WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK.nun 71. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı şikayeti olup, icra takibinin dayanağı kredi sözleşmesi olduğuna göre, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresi sözleşmenin tarihi itibariyle yürürlükte olup olayda uygulanması gereken mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun125. maddesine göre 10 yıldır. Aynı Kanunu'nun 133. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler düzenlenmiş olup, buna göre; borçlu borcu ikrar ettiği, hususiyle faiz veya mahsuben bir miktar para veya rehin yahut kefil verdiği takdirde; alacaklı, dava veya defi zımnında mahkemeye veya hakeme müracaatla veya icrai takibat yahut iflas masasına müdahale ile hakkını talep eylediği halde zamanaşımı kesilir. Yine aynı Kanunun 135. maddesinde; "Müruruzaman kat'edilmiş olunca kat'ıdan itibaren yeni bir müddet cereyan etmeye başlar" düzenlemesine yer verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aydın İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 26/01/2006NUMARASI : 2005/429-11 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde TTK'nun 661. maddesinde öngörülen zamanaşımının durması nedeniyle mahkemece İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesiyle aynı Kanunun 33/a-1. maddesi gereğince "icranın geri bırakılmasına" karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmekle beraber anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması cihetine gidilmiştir.SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Aydın İcra Mahkemesi'nin 26.01.2006 tarih 2005/429 E.- 2006/11...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi halinde, İİK'nun 71/2.maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı kanunun 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, mahkemece takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile......

        İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine dayalı takipte takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin itfa itirazı üzerine yapılan yargılama inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile İstanbul 30. İcra Müdürlüğünün 2019/33063 Esas sayılı takip dosyasında davacı yönünden İİK.71/2.maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklı tarafın istinaf başvurusunun reddi ile HMK 353 (1)-b-2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile İstanbul 30. İcra Müdürlüğünün 2019/33063 Esas sayılı takip dosyasında başlatılan takibin davacı yönünden İİK 71/1 maddesi uyarınca icrasının geri bırakılmasına karar verilmiştir....

          İlk derece mahkemesi; borçlunun icra mahkemesine başvurusunun takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin zamanaşımı şikayeti olduğu, zamanaşımı gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir. Davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinde saydığı nedenlerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 168/5. maddesi gereğince borçlunun, borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. İİK'nın 170/b maddesi atfı ile İİK'nın 71. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali içindir. HMK'nın 33. maddesine göre hukuki nitelendirme hakime aittir....

          Bu durumda, kambiyo vasfını taşımayan adi havale hükmündeki belge ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK.nun 71/2. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresi, TTK.nun 726. maddesine göre hesaplanamaz. Kambiyo senetlerine mahsus yol ile yapılan takip kesinleştiğine göre, olayda uygulanması gereken 818 Sayılı B.K.nun 125.maddesine göre 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından mahkemece zamanaşımı şikayetinin reddi ile borçlunun İİK'nun 78. maddesine dayalı yenileme işlemine yönelik şikayetlerinin incelenmesi ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken zamanaşımı şikayetinin kabulü ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

            Kambiyo senedi vasfını taşımayan adi havale hükmündeki belge ile başlatılıp kesinleşen takipte, İİK'nun 71/2. maddesi gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işleyecek zamanaşımı süresi ise, TTK'nun 726. maddesine göre hesaplanamaz. Kambiyo senetlerine mahsus yol ile yapılan takip kesinleştiğine göre, olayda uygulanması gereken 818 Sayılı BK'nun 125. maddesine göre dayanak belge yönünden zamanaşımı süresi on yıl olup, somut olayda bu sürenin dolmadığı belirlenmiştir. O halde mahkemece, 818 sayılı BK'nun 125. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından istemin reddine karar verilmesi gerekirken takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

              İİK’nun 71. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali içindir. Somut olayda, takip dosyasında, borçlu adına gönderilen ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat mazbatasının 15/02/2016 tebliğ tarihli olduğu, yenileme emrinin 24/11/2015 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine ödeme emrinin tebliğe çıkartıldığı, daha önceden tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin icra dosyasında bulunmadığı, dolayısıyla muteriz borçlu hakkındaki takibin kesinleşmediği, borçluya yenileme emri tebliğinden sonra ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı görülmektedir....

                Somut olayda, borçlu adına çıkan ödeme emrinin 04.10.2006 tarihinde tebliğ edilerek takibin kesinleştirildiği, alacaklının talebi üzerinde borçlunun emekli maaşının 1/4'ü üzerine 07.12.2006 tarihinde haciz konulduğu, borçlunun ise 15.08.2008 tarihinde yapılan menkul haczi sırasında, emekli maaşının haczedildiğini, borcun haciz devam etmek suretiyle ödenmesini talep ettiği görülmektedir. 5510 sayılı Yasanın 93.maddesine 5838 sayılı Yasanın 32.maddesi ile eklenen ibarenin yürürlük tarihi 28.02.2009 olup, haciz ve muvafakat tarihinden sonra olduğundan olayda uygulama imkanı bulunmamaktadır. Kaldı ki bu düzenleme alacaklı lehine olup haciz tarihinden önce dahi olsa muvafakati geçerli kılmaktadır. Haciz tarihinden sonraki muvafakat ise takibin kesinleşmesinden sonra olmak koşuluyla herhalukarda geçerli olacaktır. Bu durumda yukarıda açıklandığı üzere, borçlunun muvafakati, takibin kesinleşmesi ve maaşına haciz uygulanmasından sonra olduğundan İİK'nun 83/a maddesi uyarınca geçerlidir....

                  Alacaklı tarafından borçlu aleyhine 28.03.2008 tarihinde iki adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin borçluya 29.03.2008 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleştiğini belirttiği zamanaşımı iddiasına dayanan şikayete ilişkin olarak.... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 03.11.2010 tarih, 2010/761E-2010/1068K sayılı ilamı ile çeklere ilişkin 6 aylık zamanaşımının dolduğu gerekçesi ile İİK'nun 33 ve 71/2 maddeleri uyarınca takibin talikine karar verildiği ve bu kararın borçlu ... yönünden kesinleştiği anlaşılmaktadır. İcranın geri bırakılmasına ilişkin bu kararın kesinleşmesinden sonra 02.03.2012 tarihinde alacaklı, borçlu ve tarafların vekillerinin katılımı ile borcun kabul edildiğine ilişkin protokol yapıldığı ve bu protokolün Avukatlık Kanunu'nun 35/A maddesi kapsımında ilam niteliğinde olduğunun taraflarca kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu