Somut olayda şikayetçi borçlu şirket, şikayet konusu takibin kesinleşmesinden sonraki evrede borcun ibra edildiğini ve ödendiğini ileri sürerek icranın geri bırakılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamındaki Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçesi ibranamenin hukuki vasfının tartışılmasına ilişkin olup İİK md. 71 ve İİK md. 33'e göre inceleme yapılmadığı ve ödemelerin değerlendirilmediği anlaşılmıştır. Borçlu şirketin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de ; Bölge Adliye Mahkemesince yapılacak iş, borçlu tarafça takibin kesinleşmesinden sonraki evrede 02.08.2010 tarihinde 63.610,24 TL ödeme yapıldığı ileri sürülmekle, İİK md. 71/1 ve İİK md. 33'e göre sayılan belgelerle ödeme yapılıp yapılmadığını inceleyerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. SONUÇ : Şikayetçi borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18....
Alacaklı vekilinin 04.06.2008 tarihli haciz talebi ile 10.03.2014 tarihli yenileme işlemi, takibin devamını sağlamaya yönelik olup, anılan işlemler talep tarihleri itibariyle zamanaşımını kesen işlemler ise de, 05.04.2011 tarihli borçlular adına kayıtlı araçların icra dairesince sorgulanması talebi, takip işlemi olmadığından zamanaşımını kesmez, zira alacaklı, sadece sorgu talebinde bulunmuş olup, ayrıca haciz talebinde bulunmamıştır. Bu durumda takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin olarak takibin 04.06.2008 ile 10.03.2014 tarihleri arasında (3) yıldan fazla işlemsiz bırakıldığı ve dolayısıyla borçlular hakkında zamanaşımının gerçekleştiği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece şikayetin kabulüne dair verilen 25.06.2014 tarih ve 2014/30 Esas - 2014/44 Karar sayılı kararın onanması gerekirken Dairemizce, maddi hataya dayalı olarak bozulduğu anlaşılmakla, mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Alacaklı tarafından başlatılan çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçluların takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazı üzerine yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne, takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın alacaklı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 09.02.2022 tarihli ve 2021/4935 Esas, 2022/1490 Karar sayılı kararı ile bozulmuş, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabul kısmen reddine, Bakırköy 3. İcra Müdürlüğünün 2014/18448 esas sayılı takip dosyasında İİK'nın 71 ve İİK'nın 33/a maddeleri gereğince davacı borçlu ... Mak. Amb. San. ve Tic. A.Ş. yönünden icranın geri bırakılmasına, diğer davacılar yönünden davanın reddi ile takibin devamına karar verilmiştir. Mahkeme kararı borçlular ..., ..., ......
Dairemizin içtihatlarında da benimsendiği üzere, ödeme emri borçluya tebliğ olunmasa dahi, alacaklının takibi sürdürme iradesinin varlığı halinde, borçlu takibe haricen muttali olduğunu bildirerek somut olaydaki takibin şekline göre, mahkeme nezdinde itirazlarını ileri sürebilir. İİK'nun 71/2. maddesinde takibin kesinleşmesinden sonraki devrede zamanaşımı iddiası, İİK'nun 169-a/4. maddesinde ise takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı düzenlenmiş bulunmaktadır. Somut olayda borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmediğine ve dolayısıyla takip kesinleşmediğine göre, borçlunun başvurusu takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı olup, incelemenin İİK'nun 169-a/4-5. maddesi kapsamında yapılması gerekmektedir. O halde, mahkemece duruşma açılarak, varsa tarafların delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinde yapılan inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
İcra Hukuk Mahkemesince, takibin kesinleşmesinden sonra borcun itfa edildiği iddiasının İİK.'nun 71. maddesi uyarınca şikayet yoluyla icra mahkemesi önünde çözümlenmesi gerektiğinden söz edilerek görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6. İcra Hukuk Mahkemesi ise, İİK.'nun 72. maddesi gereğince borçlunun takibin kesinleşmesinden önce veya sonra yaptığı ödeme ile ilgili olarak genel mahkemede menfi tespit davası açabileceğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Menfi tespit davası İİK.'nun 72. maddesinde düzenlenmiş olup, anılan madde hükmüne göre borçlunun icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için genel mahkemede menfi tespit davası açabileceği belirtilmiştir. İİK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakim.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluştuğu iddiasıyla icranın geri bırakılması istemiyle icra mahkemesine müracaat ettiği, mahkemece, borçlu duruşmaya gelmediğinden ve üç ay içinde yenileme talebinde de bulunmadığından HMK'nun 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte borçlunun, İİK'nun 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki aşamada zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebi şikayet niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun icra mahkemesine başvurusu takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığına ilişkindir. Başvurunun yasal dayanağı İİK'nun 71. maddesi olup, bu maddeye dayalı olarak yapılan zamanaşımı itirazı hemen belirtmek gerekir ki; takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımına yönelik olarak Medeni Usul Hukuku anlamında dava olmayıp “şikayet” niteliğindedir. Borçlu tarafından yapılan şikayetin ise yasal hasmı alacaklıdır. Bu itibarla hasmın yanlış gösterilmesi veya hiç bildirilmemiş olmasının sonuca etkisi yoktur....
. - 2016/19763 K. sayılı temyiz dilekçesinin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına oybirliği ile karar verildikten sonra, borçlunun icra mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi: Somut olayda mahkemece İİK’nun 78/5. maddesi kapsamında inceleme yapılmış ise de; borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71. ve 33/a maddelerine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayetidir. O halde mahkemece borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Bir başka anlatımla, kambiyo senedi vasfını taşımayan (adi havale) belge ile başlatılıp kesinleşen adi takipte, İİK'nun 71/2. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresi TTK'nun 726. maddesine göre hesaplanamayacağı gibi, olayda BK'nun 66. maddesinin de uygulama yeri yoktur. Genel haciz yolu ile başlatılan takip kesinleştiğine göre, olayda uygulanması gereken BK'nun 125. maddesinde yer alan 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığı için istemin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. ...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zaman aşımı şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 71/2, 33/a maddeleri, 6762 sayılı TTK’nın 661, 662, 663 ve 690. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, sair yasal mevzuat 3....