WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2018/34056 Esas sayılı takip dosyasında 20/11/2019 tarihli karara konu işlemin kaldırılması, gecikmiş itiraz, takibin iptali ve durdurulması, borca itirazın kabulüne karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda; ödeme emri tebligatının borçlu şirkete 26/10/2018 tarihinde tebliğ edildiği, şirket yetkilisi T5 şahsına ve şirkete açılmış olan takibe borcu ödediği iddiası ile borca ve ferilerine itiraz ettiğini, 30/10/2018 tarihli dilekçesi ile icra müdürlüğüne bildirildiği, ancak itiraz dilekçesine ekli imza sirküsün de takip dışı (Kuruluş gıda ... Ltd şti.) adına imza sirküsü verdiğinden icra müdürlüğünün 31/10/2018 tarihli kararında 3....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun örnek (10) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca itiraz ederek takibin iptali isteminde bulunduğu, mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda istemin kabul edilerek takibin iptaline karar verildiği görülmektedir.İcra mahkemesine yapılan başvuru, bu hali ile, İİK'nun 169. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğindedir....

    Borca itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 169/a maddesinin 5. fıkrasında; "İtirazın kabulü kararı ile takip durur" hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, borçlunun borca itirazı kabul edildiğine göre, İİK’nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2012/14803 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu takipte yetkiye ve borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, aynı konuda daha önce açılmış ve derdest olan bir takip olduğunu belirterek, dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu üzerine davanın kabulü ile davalının ... 7. İcra Müdürlüğünün 2013/14435 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin 4.211,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, bu alacağa icra takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Aynı dava konusunun ikinci kez mahkeme önüne getirilmesi halinde derdestlikten bahsedildiği gibi, aynı alacağın aynı şekilde takip konusu edilmesi halinde de derdestlikten ya da takibin mükerrerliğinden söz edilir. İİK'nin 68/1. maddesinde yer alan "...alacaklı itirazın kendisine tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir....

        İİK 67.m. uyarınca itirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarından biri borçlunun aleyhindeki ilamsız icra takibine ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz edip takibi durdurmasıdır. Vekil tarafından borca itiraz dilekçesinde ; icra takibini haricen öğrendikleri belirtilerek borca ve ferilerine itiraz ettikleri belirtilmiştir. Ödeme emrinin henüz tebliğ edilmediği bir evrede icra takibi haricen öğrenilerek borca itiraz edilmesi halinde itirazın geçersiz olduğunun kabulü için yasal bir dayanak bulunmamaktadır.İtiraz ile durmuş takipde ,yeniden ödeme emri tebliği hukuki sonuç doğurmayacaktır.O halde davalı borçlu tarafın kendisine gönderilen ancak tebliğ edilmeyen ödeme emrine yasal sürede itiraz ettiği, buna göre takibin durdurulması koşullarının oluştuğu, davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararı olduğu gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          O halde öncelikle davacının takip dayanağı senedin kambiyo vasfını haiz olmadığı iddiasına dayalı olarak bilirkişi marifetiyle tahrifat incelemesi yapılmalı, tahrifat iddiasının sabit olması ve bu tahrifatın senedin kambiyo vasfını ortadan kaldıracak nitelikte olması halinde başka bir araştırma yapılmasına gerek kalmayacağından takibin iptali cihetine gidilmeli, yapılacak tahrifat incelemesi sonucunda senedin kambiyo vasfının etkilenmediği ve takibin iptalinin gerekmediğinin anlaşılması halinde ise, davacının borca itirazlarından olan zamanaşımı itirazı diğer borca itiraz sebeplerine nazaran öncelikli olarak dikkate alınacağından, alacaklının zamanaşımı itirazına yönelik vaki kabulü gözetilerek takibin durdurulması yönünde hüküm kurulmak suretiyle karara bağlanmalıdır....

          ın maliki ve sürücüsü, Liberty Sigorta A.Ş.'nin ise trafik sigortalısı olan ... plakalı araçtan düşen tomruğa çarpması nedeniyle hasarlandığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere sigortalıya ödenen tazminatın tahsili için davalılar aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı Liberty Sigorta A.Ş. vekili, kusura, hasara, faize ve icra inkar tazminatı istemine itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., icra takibi sırasında yetkiye itiraz ettiğini bildirip, kusura itiraz ederek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü ile davalıların Beyoğlu 2....

            İncelenen dosya kapsamına göre; eldeki dava itirazın iptali davası (İİK 67.md) olup, takipte icra dairesinin yetkisine davalı olmayan diğer takip borçlularının itiraz ettikleri, davalılar ise icra dosyasında takibe konu borca ve fer'ilerine itiraz etmiş olup, davalıların icra dairesinin yetkisine itiraz etmedikleri böylelikle haklarında takibin yetki yönünden kesinleştiği anlaşıldığından işin esasına girilip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve hatalı gerekçeyle, yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma sebebi ve şekline göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir....

              Sulh Hukuk Mahkemesinin 21/11/2017 tarih 2017/718 esas 2017/1149 karar sayılı ilamının incelemesinde; dava tarihinin 10/07/2017, karar tarihinin 21/11/2017 olduğu, 19/06/2017 tarihinde vefat eden Arda Demir'in mirasının mirasçılar T2 ve T1 tarafından kayıtsız şartsız reddedildiğinin tespit ve tesciline karar verildiği görülmüştür. Hukuk Genel Kurulu’nun,19.11.2014 tarih ve 2013/12- 2240 E.-2014/929 K. sayılı kararında borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olduğu, itirazın ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması ve imzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazların borca itiraz olarak kabulü gerektiği belirtilmiştir....

              Borçlu şirketin icra mahkemesi'ne başvurusu, İİK'nun 169 ve 169/a maddeleri kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın kabulü halinde, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca borçlu hakkındaki takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekmekte olup, takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz ise de, temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 169/a-6. maddesinde; borçlunun itirazının esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının, alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edileceği belirtilmiş olup, alacaklının takipte en azından ağır kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, İİK’nun 169/a-6. maddesi uyarınca; itiraz dilekçesindeki taleple bağlı kalınarak, alacaklının tazminat ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                UYAP Entegrasyonu