"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından iki adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin kesinleştiği ve borçlular tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiği ileri sürülerek icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Başvuru, bu hali ile .......'nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanunun 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
İcra Müdürlüğü'nün 2015/1792 Esas sayılı dosyasında borçlu ...’ın bir kısım taşınmazlarının ihalesinin yapılması üzerine ...’ın ihalenin feshine ilişkin dava açmasından sonra olduğunu belirttiği, ...’ın davacısı olduğu ihalenin feshine ilişkin 2016/466Esas sayılı dosyasında dava açılış tarihinin 28/09/2016 olduğu ve hal böyle olunca ibranamenin takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde verildiği, bahsi geçen ibranameye göre takip dosyasından ötürü alacaklının herhangi bir alacağının kalmadığı, borçlunun ibra edildiğinin belirtildiği ve ibranın herhangi bir şarta da bağlı bulunmadığı, adi yazılı belge olan ibraname altındaki imzanın alacaklı tarafından açıkça inkar edilmediği gibi defaatle de kabul edildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile takibin İİK' nın 71/1 maddesi gereğince iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2. ve 33a/1. maddesine göre, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiası resmi belgelere dayalı olarak incelenir. İcra dosyası incelendiğinde; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde birden fazla kez takip dosyasının 6 aydan fazla bir süre işlemsiz bırakıldığı, ilk olarak 25/08/2005 tarihli maaş haciz talebi sonrasında 02/08/2006 tarihinde davalı alacaklı tarafça haciz talebinde bulunulduğu, bu tarihler arasında takip dosyasında işlem yapılmadığı, takip dosyasının 6 aydan fazla bir süre işlemsiz bırakıldığı ve çeke dayalı alacağın zamanaşımına uğradığı aşikardır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, ilk derece mahkemesince, davanın kabulüne ve zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına dair verilen karar usul ve yasaya uygundur....
in takibe dahil edilmesi üzerine, adı geçenlerin icra mahkemesine başvurarak, terekenin borca batık olması nedeniyle miras hükmen reddedilmiş sayıldığından, takip borcundan dolayı sorumlu olmayacaklarını, ayrıca İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece, talep borca itiraz olarak nitelendirilip dosyanın işlemden kaldırıldığı, daha sonra yasal sürede yenilenmemiş olması nedeniyle de 6100 sayılı HMK'nın 150/5. maddesi gereğince, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Mirasçıların icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, HMK anlamında dava niteliği taşımaz. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....
Somut olayda borçluların talebi, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiasıdır. Takibe dayanak belge, kambiyo senedi niteliğini haiz çektir. Keşide tarihi 31.01.2010 olup, ibraz süresi 03.02.2012 tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tabi olduğu anlaşılmaktadır. Dosyada 29.09.2014 – 27.04.2015 tarihleri arasında zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığına göre mahkemece; anılan yasa hükmü uyarınca zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle borçlular hakkında icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
un icra mahkemesine başvurarak, İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, talep borca itiraz olarak nitelendirilip dosyanın işlemden kaldırıldığı, daha sonra yasal sürede yenilenmemiş olması nedeniyle de 6100 sayılı HMK'nın 150/5. maddesi gereğince, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, HMK anlamında dava niteliği taşımaz. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....
Takip dosyasının incelenmesinde; takip talebinde ve ödeme emrinde takip dayanağının 01/06/2008 tanzim, 15/09/2008 vade tarihli 10.000 TL. miktarlı bono, olduğu bononun unsurlarının tam olduğu dolayısıyla kambiyo senedi vasfında olduğu, takip dosyasında, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, 31.05.2011 – 13.10.2015 tarihleri arasında takip işleminin yapılmadığı, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu görülmektedir. O halde; takibe konu kambiyo senedi vasfını taşıyan bono ile ilgili olarak üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek istemin kabulü ile İİK.'nun 71. ve 33-a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsizdir....
İİK. 33/2.maddesinin ilk cümlesi uyarınca, "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir." Somut olayda, şikayetçi borçlu ...' na, örnek (10) ödeme emri 04.11.2006 tarihinde tebliğ edilmiş olup takibin kesinleştiği, şikayetçi borçlunun 11.12.2015 tarihli icra mahkemesine başvurusunun takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımına ilişkin olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece şikayetin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin takibin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı olarak değerlendirilip süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazının takibin kesinleşmesinden önceki dönem ve takibin kesinleşmesinden sonraki dönem olarak iki ayrı şekilde yapılabileceğini, takip ilamsız (örnek 7) icra takibi olduğundan bu konudaki zamanaşımı itirazının İİK'nun 62. maddesine göre icra dairesine yapılması gerektiğini, takibin kesinleşmesinden önceki dönem için zamanaşımı itirazının görev yönünden reddinin gerektiğini, takip tarihi itibariyle de takibin kesinleşmesinden sonraki 5 yıllık zamanaşımı süresinin de henüz dolmadığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; takipten önceki zamanaşımı itirazı yönünden talebin görev yerinden usulden reddine, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemdeki zamanaşımı itirazı yönünden sübut bulmayan davanın reddine dair karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında dört adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 20.09.2010 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir....