WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda borçluların talebi, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiasıdır. Takibe dayanak belge, kambiyo senedi niteliğini haiz çektir. Keşide tarihi 31.01.2010 olup, ibraz süresi 03.02.2012 tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tabi olduğu anlaşılmaktadır. Dosyada 29.09.2014 – 27.04.2015 tarihleri arasında zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığına göre mahkemece; anılan yasa hükmü uyarınca zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle borçlular hakkında icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    un icra mahkemesine başvurarak, İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, talep borca itiraz olarak nitelendirilip dosyanın işlemden kaldırıldığı, daha sonra yasal sürede yenilenmemiş olması nedeniyle de 6100 sayılı HMK'nın 150/5. maddesi gereğince, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, HMK anlamında dava niteliği taşımaz. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2191 KARAR NO : 2022/2909 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/07/2022 NUMARASI : 2022/129 ESAS, 2022/525 KARAR DAVA KONUSU : TAKİBİN KESİNLEŞMESİNDEN SONRAKİ DÖNEMDE ZAMANAŞIMI İTİRAZI KARAR : İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/129 Esas, 2022/525 Karar sayılı dosyasında verilen şikayetin reddi kararına karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 15....

      Takip dosyasının incelenmesinde; takip talebinde ve ödeme emrinde takip dayanağının 01/06/2008 tanzim, 15/09/2008 vade tarihli 10.000 TL. miktarlı bono, olduğu bononun unsurlarının tam olduğu dolayısıyla kambiyo senedi vasfında olduğu, takip dosyasında, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, 31.05.2011 – 13.10.2015 tarihleri arasında takip işleminin yapılmadığı, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu görülmektedir. O halde; takibe konu kambiyo senedi vasfını taşıyan bono ile ilgili olarak üç yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek istemin kabulü ile İİK.'nun 71. ve 33-a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsizdir....

        İİK. 33/2.maddesinin ilk cümlesi uyarınca, "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir." Somut olayda, şikayetçi borçlu ...' na, örnek (10) ödeme emri 04.11.2006 tarihinde tebliğ edilmiş olup takibin kesinleştiği, şikayetçi borçlunun 11.12.2015 tarihli icra mahkemesine başvurusunun takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımına ilişkin olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece şikayetin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin takibin kesinleşmesinden önceki zamanaşımı olarak değerlendirilip süreden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazının takibin kesinleşmesinden önceki dönem ve takibin kesinleşmesinden sonraki dönem olarak iki ayrı şekilde yapılabileceğini, takip ilamsız (örnek 7) icra takibi olduğundan bu konudaki zamanaşımı itirazının İİK'nun 62. maddesine göre icra dairesine yapılması gerektiğini, takibin kesinleşmesinden önceki dönem için zamanaşımı itirazının görev yönünden reddinin gerektiğini, takip tarihi itibariyle de takibin kesinleşmesinden sonraki 5 yıllık zamanaşımı süresinin de henüz dolmadığını belirtip, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; takipten önceki zamanaşımı itirazı yönünden talebin görev yerinden usulden reddine, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemdeki zamanaşımı itirazı yönünden sübut bulmayan davanın reddine dair karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında dört adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde; örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 20.09.2010 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, bonoların takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin geri bırakılmasını istediği, mahkemece, son işlem ile icranın geri bırakılmasının istendiği tarih arasında zamanaşımı süresi geçmediğinden istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır....

              nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. TTK'nun 690. maddesinin göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 662. maddesinde zamanaşımını kesen sebepler “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. TTK'nun 663/2. maddesine göre ise, zamanaşımının kesilmesi ile kesildiği tarihten itibaren yeni bir süre işlemeye başlar. Somut olayda, takibin borçlu .... hakkında başlatıldığı, borçlunun açtığı imzaya itiraz davasında takibin durdurulmasına yönelik tedbir kararı verildiğine ilişkin bir bilgi bulunmadığı ve takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun 12.9.2013 tarihinde ölümü üzerine, mirasçısı ...'...

                Somut olayda, lehtar-ciranta konumunda olan ... ve ciranta konumunda olan ... ve ... hakkında 26.05.2008 tarihinde takibe başlandığı, takibin kesinleştiği, 18.07.2008 tarihinde taşınmaz haczinin yapıldığı, 16.07.2010 tarihinde satış avansının yatırıldığı, 24.06.2014 tarihinde yeniden taşınmaz haczinin talep edildiği, yine 13.08.2015 tarihinde takibin yenilenerek borçluların hak ve alacakları üzerine haciz konulmasının talep edildiği görülmüştür. Bu durumda, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borçlular hakkında bir yıllık zamanaşımı süresi içinde herhangi bir takip işlemi uygulanmadığından İİK'nun 71. maddesi yollamasıyla aynı yasanın 33/a maddesine göre istemin kabulü gerekirken yazılı gerekçeyle zamanaşımının üç yıl olduğundan bahisle reddi isabetsizdir....

                  UYAP Entegrasyonu