Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairemizce yapılan değerlendirmede; İncelenen icra dosyasına göre, 05/09/2017 tarihli bir adet elektrik tüketim bedeline dayalı olarak alacaklı davalı tarafından borçlu Kenan Derviş Şimşek aleyhine 29/09/2017 tarihinde ilamsız takibe başlandığı, 03/12/2020 tarihinde ise borçlunun vefat ettiğinin anlaşılması üzerine davacı mirasçıların takibe dahil edilerek, davacı borçlu mirasçılara 30/03/2021 tarihinde borç muhtırasının tebliğ edildiği, davacı mirasçıların 22/12/2020 tarihinde 3 aylık süre içerisinde Nevşehir Sulh Hukuk Mahkemesi'ne mirasın reddi davası açtıkları, mahkemenin 11/01/2021 tarih 2020/1775 Esas 2021/53 Karar sayılı ilamı ile mirasın gerçek reddine ilişkin karar verildiği, bu ilamın 12/01/2021 tarihinde kesinleştiği, Nevşehir İcra Müdürlüğü'nün 2019/16916 Esas sayılı dosyasındaki takibin ise, yukarıda belirtildiği gibi davacı mirasçılar hakkında mirasın reddi kararının kesinleşmesinden sonra davalı alacaklı tarafından takip başlatıldığı görülmekle davalı alacaklının pasif...

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2020 NUMARASI : 2012/93 ESAS 2020/571 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Hatay 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 01/12/2020 tarih ve 2012/93 Esas 2020/571 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalılar vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalı borçlunun davacı kurumun 1340 nolu tarımsal sulama abonesi olduğu, aboneliğe ilişkin olarak ödenmeyen toplam 1.034.698,04 TL elektrik borcu için hakkında Hatay 3. İcra Müdürlüğü'nün 2011/6513 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının haksız ve yersiz itirazı üzerine takibin durdurulduğunu beyan ederek, davalı-borçlunun haksız ve yersiz olan borca yönelik itirazlarının iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

Davacılar tarafından açılan davada murisin vefat ettiği, mirasının red edildiği, icra müdürlüğüne itirazın süre yönünden reddedildiği bildirilerek takiplerin iptali istenilmiştir. Yargıtay'ın yerleşik içtihatları ile mirasın reddi nedeniyle borçtan sorumlu olunmadığına ilişkin iddianın, borca itiraz olduğu ve ödeme emrinin tebliği üzerine takibin şekline göre yasal süre içinde ilgili merciye yapılması gerektiği kabul edilmiş, bu ilkenin mirasın reddine ilişkin mahkeme kararının, icra takibinin kesinleşmesinden önceki bir tarihte alındığı hallerde uygulandığı kabul edilmiştir. Somut durumda Nazilli 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 22/03/2022 Tarih, 2021/1434 Esas, 2022/500 Karar sayılı ilamı ile davacılar tarafından Osman Bozkurt'un 20/12/2020 tarihinde vefatı üzerine mirasının gerçek reddi talebi ile açılan davada davanın kabulü ile MK 609/2....

-TL alacak yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 80 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde mirasın reddedildiğini bildirerek mirasın reddine ilişkin ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/104-163 E.K sayılı kararını ibraz etmiş, anılan karara ilişkin dosyanın da dava dosyası içinde bulunduğu görülmüştür. Davalı temyiz aşamasında dava konusu borçtan sorumluluğu ortadan kaldırır bir belge vermişse bu belge üzerinde gerekli inceleme yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece, mirasın reddine ilişkin dosyanın incelenerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar tesisi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı ... yararına BOZULMASINA, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/4 esas sayılı dosyası kapsamında mirasın hükmen reddi davası açıldığını, icra takibine ilişkin olarak Hendek İcra Hukuk Mahkemesine süresi içerisinde yapmış oldukları icra takibine itiraz (borca itiraz) nedeniyle takibin kesinleşmediğini, yapılan itirazda, müvekkilin borçlu olup olmadığının tespiti bakımından mirasın hükmen reddi davasının bekletici mesele yapılmasının talep edildiğini, ancak mahkeme tarafından icra hukuk mahkemelerinin dar yetkili mahkemeler olduğu, mirasın hükmen reddi davasının bekletici mesele yapılamayacağı, mirasın hükmen reddi davasına bakan mahkeme tarafından tedbir kararı verilebileceği gerekçe gösterilerek şikayetin reddine karar verildiğini, taraflarınca Hendek İcra Hukuk Mahkemesine yapılan başvurunun şikayet olmadığını, icra takibine itiraz (borca itiraz) niteliğinde olduğunu, müvekkilin, kendisine hiçbir aktif mal varlığı değeri bırakmayan murisinin terekesinin borca batık olduğunu, iş bu davaya konu icra takibi neticesinde...

