Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesi tarafından ''...takip dosyasının incelenmesinde; takip talebinde ve ödeme emrinde takip dayanağının 24.12.2012 tanzim, 16.05.2013 vade tarihli 48.000,00 TL miktarlı bono, olduğu bononun unsurlarının tam olduğu dolayısıyla kambiyo senedi vasfında olduğu, takip dosyasında, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, 27.02.2014– 26.10.2020 tarihleri arasında takip işleminin yapılmadığı, üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu görülmektedir. Bu nedenle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.'' şeklinde gerekçe ile ''ŞİKAYETİN KABULÜNE, Ankara 19.İcra Müdürlüğünün 2020/9942 sayılı dosyasında davacı aleyhine yürütülen takibin İCRASININ GERİ BIRAKILMASINA'' karar verilmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece Mahkemeye konu olan olayda müvekkil T3 Ankara 19....

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede zamanaşımı itirazının yenileme dilekçesinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde yapılması gerektiğini, davacının süresi içinde açıkça zamanaşımı itirazında bulunmadığını, dava dilekçesinde icra takibinin 3 yıl takipsiz bırakıldığından bahsedilmesinin zamanaşımı itirazı olarak kabulünün mümkün olmadığını beyanla, istinaf başvurusunun kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 71/son maddesi göndermesiyle uygulanması gereken İİK'nun 33/a maddesi uyarınca açılmış takibin kesinleşmesinden sonraki evrede zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması ve takibin dayanağı senedin teminat amaçlı imzalatıldığına ilişkindir....

Dolayısıyla ilk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebi olarak nitelendirilmek suretiyle, davanın kabulüne ve icranın zaman aşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, hatalı ve oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ile yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırı olduğundan, HMK'nun 355 ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden, davanın kabulü ile, icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına, davalı alacaklı tarafın yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun reddine, oy birliği ile karar verilmiştir....

Belirtilen durum karşısında, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde mirasın reddine ilişkin mahkeme kararını icra müdürlüğüne sunmak suretiyle kesinleşen takipte, takibin durdurulması ile hacizlerin kaldırılmasını isteyemeyeceği açıktır.Hal böyle olunca, mahkemece, istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, talep süresiz şikayet kabul edilerek hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. GB...

    Davacı hakkında verilmiş takibin durdurulmasına dair herhangi bir tedbir kararı bulunmadığı, 07/01/2016- 19/02/2020 tarihleri arasında zaman aşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığı, takibin kesinleşmesinden önceki dönemde bono için geçerli olan 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu görülmüştür. Açıklanan nedenlerle, takibin kesinleşmesinden önceki dönemde zaman aşımı süresi gerçekleştiğinden İİK'nın 169. maddesi kapsamında takibin durdurulmasına karar verilmesine dair mahkeme kararı usul ve yasaya uygun görüldüğünden, davalının istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin takip alacaklısı Form Endüstri Şirketinde takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde ortaya çıkan karşı alacağı mevcut olduğunu, bu alacağın takip borcu ile takas ve mahsubu yapılarak dosya borcunun kısmen iptali gerektiğini, mahkemece her ne kadar takas istenilen karşı alacak hakkında sunulan belgenin İİK. 33 veya İİK. 71'e uygun kesinleşen bir takip veya imzası ikrar edilen bir borç olmadığı gerekçesi ile takas istemini reddetmiş ise de, takas borçlusunun borcu ve hukuki ilişkiyi kabul ettiğini, yerel mahkemece takas dayanağı belgenin İİK. 68/1 maddesinde yazılı olan belgelerden olup olmadığı hususunda araştırma yapılması ve müvekkilinin delilleri toplanmak suretiyle yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda takas mahsup miktarının belirlenerek uygun bir karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....

    a 05.04.2012 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen borçlu yönünden takibin kesinleşmesinden itibaren 30.01.2013 tarihine kadar zamanaşımını kesen ya da durduran icra takip işlemi yapılmadığı anlaşılmakla sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 170/b maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 71/2. maddesine göre; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, aynı yasanın 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır." Aynı yasanın 33-a/1. maddesi hükmüne göre de; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir."...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, "Dosya içeriğine göre; takibe konu alacağın takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımı uğradığı iddiasıyla icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isteminden doğan şikâyette ; İstanbul 3....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinin (kesinleşmeden sonraki) zaman aşımı nedeniyle geri bırakılması istemine ilişkindir. İİK'nun 71/2. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 33/a-l. maddesi gereğince, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun zamanaşımına uğradığının belirlenmesi halinde icranın geri bırakılmasına karar verilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.1998 tarih ve 1998/12- 753 E. 1998/797 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı süreye bağlı değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tâbidir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ve alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde ; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2-Borçlunun temyiz itirazlarına gelince; Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonra takibe konu dört adet çek ile bononun zamanaşımına uğradığını ileri sürerek icranın geri bırakılmasını talep etmiş, mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde 22.10.2007 tarihinde alacağın temliki işlemi yapıldığı, 10.3.2010 tarihinde ise takibin yenilendiği, bu tarihler arasında altı...

        UYAP Entegrasyonu