İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin hesap özetiyle kredi sözleşmesine dayandığı, belgelerin bir suretinin borçluya çıkartılan tebligata eklenmediği ve ödeme emrinde borcun sebebinin gösterilmediği, bu nedenle ödeme emrinin usulüne uygun olmadığı belirtilerek şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlular istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Borçlular istinaf başvurusunda; mahkemece tüm taleplerinin karşılanmadığını, takibin iptalini talep ettiklerini, takip dayanağının gösterilmediği, takibin de iptalinin gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C....
İcra Dairesi 2021/1327 esas sayılı dosyasından adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takip talebi ile icra takibi başlatıldığını, 25.02.2021 tarihinde örnek no:13 ödeme emrinin müvekkiline tebliğ edildiğini, adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takip taleplerinde düzenlenen Örnek No:13 ödeme emrinin düzenlenme amacı takip talebine konu kiralanandan kiracının tahliye edilmesi olup, ödeme emrinin tahliye talepli olmak zorunda olduğunu, alacaklının adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takip talebi hazırlarken takip talebi örneğinin (7) nolu bölümünün karşısındaki boş yere tahliye talebini yazması ve (9) nolu bölümün karşısındaki boş yerde de "haciz ve tahliye" şeklinde tekrarlanması gerektiğini, takip talebinde yer alması gereken işbu kayıtların takip talebinin şartları olduğunu, bu şekil şartlarına aykırı şekilde hazırlanan takip talebinin geçersiz olduğunu ve borçluya ödeme emri Örnek No: 13 ödeme emri gönderilemeyeceğini, ödeme emriin herhangi bir tahliye talebi içermediğini, alacağa...
Mahkemece, davanın kabulü ile itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; Ankara 19. İcra Müdürlüğü’nün 2013/17830 esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız takibe ilişkin ödeme emrinin davalıya 24/12/2013 tarihinde tebliğ edildiği, davalının takibe 06/01/2014 tarihinde yasal süresi geçtikten sonra itiraz ettiği anlaşılmaktadır. İcra İflas Kanunu 62. Maddesinin birinci fıkrasına göre, genel haciz yoluyla ilamsız takiplerde borçluya gönderilen ödeme emrine karşı 7 gün içinde itiraz etmesi halinde takibin duracağı belirtilmektedir. Şu halde, eldeki itirazın iptali davasına konu olan icra takibi itirazının süresinde yapılmamış ve takibin durduğuna dair karar olmaması sebebiyle kanunen duran bir takipten söz edilemeyecektir. Davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi doğru olmamış, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, ödeme emrinin borçluya takip dayanağı çeklerin gönderilmediği iddiasına dayalı ödeme emrinin iptali, çeke dayalı kambiyo senedine dayalı takipte zamanaşımı iddiasına dayalı borca itiraza ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince zorunlu olmamasına karşın borçluya yeniden ödeme emri tebliğ edilmesinin davacı borçluya yeni bir itiraz hakkı ve ödeme emrinin tebliğine ilişkin şikayet hakkı tanıyacağı, ödeme emri tebliğ belgesinde dayanak belgelere yer verilmediği gerekçesiyle ödeme emrinin tebliğ işleminin iptaline, davacı borçlunun ödeme emrinin tebliğine yönelik şikayeti kabul edildiğinden ve davacı borçluya icra müdürlüğünden usulüne uygun olarak gönderilecek ödeme emri üzerine yeniden itiraz hakkı doğacağından, davacının zamanaşımı sebebine dayalı borca itirazı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi üzerine davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün ünvanı ve dosya numarasının yazılı olduğunu, ödeme emrinde neyin ne olduğunun dahi belli olmadığını, müvekkilinin takip alacaklısına herhangi bir borcu olmadığını, müvekkilinin takibe konu ipotek sözleşmesinin tarafı olmadığını, ipotek akit tablosunda imzasının bulunmadığını, daha önce aynı ipoteğe dayalı olarak takip yapıldığını, takibin icra mahkemesi kararıyla iptal edildiğini, bu nedenle mükerrer olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptali ile tazminata karar verilmesini istemiştir....
Ancak, ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmesinden sonra, davalı borçlunun icra takibine karşı yapmış olduğu itiraz dilekçesinde, ödeme emrinin iptali için dava açtıklarını belirtmiş olması, ödeme emrinin iptali davasının 25.09.2017 tarihinde açıldığı, davacı tarafından itirazın iptali davasının ise daha sonra 31.10.2017 tarihinde açıldığı, bu itibarla itirazın iptali davasının açıldığı tarihte ödeme emrinin iptali davasının derdest olması nedeniyle, itirazın iptali davasının açıldığı tarih itibariyle haklılık durumu değerlendirmesinde davalının haklılığı dikkate alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğinden davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın 6100 sayılı HMK'nın 355. ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince kaldırılarak, yeniden esas hakkında karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Ancak, ödeme emrinin davalıya tebliğ edilmesinden sonra, davalı borçlunun icra takibine karşı yapmış olduğu itiraz dilekçesinde, ödeme emrinin iptali için dava açtıklarını belirtmiş olması, ödeme emrinin iptali davasının 25.09.2017 tarihinde açıldığı, davacı tarafından itirazın iptali davasının ise daha sonra 31.10.2017 tarihinde açıldığı, bu itibarla itirazın iptali davasının açıldığı tarihte ödeme emrinin iptali davasının derdest olması nedeniyle, itirazın iptali davasının açıldığı tarih itibariyle haklılık durumu değerlendirmesinde davalının haklılığı dikkate alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğinden davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkemece verilen kararın 6100 sayılı HMK'nın 355. ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince kaldırılarak, yeniden esas hakkında karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
emrinin iptali şikayeti yönünden İİK'nın 365/son maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Ayrıca İİK'nın 61. maddesinde takibin belgeye dayanması halinde belgenin bir örneğinin ödeme emrine eklenmesi gerekir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/12/2019 NUMARASI : 2019/162 ESAS, 2019/156 KARAR DAVA KONUSU : ÖDEME EMRİNİN VE TAKİBİN İPTALİ, BORCA İTİRAZ KARAR : Bodrum 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/162 Esas, 2019/156 Karar sayılı dosyasında verilen talebin kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Bodrum 1. İcra Müdürlüğünün 2019/11962 Esas sayılı takip dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan icra takibine konu senedin onaysız fotokopisi üzerinden yapılan incelemede, senette keşide yerinin yazılı olmadığını, keşide yeri yazılı olmayan senedin, kambiyo senedi vasfını taşımadığını, ödeme emri ekinde senet örneğinin gönderilmediğini, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını belirterek, ödeme emrinin ve takibin iptalini istemiştir....