İcra aşamasında zamanaşımına ilişkin def’i iki şekilde ileri sürülmektedir; birincisi takibin kesinleşmesinden önceki devrede gerçekleşen zamanaşımı defi, diğeri ise, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede gerçekleşen zamanaşımı defidir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte; takibin kesinleşmesinden önceki devrede zamanaşımı definin İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca yasal 5 günlük şikâyet süresinde ileri sürülmesi gerekir. Takipten sonraki devrede ise İİK'nun 170/b maddesi yollaması ile aynı Kanunun 71. ve 33/a maddesi uyarınca süresiz olarak ileri sürebilir. İcra ve İflas Kanunu'nun 71/2. maddesi gereğince borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33a. maddesi hükmü kıyasen uygulanır....
Takibin şekline göre İİK'nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine bildirilmesi zorunludur. Ancak, icra takibinin kesinleşmesinden sonraki devrede alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası, herhangi bir süreye bağlı olmayıp İİK’nun 71/2. maddesi uyarınca icra mahkemesi nezdinde her zaman ileri sürülebilir. Davacının talebi takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde dosyanın zamanaşımına uğradığı iddiası olduğundan Mahkememiz nezdinde inceleme yapılabilir. Takip dayanağının kredi kartı sözleşmesinden doğan alacak olması nedeniyle TBK'nın 146. maddesinde öngörülen şekilde on yıllık zamanaşımına tâbi bulunduğu, ödeme emrinin borçluya 24.03.2009 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emrine itiraz edilmeyerek takibin kesinleştiği, en son davalı/alacaklı tarafça 23/08/2010 tarihinde haciz talebinde bulunulduğu, 10 yıllık süre geçtikten sonra 09/08/2021 tarihinde dosyanın yenilenmesinin talep edildiği" gerekçesi ile "Şikayetin KABULÜ ile Ankara 24....
Somut olayda; borçlunun başvurusu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede yapılan zamanaşımı şikayetine ilişkindir. Söz konusu icra takibinde; dosyanın takip edilmemesi nedeni ile işlemden kaldırılmasından önce, son icra takip işleminin 26/04/2004 tarihinde yapıldığı ve alacaklı vekilinin yenileme talebi ile takibin 04/06/2014 tarihinde yenilendiği belirlenmiş olup; takip dosyasında belirlenen tarihler arasında zamanaşımı süresinin geçtiği anlaşılmıştır. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 71/2. fıkrasında düzenlenen ''Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır'' hükmünün göndermesi ile yine aynı kanunun 33/a fıkrası gereğince zamanaşımı şikayetinin değerlendirilmesi ve takibin geri bırakılmasına veya devamına karar verilmesi gereklidir....
İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir. O halde, mahkemece, takip borçlusunca icra dairesine yapılan ödemeler değerlendirilerek, itfa itirazı yönünden, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 100. maddesi dikkate alınmak suretiyle, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılıp Yargıtay denetimine elverişli rapor aldırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir. O halde mahkemece, öncelikle duruşma açılarak taraf teşkili sağlandıktan sonra, borçlunun haricen ödemeye ilişkin olarak sunduğu 01.9.2013 tarihli belge alacaklıya gösterilip beyanı alındıktan sonra, sonucuna göre İİK'nun 71. maddesi kapsamında değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması halinde, takibin şekline göre İİK'nun 170/b. maddesi göndermesi ile olayda uygulanması gerekli aynı Kanunun 71/2. ve 33/a-1. maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemece, yukarıda belirtilen madde hükmü uyarınca icranın geri bırakılması yerine, takibin talikine karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Hal böyle olunca takibin dava tarihinde henüz kesinleşmediği görülmektedir. İİK'nun 71. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali için geçerlidir. Bu durumda, mahkemece, zamanaşımı itirazının İİK.nun 169/a maddesi kapsamında değerlendirilerek aynı maddenin beşinci fıkrası gereğince inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığa çözüm getirmeyecek şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK’nun 71. maddesine göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali içindir. Somut olayda, takip dosyasında, borçlular adına gönderilen ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat parçasının bulunamadığı icra müdürlüğünün 27.11.2015 tarihli kararında belirtildiğinden ve borçlulara daha sonra takiple ilgili bir ödeme emri gönderilmediği anlaşıldığından, muteriz borçlular yönünden kesinleşmiş bir takip bulunmadığı, borçlulara daha sonra yenileme emri ile birlikte ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı görülmüştür. Borçlular, itiraz dilekçesinde zamanaşımının oluştuğunu iddia ettikleri zaman dilimini belirtmemişler ise de, başvuru tarihi itibariyle henüz takibin kesinleşmediği, hukuki tavsifin ise hakime ait olduğu dikkate alındığında, borçluların başvurularının, İİK.nun 168/5. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin zamanaşımı itirazı olarak kabulü gerekir....
Somut olayda, borçlunun şikayet dilekçesinde borcun ödendiğini ileri sürdüğü 16.7.2013 ve 22.7.2013 tarihleri, borçluya ödeme emri tebliğ tarihi olan 16.5.2013'ten ve dolayısıyla takibin kesinleştiği dönemden sonrasına ait olup, başvuru bu hali ile İİK'nun 71. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazıdır. İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işlemsiz bırakılması nedeniyle zamanaşımı oluştuğunu belirterek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabul edilerek icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı bononun tanzim tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 Sayılı TTK.'...