İcra Müdürlüğü'nün 2015/860 Esas sayılı dosyasında takibin 10.01.2015 tarihinde, ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2013/3805 Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılmasına ilişkin 10.03.2015 tarihli karardan önce başlatıldığı ve derdest bir takibin söz konusu olduğu anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, ...7. İcra Müdürlüğü'nün 2013/3805 Esas sayılı dosyası derdest iken aynı alacakla ilgili tarafları aynı olan ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2015/860 Esas sayılı takip dosyasında takip başlatılması sebebiyle istemin kabulüne ve takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
ın sabıkasına konu hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilamın deneme süresi içerisinde dosyamıza konu kasıtlı suçları işlediği anlaşılmakla, sanık hakkında 6545 sayılı Yasa'nın 72. maddesi ile 5271 sayılı CMK nun 231. maddesinin 8. fıkrasına eklenen “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez" hükmü gereğince HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile suça sürüklenen çocuk hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 6- Kabule göre de; Suç tarihinden önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan ve fiili işlediği tarihte 18 yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesi gereğince, aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili davalının, müvekkili bankadan kullandığı araç kredisi geri ödemelerini süresinde yapmaması üzerine başlattıkları takibin davalının itirazı üzerine durduğunu bildirerek itirazın iptaline, takibin devamına, %40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
O halde mahkemece, davanın kabulü ile şikayetçiler bakımından takibin iptali ile alacaklı vekilince dava açılmasına sebebiyet verilmediği gerekçesiyle yargılama gideri ve vekalet ücreti takdir edilmemesi gerekirken, diğer borçlular göz önünde bulundurulmadan takibin tamamen iptali kararı verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Nitekim somut olayda gözlendiği gibi, devletin cebri icra gücü vasıtasıyla, devlet güvencesinde yapılan ihalede mahcuzu satın alan üçüncü kişinin, takibin iptali, icranın geri bırakılması veya ihaleden sonra borcun ödenmesi nedenleriyle doğrudan hiçbir ilişkisi olamaz. Bu nedenle mahkemece, ihaleden ve ihalenin feshine ilişkin bu dava açıldıktan sonra, takibin mahkeme hükmü ile ortadan kalktığından bahisle borçlunun ihalenin feshi talebinin reddi doğru değildir. Mahkemece, borçlunun ihalenin feshi talepli şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü ihalenin feshi nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Müdürlüğünün 2013/9495 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek davalı borçlunun haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile takibin devamına, %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, alacak iddiasının zamanaşımına uğradığını, davacı şirkete müvekkilinin herhangi bir borcunun bulunmadığını, yine davacı şirket ile müvekkili arasında herhangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığını, davacı tarafın göndermiş olduğu paranın daha önce müvekkilinin davacı şirkete borç olarak verdiği paranın geri ödemesi olduğunu savunarak davanın reddine ve davacı aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2008/725 esas sayılı icra dosyasından tahsil edildiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından icra dosyasına yapılan ödemelerin davalıdan istirdatı için davalı aleyhine icra takibine girişildiğini, takibin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmadığını belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığı, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre de zamanaşımının zarar görenin verdiğini geri almaya hakkı olduğunu öğrendiği tarihten bir yıl, herhalde hakkın doğduğu tarihten itibaren on senelik zamanaşımına tabi olduğu, somut olayda ... 13....
Tüketci Mahkemesinden verilen 3.3.2011 gün ve 144-41 sayılı hükmün davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. K A R A R Davacı, davalı tüketicinin tüketici kredisi sözleşmesi imzaladığını, borcunu ödememesi üzerine hakkında ilamsız takip yapıldığını, takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, bu nedenle borçlunun haksız ve kötü niyetle yaptığı itirazın iptali ile takibin devamı ve %40 oranında icra inkâr tazminatı verilmesini talep etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davalı tarafça temyiz edilmiştir. Uyuşmazlığın niteliği ve gerekli incelemelerin yapılması için ... 7. icra Müdürlüğünün 2010/1589 esas sayılı icra takip dosyasının eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 31.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK.nun 67.maddesine dayanan ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz olmayan itirazın iptali davasının, takibin yapıldığı İcra Dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü de yoktur. Yani, olayda kamu düzenine ilişkin ve kesin yetki kuralları söz konusu değildir. O halde, mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, res'en ve yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 20.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davalılar temyiz dilekçelerinde dava konusu ... 5. İcra Müdürlüğü’nün 2010/23674 sayılı takibin iptal edildiğini beyan etmişlerdir. Dosya içerisinde söz konusu icra dosyasının iptal edildiğine dair güncel bilgi bulunmadığından, söz konusu icra dosyasının aslının, takip iptal edilmişse(ilgililerden dosya bilgisi alınarak) takibin iptaline ilişkin dava dosyasının dosya arasına alındıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 22/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....