Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ile, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça alacağın dayanağı olarak sunulan işlemlerin hukuka aykırı olduğunu, hukuka aykırı idari para cezasına dayalı olarak müvekkilinin kuruma borçlu olmasının mümkün olmadığını, idari para cezasının tebliğine ilişkin tebligatın usulsüz olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR VE GEREKÇESİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulüne karar verilmek suretiyle, İstanbul 25....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu vekili icra mahkemesine başvurarak, imzaya ve borca itirazlarının yanı sıra müvekkiline, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini ve buna bağlı olarak icra işlemlerinin iptali ile hacizlerin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti hakkında bir hüküm kurmadan, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olmadığı, ancak öğrenme tarihine göre, itirazların 5 günlük süre içinde yapılmadığı gerekçesiyle şikayetin...

    Bu hükümde öngörülen kesinlik sınırı, 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile 02.12.2016 tarihinden itibaren kırk bin Türk Lirası’na, 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanun’un 1. ve 2. maddesi ile 28/02/2019 tarihinden itibaren elli sekiz bin sekiz yüz Türk Lirası’na, 01/01/2020 tarihinden itibaren yetmiş iki bin yetmiş Türk Lirası'na, 01/01/2021 tarihinden itibaren yetmiş sekiz bin altı yüz otuz Türk Lirası'na, 01/01/2022 tarihinden itibaren de yüz yedi bin doksan Türk Lirası'na çıkarılmıştır. Uyuşmazlık, 70.000,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte; takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesi talebi ve usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte borcun kaynağı belirtilmediğinden bahisle ödeme emrinin ve takibin iptali talebine ilişkindir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İlk derece mahkemesince; 03/12/2018 gün 2018/1050 E, 2018/1308 K sayılı kararla "Usulsüz tebliğ şikayetinin REDDİNE" karar verilmiş, kararın davacı tarafından istinafı üzerinden, Dairemizin 10/12/2019 gün, 2019/792 E, 2019/2495 K sayılı kararı ile "tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayette duruşma açılarak ve tarafların delilleri toplanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği belirtilmek suretiyle istinaf talebinin kabulü ile dosyanın ait olduğu mahkemeye iadesine" karar verilmiştir. İade kararından sonra mahkemece yapılan yargılama sonucunda; usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ıttıla tarihinin 14/09/2018 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....

      ŞİKAYET Şikayetçi borçlu dava dilekçesinde; alacaklı tarafından işçi alacağından kaynaklı borçlu şirket aleyhine icra takibi başlatıldığı ve ödeme emri gönderildiği, takibe itiraz ettikleri, tebliğ tarihinde Covid 19 sağlık önlemleri kapsamında ülkede yaşanan tam kapanma süresi içerisinde Rusya'da bulunduğu ve tebligattan haberdar olmadığı, tebligatın usulsüz olduğu şikayetiyle takibin iptali ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....

        Somut olayda; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçluların, usulsüz tebliğ şikayeti, dayanak belge şikayeti, kambiyo vasfına ilişkin şikayet, imzaya itiraz ve bononun protesto edilmediğine ilişkin şikayet şeklinde itirazlarının bulunduğu görülmektedir. Dairemizce daha önce " Mahkemece; diğer şikayetlerle ilgili olarak değerlendirmede bulunulmasına rağmen, davacıların takip dayanağı belgelerin ödeme emri zarfına eklenmediği ve tebliğ edilmediği şikayeti konusunda herhangi bir hükme yer verilmediği görülmektedir." gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmış, söz konusu kararda, davacıların, takip dayanağı belgelerin ödeme emri zarfına eklenmediği ve tebliğ edilmediği şikayeti konusunda da değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak ilk derece mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucu, bu kez, söz konusu şikayet değerlendirilmiş ise de, yapılan inceleme yeterli değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu vekilince icra mahkemesine yapılan başvuruda ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, borçlunun takipten yenileme emri ile haberdar olduğu ileri sürülerek takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığı ileri sürülmüş; mahkemece evrak üzerinden inceleme yapılarak verilen kararda borçluya ödeme emri tebliğ edilmediği gerekçesi ile kambiyo vasfına yönelik şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir....

          Bu halde icra mahkemesi, öncelikle davacının usulsüz tebliğ şikayetini incelemeli, tebliğin usulsüz olduğuna kanaat getirirse ve takipten haberdar olunduğu tarihten itibaren yasal süresi içerisinde dava açılmış ise sair itiraz ve şikayetlerin incelemesine geçmeli, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğu veya davanın takipten haberdar olunan tarihten itibaren yasal süresi içerisinde açılmadığı sonucuna varırsa, davanın süre yönünden reddine karar vermelidir. Ödeme emrinin borçluya tebliğ tarihine göre yasal süresi içerisinde açılmadığı görüldüğü halde davacı borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti taraf delilleri toplanıp incelenmeden, bu hususa gerekçeli kararda yer verilmeden davalı alacaklının imza incelemesine ilişkin delil avansını yasal süresi içerisinde yatırmadığından bahisle davacının imzaya itirazının kabulüne karar verilemez....

          İlk derece mahkemesince davalı adına dava dilekçesi tebliğ edilmemiş dosya üzerinden inceleme yapılarak karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı borçlu tarafından asıl dava ile usulsüz tebliğ şikayeti yapılmış birleşen dava da ise imzaya ve borca itirazlar ile zaman aşımı itirazı ileri sürülmüştür. Tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin şikayet mahkemede her türlü delille ispat edilebileceğinden, duruşma açılmadan, şikayetçiye (borçluya) ve karşı tarafa (alacaklıya) anılan konudaki delillerini mahkemeye ibraz etmeleri için imkan tanınmadan talep hakkında dosya üzerinden karar verilmesi usule aykırıdır (HGK.nun 2003/12- 600 esas 2003/606 karar). Keza davacı borçlunun birleşen davada imzaya, borca ve zaman aşımına ilişkin itirazları şikayet mahiyetinde olmayıp belirtilen hususlar yönünden duruşma açılmadan karar verilemez. HMK'nın 317 maddesine göre cevap dilekçesi verme ve itiraz süresi iki haftadır. Davalı alacaklıya dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edilmediği anlaşılmıştır....

          -TL’lik icra takibi başlatılmış ve davalı şirketin (borcu kabul etmesine rağmen) hukuki dayanaktan yoksun ve kötüniyetli itirazı üzerine, takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı-borçlu şirketin itirazı üzerine taraflarınca itirazın iptali davası açmadan önce 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi gereği dava şartı zorunlu arabuluculuk sürecinin başlatılması için başvuru yapıldığını, ... numaralı arabuluculuk dosyasında tarafların anlaşamadığını ve işbu davayı açtıklarını netice itibariyle davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, itirazında haksız ve kötüniyetli olan davalı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu