Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bono için öngörülen 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle İİK'nun 71/2 maddesi göndermesiyle uygulanması gereken İİK'nun 33/a-1 maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, bu nedenlerle istinaf dilekçelerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Borçlunun istinaf yolu başvurusu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin iptali istemine ilişkindir....
İİK'nun 71/2. maddesinde; borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, İİK'nun 33/a maddesi hükmünün kıyasen uygulanacağı, İİK'nun 33/a-1 maddesinde ise; zamanaşımı gerçekleşmişse icranın geri bırakılacağı hususu düzenlenmiştir. Takibe konu çekin keşide tarihi 15.11.2010 olup, keşide tarihine göre ibraz süresinin bitim tarihi itibariyle uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 133. maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 730/18. maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 662. maddesi zamanaşımının hangi sebeplerle kesileceğini sınırlı bir şekilde açıklamıştır. Bu sebeplerden biri de, dava açılmasıdır. Anılan maddede mücerret dava açılmasından söz edilmekte olup, bu davanın kimin tarafından açılacağı ve davanın türü hususunda bir açıklık bulunmamaktadır....
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Somut olayda; davacı yanın, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleştiğini iddia ettiği zamanaşımı itirazlarına yönelik incelemede; öncelikle takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazının herhangi bir süreye tabi olmadığı gözetilerek, bu kapsamda İİK 33. ve İİK 71. maddelerine göre yapılan incelemede; takip dosyasında yenilemeden önceki son işlem tarihinin 15.11.2012 tarihi bulunduğu, dosyanın 05.05.2014 tarihinde dosyanın harçsız yenilendiği, sonrasında dosyanın 23.02.2017 tarihinde bir kez daha harçsız yenilendiği, sonraki işlem tarihinin 24.02.2017 olduğu, sonrasında 30.05.2017 ve 06.06.2018 tarihli işlemlerin yapıldığı, kambiyo senetlerine ilişkin bono/senet bakımından o tarihte yürürlükte bulunan yasaya göre 3 yıllık zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Zamanaşımı şikayetinin...
Belirtilen durum karşısında, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde mirasın reddine ilişkin mahkeme kararını icra müdürlüğüne sunmak suretiyle kesinleşen takipteki hacizlerin kaldırılmasını isteyemeyeceği açıktır. Hal böyle olunca, mahkemece, istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Alacaklı adi belge altındaki imzayı inkar ederse icra hâkimi İİK’nın m. 68/5 hükmünü kıyasen uygulayamaz ve imzanın alacaklıya ait olup olmadığı hakkında bir inceleme yapamaz (veya bilirkişiye yaptıramaz); takibin iptalini reddetmekle yükümlüdür (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuk El Kitabı, Ankara 2013 s.340). İtfa nedeniyle İİK’nın 71/1 maddesi uyarınca icra takibinin iptal edilmesi için itfanın takibin kesinleşmesinden sonraki bir dönemde olması ve 71/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatı gereklidir. Somut olayda ödeme emri 07.05.2010 tarihinde borçlu ...’a, 11.07.2011 tarihinde ise borçlu ...’a tebliğ edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince; "İcra müdürlüğünce takip dosyası fiziken bulunamadığından uyap üzerinden gönderilen dosya örneği incelendiğinde; Alacaklı tarafından yapılan son takip işleminin 28/06/2012 tarihinde dosyanın yenilemesi işlemi olduğu, o tarihten sonra dosyada TTK.750.maddesinde sayılan zamanaşımını kesici bir işlemin dosyada yapılmadığı, icra müdürlüğünden gelen müzekkere cevabına göre de dosyada depo edilmiş bir satış avansının bulunmadığı anlaşıldığı, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zaman aşımına uğramış olduğunun tespiti ile İİK.71/2.maddesi yollamasıyla İİK.33/a maddesi gereği icranın geri bırakılmasına" dair karar verildiği görülmüştür....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin 15/04/2019 tarihinde tebliği üzerine borçlunun 14/07/2020 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, dilekçe ekinde sunduğu 12/05/2019 tarihli ibra belgesi ile borcu ödendiği ve alacaklı tarafından ibra edildiği ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile İİK.nun 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa itirazıdır. İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir....
Borçlunun başvurusu; takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığı iddiasına ilişkin olup, bu husus mahkemenin de kabulünde olduğu halde mahkemece, İİK'nun 71/2. maddesi göndermesiyle aynı kanunun 33/a-1. maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, takibin iptaline hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ......
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, İİK'nın 71/2 ve 33/a maddeleri gereğince takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımı nedeni ile icranın geri bırakılması istemi ile İİK' nın 106. ve 110. Maddeleri gereğince hacizlerin düştüğünden bahisle kaldırılması istemlerine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesinde istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı ancak, bölge adliye mahkemesinin kamu düzenine aykırılık bulunması halinde re'sen gözeteceği düzenlemesine yer verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; takibin kesinleşmesinden sonraki devrede takibe konu borcun itfa edilmesi sebebiyle takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, davanın reddine karar verildiği görülmektedir....