WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda, ''Davacının borca itiraz niteliğindeki taleplerinin incelenmesinde; Borçlu, alacaklının takibe konu ettiği senedin çalındığını, çalıntı senet nedeni ile davalıya borcu ve sorumluluğu olmadığını ileri sürmüştür. Bu itiraz, borca itiraz niteliğinde olduğundan, itiraz İİK'nun 169/a maddesi dikkate alınarak incelenip değerlendirilmesi gerekir. İİK'nun 169/a-1. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanamadığı takdirde mahkemece itiraz reddedilir. İncelenen icra takip dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı Van 2....

, iddia edildiği kadar borcu bulunmadığını, ödeme emrine ve her türlü ferilerine itiraz ettiğini belirterek borca itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Şirketi aleyhine 3.300.197,00-TL asıl alacak, 415.159,82-TL işlemiş akdi faiz, 285.772,86-TL temerrüt faizi, 35.046,63-TL BSMV ve 2.089,09-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 4.038.265,40-TL alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu taraflara tebliğ edildiği, borçlu ... tarafından 11/01/2018 havale tarihli dilekçe ile icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına ve borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davacı bankanın ... Şubesi ile dava dışı ......

    Şirketi aleyhine 3.300.197,00-TL asıl alacak, 415.159,82-TL işlemiş akdi faiz, 285.772,86-TL temerrüt faizi, 35.046,63-TL BSMV ve 2.089,09-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 4.038.265,40-TL alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu taraflara tebliğ edildiği, borçlu ... tarafından 11/01/2018 havale tarihli dilekçe ile icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına ve borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davacı bankanın ... Şubesi ile dava dışı ......

      Davacı, 17/02/2016 tarihli takip sonrası 19/02/2016 tarihinde 2.485 EUR ve 1.915.90 USD'nin davalı tarafça haricen ödendiğini, ancak takibe ilişkin icra masrafları ve vekalet ücretinin ödenmediğini, ödeme emrinin tebliği üzerine süresi içinde takibe konu alacak ve fer’ileri yönünden borca itiraz edilerek takibin durdurulmasına sebebiyet verildiğini, borçlu-davalı tarafından yapılan ödeme tutarının takip tarihindeki kur üzerinden TL cinsinden değerinin 13.891,38 TL olup tarife gereğince karşı yan ücretinin 1.666,00 TL olduğunu ve bunun ödenmesi gerektiğini iddia etmekte, davalı yan ise ödeme emrinin tebliği üzerine 19/02/2016 tarihinde alacaklı-davacıya 2.485 EUR ve 1915.90 USD ödeme yapıldığını, yetkili Ankara Batı İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyası kapsamında gönderilen ödeme emrine karşı da borca itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, masraflar ve vekalet ücreti talep edilebilmesi için itirazın iptali davası açılması ve takibe devam edilmesi gerektiğini, alacak davasıyla icra vekalet...

        Mahkemece; Davanın kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2023/12525 Esas sayılı dosyasındaki takibin davacı yönünden iptaline, takibin iptaline karar verildiğinden borca itiraz hususunda karar verilmesine yer olmadığına, İİK'nın 170/A maddesi uyarınca tazminata hükmedilemeyeceğinden davacının tazminat talebinin reddine, yönelik karar verildiği anlaşılmıştır....

        Mahkemece; davacı taraf, alacaklı davalı tarafından aleyhine başlatılan 21/05/2010 tarihli kambiyo takibinde senedin vade ve miktar kısımları boş olarak teslim edildiğini, gerçek borçtan çok fazla miktar üzerinden takip başlatıldığını ileri sürmüş ve borca itiraz etmiş takibin iptalini talep etmiştir. Kambiyo senedinde borcun esası sebepten mücerret olup senedin yalnızca imzalanıp teslimi sonrasında senedi devralan tarafça üzerinin doldurulması ile senedin hukuken geçerli hale gelmesi mümkündür. Davacı tarafça süresinde ileri sürülmüş imzaya itiraz da bulunmamaktadır. Borcun esasının icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi mümkün değildir. İcra mahkemesi nezdinde senetten anlaşılabilen itiraz sebepleri ileri sürülebilir. Öte yandan icra mahkemesince kambiyo takibine karşı borca itiraz üzerine takibin durdurulması ya da ödeme nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilebilmesi için resmi bir senet veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge sunmuş olmalıdır....

        Menfi tespit davası yönünden hukuki yarar davanın takipten önce veya sonra açılmasına göre farklı değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. İcra takibinden önce menfi tespit davası açılabilmesi için borçlunun borçlu olmadığının hemen tespit edilmesinde korunmaya değer bir hukuki yararının bulunması gerekir. Taraflar arasındaki hukuki ilişki belirsizlik içeriyorsa ve bu belirsizlik nedeniyle borçlunun durumu tehlikede ise veya borçlunun durumu tereddüt içindeyse menfi tespit davası sonucunda verilecek kararla belirsizlik veya tehlike ortadan kalkacaksa hukuki yararın mevcut olduğu kabul edilmelidir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında hukuki yararı bakımından çeşitli ihtimalle ortaya çıkabilir: -Borçlu icra takibinden sonra fakat ödeme emrine henüz itiraz edebileceği dönemde, ödeme emrine itiraz edilebilir. -Menfi tespit davası açabilir veya her iki yolla birlikte başvurabilir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2021/228 ESAS 2021/313 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Adana 3....

          İcra Müdürlüğünün 2010/308 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ederek hakkındaki takibin durmasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, itiraz edilen alacağın % 20’si oranından az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Cevabı: 5. Davalı vekili 03.11.2014 tarihli dilekçesinde; ödeme emrinin müvekkiline 06.06.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, 13.06.2011 tarihinde icra takibine itiraz ettiklerini, icra takibinin müvekkili yönünden durması üzerine davacı alacaklının diğer borçlular hakkında işlemler yaptığını, bu nedenle hak düşürücü süre olan bir yıllık dava açma süresinin geçtiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararı: 6. Nazilli 1....

            UYAP Entegrasyonu