş faizin yeniden hesaplanarak kısmen iptali gerektiğini, icra masraf ve vekalet ücretine de %84 oranında faiz istenmesinin usulsüz olduğunu, takip tarihinden sonrası için asıl alacağa %84 oranında fahiş şekilde faiz talep edildiğini, faiz oranının düzeltilmesi gerektiğini, ödeme emrinin sol tarafında 04.06.2015 tarihi itibariyle ödendiğinde 9.178,93 TL ibaresinin İİK'nın 60. maddesine aykırı olduğunu belirterek takibin kısmen iptali aksi halde ödeme emrinin düzeltilmesi ve faize itiraz kabul edilerek takip tarihi sonrası işleyecek faiz oranının düzeltilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; takibin ilamsız icra takibi olduğunu davacı borçlunun her türlü itirazını icra müdürlüğüne yapması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir. III....
Gerekçe ve Sonuç İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alacaklının takip talebinde adresinin ve vergi numarasının bulunmaması her zaman tamamlanabilecek bir eksiklik olduğu, bu durumun ödeme emrinin ve takibin iptali sebebi olmadığı, çeklerin yasal süre içerisinde muhatap bankaya ibraz edildiği, takibe konu çeklerin kambiyo vasfını taşıdığı, keşideci borçludan çek komisyonu talebinin usul ve yasaya uygun olduğu, işlemiş faize ve çek tazminatına açıkça itiraz edilmediği bu nedenle bu yönden inceleme yapılmadığı, mahkemece alınan18.02.2019 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle takip konusu çeklerdeki imzaların borçluya ait olduğu belirtilerek, borçlunun imzaya ve borca itirazının reddine, alacaklının icra inkar tazminatı talebinin yasal koşulları oluşmadığından reddine, borçlunu ödeme emrinin ve takibin iptali isteminin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından şikayetçi borçlu aleyhine genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurarak, sair şikayeti yanında takip dayanağı belgelerin ödeme emri ekinde tebliğe çıkarılmadığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece şikayetçi borçlu tarafından takibe süresinde itiraz edildiği ve takibin durdurulduğu, bu durumda takip konusu belgelerin ödeme emrine eklenmediğinden bahisle takibin iptal edilmesinde şikayetçinin hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği görülmektedir...
Somut olayda; itiraz eden borçlu şirkete ödeme emrinin 22.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği, yetki itirazında bulunmayan diğer takip borçlusu ...'ne ödeme emrinin İstanbul adresinde 22.10.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ...yönüyle takibin itiraz tarihi olan 27.05.2014 tarihinden önce kesinleştiği anlaşılmış olup İstanbul İcra Dairesi'nin yetkisi de kesinleşmiştir. Takibin yapıldığı İstanbul İcra Dairesi borçlu ...'nin yerleşim yerindeki ve onun için genel yetkili icra dairesi olduğundan, borçlu ...'nin yetkiye yönelik itirazı yerinde değildir. Mahkemece borçlunun yetki itirazının reddine karar verilip, diğer itiraz ve şikayetleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar vermesi gerekirken, yazılı gerekçeyle yetki itirazının kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir....
ATM nin 2008/934 esas sayılı iflas erteleme davasında tedbir verildiğinden takibe itiraz ettiğini, Üsküdar 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/463 esas -2010/654 karar sayılı ilamı ile de takibin iptaline karar verildiğini,ihtiyati tedbirin kalkması üzerine mevcut icra dosyasının bulunamadığını, 2018/6638-esas da yenilendiğini ve borçluya muhtıra gönderildiğini,ancak daha evvel takip iptal edildiğinden yenilemenin iptaline karar verildiğini ,bu sebeblerle İstanbul Anadolu ... İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasında yeniden takip yapıldığını,ancak borçlunun itirazı ile takibin durduğunu beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....
Maddede sözü edilen itiraz ve davanın takibin ve satışın yapılmasına engel nitelikte olması gerekir. İİK’nun 150/e maddesi son fıkrasının göndermesiyle kıyasen uygulanması gereken aynı Kanunun 78/2. maddesinde belirtilen “itiraz” kavramından icra mahkemesine İİK’nun 68-68/a maddeleri uyarınca yapılan itirazın kaldırılması talebinin, aynı maddede yazılı “dava” kavramından ise genel mahkemelere İİK’nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının anlaşılması gerektiği kuşkusuzdur. Bu nedenle icra mahkemesinde kıymet takdirine itiraz edilmesi iki yıllık satış isteme süresinin işlemesini durdurmaz.( Prof Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Sayfa: 1021) İİK'nun 150/e maddesi hükmü emredici nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir. Öte yandan, takibin düştüğü tarihten sonra yapılan işlemler yok hükmünde olacağından bu tarihten sonra yapılan ihalenin de sırf bu nedenle feshi gerekir. Somut olayda, borçlu ......
edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20.07.2020 olarak düzeltildiği, yasal süre içinde yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesince itiraz tarihinin dilekçenin tutanağa geçirildiği yada UYAP sistemine işlendiği tarih olduğu, itiraz tarihinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük yasal süreden sonra 14.09.2020 olduğu, İlk Derece Mahkemesince ödeme emrinin tebliğ tarihinin 20.07.2020 olarak düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılmış, yeniden esas hakkında şikayetin kısmen kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin 20.07.2020 olarak düzeltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2021 NUMARASI : 2020/554 ESAS 2021/226 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün 2017/16313 E. sayılı dosyası üzerinden gönderilen 16.05.2017 tarihli ödeme emri iptal eden ve takibin iptaline ilişkin şikayetlerine ilişkin İstanbul 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 13.11.2018 tarih ve 2017/612 E., 2018/854 K. sayılı ilamı kesinleşmeden yeniden gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin 03.05.2017 tarihinde T1 bizzat tebliğ edildiğini, borçlu tarafından yasal süresi içerisinde itirazda bulunulmadığını, ödeme emrinin usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek takibin kesinleştirildiğini, davacının 34 XX 725 plakalı aracına yakalama konulduğu 01.10.2021 tarihine kadar da bir işlem yapmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk derece Mahkemesi; ilamsız icra yolu ile takip yapıldığı, ödeme emrinin 03.05.2017 tarihinde bizzat şikayetçiye tebliğ edildiği, şikayetçinin 06.10.2021 tarihinde borca itiraz ettiği, kendisine yapılan tebligattaki imzaya itiraz edilmediği, bu nedenle şikayetçiye yapılan 03.05.2017 tarihli tebliğ işleminin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir....