Eldeki davada davacı(borçlu) icra takibinin kesinleştiğini, kesinleştiğinden sonra borcu ödediğini ancak kötüniyetli olarak icra takibine devam edildiğini ve malları üzerine haciz konulduğunu bu nedenle icra takibinin iptali ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İcra takibi başladıktan sonra, takibi sona erdirmek isteyen borçlu icra dairesinin banka hesabına ödeme yapmalıdır. Fakat borçlu icra takibi kesinleştikten sonra ödeme yaparsa alacaklının takibi geri alması, takipten vazgeçmesi gerekir. Buna rağmen alacaklı icra takibine “kötü niyetli” olarak devam etmek isterse diye borçluyu korumak amacıyla “icra takibinin iptali” yolu düzenlenmiştir. Borçlu icra mahkemesinden “itfa” nedeniyle takibin iptalini isteyebilir. Borçlu, takibin ertelenmesini veya zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını da isteyebilir. Olayımızda borçlu borcun itfa sebebiyle takipten sonra sona erdiğini bildirmiş buna ilişkin alacağın ödendiğine dair imzalı belge sunmuştur....
Davacı vekilinin 01/03/2022 tarihli beyan dilekçesi ile davalıların icra dosyasında itirazlarını geri aldıkları ve takibin kesinleştiğini belirterek davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Dava, İİK 67/1 maddesi gereği itirazın iptali istemine ilişkindir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Somut olayda; Dava konusu İzmir 26.İcra Müdürlüğün .../... E. Sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın geri alındığı ve icra takibinin kesinleştiği anlaşıldığından, konusu kalmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına ve tarafların taleplerini nazara almak suretiyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....
Şekli Hakkındaki Kanunun 2 ve 6. maddeleri gereğince uygulanacak ETK 726/2 ve İİK 170/B, 71 ve 33/A maddeleri gereğince, şahsı yönünden takibin iptaline/geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 252 ] 5728 S. TEMEL CEZA KANUNLARINA UYUM AMACIYLA ÇEŞİTLİ KA... [ Madde 562 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 213 ] "İçtihat Metni" Rüşvet verme suçundan sanıklar S.... Ü...., Y.... A...., Z... Ş...., V..... K... ve M..... G....'nin yapılan yargılanmaları sonunda; atılı suçtan sanık S.... Ü...'ın mahkümiyetine, diğer sanıkların beraetlerine dair, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 20.10.2005 gün ve 2005/102 Esas, 2005/221 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık S.... Ü... müdafii ve katılan vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, Sanık S.......
HAKSIZ ÇIKAR SAĞLAMAHÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 243 ] 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 52 ] 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 7 ] 5271 S. CEZA MUHAKEMESİ KANUNU [ Madde 231 ] "İçtihat Metni" Bilişim Sistemine Hukuka Aykırı Müdahale Suretiyle Haksız Çıkar Sağlama HÜKÜM: A… …....
reddedildiğinin kabul edilmesi gerektiğini beyanla, itirazlarının kabulünü, takibin ve icra emrinin iptalini, davacılar bakımından ilam zaman aşımı süresini kesen veyahut durduran usulüne uygun icra takip işlemi yapılmadığından icranın geri bırakılmasına karar verilmesini, takibin durdurulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Hakim kanunları resen tatbik ederek, iddia ve müdafaadaki neticei talepleri karara bağlamakla mükelleftir (04.06.1958 tarihli ve 15/6 sayılı İBK). Bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan resen gözetilmelidir. Somut olayda, genel haciz yolu ile ilamsız takipte, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ödendiği iddiasıyla takibin iptali istendiğinden, bu talep İİK'nın 71/1 maddesi kapsamında bir taleptir. Mahkemece hukuki nitelendirme hatalı yapılarak talebin İİK'nın 33. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına ilişkin olduğu kabul edilerek, İİK'nın 71/1 maddesi kapsamında taraflarca ileri sürülen iddia ve savunmalar ile sunulan deliller irdelenerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibin dayanağı ilk ilamın davanın kabulü yönünde olması ve bunun onanması nedeniyle tehiri icra için yatırılan teminatın davalı alacaklıya ödenmesi ile cebren icra edildiğini, ancak sonrasında, dayanak ilamın bozulduğunu ve ilk derece mahkemesinin bozmaya uyarak karar verilmesine yer olmadığına karar verdiğini ve kararın kesinleştiğini, bozma ve kvyo kararlarının gerekçesinin; "araç satış bedelinin iadesi" talepli davada, aracın zapt edilme riskinin ve araçtaki hukuki ayıbın ortadan kalkmış olması nedeniyle dava konusu edilebilecek bir hakkın kalmamış olması olduğunu, yoksa, tarafların sulh olması veya davalının davacının talebini gönül rızasıyla yerine getirmesi olmadığını, İİK'nın m. 40/2 kapsamında icranın iadesi için gerekli şartların mevcut olduğunu, kvyo kararı ile, müvekkilinin hiç borcunun bulunmadığının tespit edilmiş durumda olduğunu, bu tespitin, kvyo kararının hüküm kısmında açıkça zikredilmesine lüzum olmadığını...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı borçlunun kooperatif üyesi olduğunu, 2007 yılında kooperatiften 1500,00 TL kredi aldığını ve karşılığında bono verdiğini, borcunu vadesinde ödemediğini, işleme konulmayan bononun işlevini yitirdiğinden borçlu hakkında ilamsız icra takibine başladıklarını, borçlunun itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, kredi geri ödemesi talep hakkının zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Öte yandan tasarrufun iptali kararı sonucunda davayı kazanan alacaklının iptale tabi malı yeni bir icra takibi yapmadan borçlununmuş gibi haczettirebilme imkanının bulunması karşısında tasarrufun iptali davasında davalı bulunan ve nihayetinde malı haczettirilen üçüncü kişi icra dosyasının borçlusu haline de gelmez. Zamanaşımı def'i şahsi def'ilerden olup, münhasıran takip borçlusu tarafından ileri sürülebilir. Nitekim bu husus zamanaşımı sebebi ile icranın geri bırakılmasına ilişkin İcra ve İflas Kanununun 71/2. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa..." şeklinde ifade edilmiştir. O halde icra dosyasında borçlu olarak yer almayan, tasarrufun iptali davası sebebi ile malı üzerinde alacaklıya haciz ve satış yetkisi tanınan tasarrufun iptali davası davalısının zamanaşımı sebebi ile takibin iptalini istemek bakımından aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır (Yargıtay 12....