    Mahkemece muris Ramazan Yılmaz'ın 13/04/2006 ölüm tarihinde yapılan araştırmalarda pasifin aktifinden fazla olması nedeniyle dava kabul edilerek mirasın hükmen reddine dair verilen kararın toplanan delillere göre mirasın hükmen reddi şartları oluşmakla isabetli olduğu, ancak; 1- Dava açıldığı sırada ergin olmayan mirasçı Muhammet Yılmaz adına da velisi olan T3 tarafından dava açılmış olup her ne kadar menfaat çatışması nedeniyle küçüğe kayyım tayini gerekir ise de yargılama sırasında Muhammet Yılmaz'ın ergin olduğu ve 06.04.2021 tarihli oturuma katılarak ve müteaddit kereler mazeret dilekçeleri vererek davaya devam etme iradesini ortaya koyduğu nazara alınarak karar başlığında adına yer verilerek onun hakkında da hüküm oluşturulmamış olması yasaya aykırıdır. 2- En yakın mirasçıların tümü tarafından mirasın reddi halinde mirasın reddine dair karar kesinleştiğinde TMK 612. maddesi gereğince mirasın Sulh Hukuk Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilmesine dair hüküm kurulması gerekmekle...

    Davacılar vekili 09/04/2020 tarihli dilekçesi ile, muris T14 mirasının müvekkilleri tarafından kayıtsız şartsız reddedildiğini, bütün mirasçıların muvafakati ile reddi miras beyanından dönülmesinin mümkün olduğunu, müvekkillerinin reddi mirastan dönmek istekilerini, bütün mirasçıların mirasın reddinden dönme yönündeki iradeleri dikkate alınarak, reddi miras kararının iptaline ve sicilden silinmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu 22/09/2020 tarih ve 2012/181- 778 sayılı ek karar ile, dosyanın kapatılmış olması nedeniyle reddi miras kararının iptali yönünde karar verilmesinin mümkün olmadığı, bu aşamada reddi miras kararının iptali yalnızca Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacak mirasın reddinin iptali davası ile mümkün olduğu gerekçesiyle "Talebin REDDİNE" karar verilmiştir....

    Mirasın reddi, reddeden mirasçı yönünden yasal bir haktır. Ancak herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz (Medeni Kanun md. 2). Borçlu ..., babası ...’in ölümü ile kendisine intikal edecek taşınmazdaki miras payının intikalini önlemek için mirası reddetmiştir. Mirasın reddi şeklinde gerçekleşen tasarruf tarihinden itibaren 5 yıl içinde dava açılmıştır....

      İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; icra takibinin borçlusu Fuat Engin'in 10/03/2017 tarihinde vefat ettiğini, murisin ölümünden sonra takibin müvekkilleri üzerinden devam ettiğini, müvekkillerinden T1 hakkında maaş haczi tatbik edildiğini, müvekkilinin maaşından kesilen toplam 23.829,09.TL'in dosyada hala mevcut olduğunu, mirasçı müvekkilleri tarafından mirasın hükmen reddi davası açıldığını, İstanbul 21....

      Dava, İİK'nun 67/1. maddesine dayalı itirazın iptali davası olup, davanın temelini oluşturan ilamsız icra takibinde alacaklı ... tarafından borçlu ........'den alacak talebinde bulunulmuş, adı geçen borçluya çıkarılan ödeme emrinin tebliğine rağmen 7 gün içinde itiraz edilmediğinden takip kesinleşmiştir. İtirazın iptali davasının koşullarından biri borçlunun, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde borca itiraz ederek takibin durmasını sağlamasıdır. Takip kesinleştikten sonra itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Somut olayda takibin kesinleşmesinden sonra takip borçlusunun ölmüş olması kesinleşen takibin mirasçılarına bildirilerek miras red edilmedikçe mirasçılar aleyhine yürütülmesi sonucunu doğurur. Süresinde itiraz edilmediğinden kesinleşmiş bir takipte sonradan borçlunun ölmesi halinde mirasçılarına yeniden ödeme emri çıkarılmasının hukuki dayanağı bulunmamaktadır....

        UYAP Entegrasyonu