WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, alacaklı tarafından başlatılan ilamsız takipte borçlu tarafından, ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine icra mahkemesine yapılan başvuruda, icra dairesinin yetkisine ve borca itirazları ileri sürülmüştür. Borçlunun icra mahkemesinde ileri sürdüğü hususlar, İİK'nun 62. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup takibin şekline göre ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinde bildirilmelidir. O halde, takibin şekline göre borçlunun icra dairesi yerine mahkemeye başvurusu sonuç doğurmayacağından, mahkemece istemin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İlk derece mahkemesi tarafından; ödeme emrinin davacı (borçlu) tarafa 17/12/2020 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine takibin kesinleştiği 25/01/2021 tarihinde işbu davanın açıldığı ancak bilindiği üzere ilamsız takiplerde borca yönelik itirazların ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde icra dairesine yapılması gerektiği, davacı (borçlu) tarafça yasal süre içerisinde ödeme emrine itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiği kesinleşen takipte hacizlerin kaldırılmasına da karar verilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

    ettiklerini, faize faiz işletilemeyeceğini, işlemiş ve işleyecek akdi ve temerrüt faiz ve oranlarına itiraz ettiklerini, alacaklının takibe koyduğu alacağa uygulanan işlemiş ve işleyecek faiz ve oranlarına itiraz etmelerinden dolayı yasal mevzuata uygun şekilde ödeme emri düzenlenmediğini bu nedenle ödeme emrinin, takibin iptal edilmesi gerektiğini, bu sebeplerle teminatsız olarak veya mahkemece öngörülecek teminat mukabilinde takibin dava sonuna kadar durdurulmasına, işlemiş faize, faiz oranlarına, fer’ilerine, masraflara ve asıl borcun miktarına itirazların kabulüne, ödeme emrinin ve takibin iptali ile yargılama masrafları ve ücret-i vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....

    ŞİKAYET Şikayetçi alacaklı şikayet dilekçesinde; alacaklı borçlu hakkında başlatılan icra takibinde borçluya ödeme emrinin 08.04.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, itiraz süresi dolduktan sonra icra müdürlüğünce UYAP’a süresinden sonra sunulan itiraz dilekçesinin yüklendiğini itiraz süresi geçmiş evraka ilişkin işlem yapılarak takibin durdurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle davanın kabulü ile icra müdürlük kararının kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen borçlu cevap dilekçesi sunmamıştır. III....

      İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : İlk derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde,Davacının takibin ve ödeme emrinin iptaline ilişkin taleplerinin ayrı ayrı reddine, karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı borçlu vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf talebinde bulunulmuş, gerekli istinaf harçları yatırılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davanın açılış tarihinin, davalının müvekkiline karşı ilamlı takip başlatmasından önce olduğunu, dolayısıyla İİK. 'nun 150. Maddesinin uygulanmasının gerektiğini, menfi tespit davalarına konu ilamın kesinleşmeden icra takibine konulamayacağını, öte yandan gerekçeli kararda, dava dilekçelerinin 2. Talebi olan ödeme emrinin iptalinin değerlendirmeye tabi tutulmadığını, ödeme emrinin İİK. 'nun 60. Maddesine uygun olmadığını, takibin hukuka aykırı olarak başlatıldığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtilmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından , alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, takip borçlusu tarafından ödeme emrinin tebliğinden önce takibe itiraz edildiği, takibin durdurulduğu, ödeme emrinin itiraz dilekçesinin kabulünden sonra tebliğ edildiğinin anlaşıldığı , İİK'nun 62/1. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur..." hükmüne yer verilmiş ise de içtihatlarda kabul gördüğü üzere takip talebinden sonra takibe geçildiğini öğrenen borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliği şartı ile borca itirazı geçerli olacağından, takip dosyasından kendisine ödeme emri sonradan tebliğ edilen takip borçlusunun borca itirazının geçerli olduğu ve memur işleminin yerinde olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir....

      Anılan bu düzenlemeler gereğince tebligatın vekile yapılması ile yasal süreler işlemeye başlar, yine bu tarihe göre takip kesinleştirilerek takibin devamına ilişkin işlemler yapılır. Bu durumda, ödeme emrinin vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işleminin eksikliği sözkonusudur. Takibin kesinleştirilmesi için takip talebine uygun ödeme emrinin borçlunun vekiline tebliği gereklidir. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; HMK.'...

      İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/05/2021 tarihinde UYAP üzerinden açılan icra dosyası ile takip başlattıklarını ödeme emrinin henüz PTT'ye dahi verilmeden dosya borçlusu Salim Yüce'nin icra dosyasına borca itiraz dilekçesi sunduğunu, ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazın sonuç doğurmayacağını, yok hükmünde olduğunu, icra müdürlüğünün durdurma kararı verdiğini, ödeme emrinin 08/06/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiğini, herhangi bir itiraz dilekçesi sunmadığını, takibin devamına karar verilmesi taleplerinin icra müdürlüğünce reddedildiğini söyleyerek red kararının kaldırılmasını istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Takip dosyası içeriğinden davacı/alacaklının İstanbul Anadolu 14....

      İcra Müdürlüğü'nün 2014/13697 esas sayılı dosyasında borçlu sıfatı ile kendileri haklarında genel haciz yolu ile takip yapıldığını, takipten önceki temlik nedeniyle borçlu sıfatları bulunmadıklarını ileri sürerek ödeme emrinin iptali ve ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayetinde bulunduğu, mahkemece usulsüz tebliğ işlemi şikayeti hakkında değerlendirme yapılmadığı, takip tarihi itibariyle alacağın temlik edilmiş olması nedeniyle Türk Ekonomi Bankası AŞ.'nin borçlu sıfatı bulunmadığı kabul edilerek takibin iptaline karar verilmiştir.Borçlunun yukarıda detaylı olarak açıklanan bu itirazı, borca itiraz niteliğinde olup, takip prosedürü itibariyle genel haciz yolu ile takipte İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yasal yedi günlük itiraz süresi içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir....

        Somut olayda, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçluya örnek 7 numaralı ödeme emrinin 04.06.2014 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin 12.06.2014 tarihli talebi üzerine icra müdürlüğünce borçlu şirket hakkındaki takibin kesinleştiğinden bahisle aynı tarihte haciz işlemlerinin uygulandığı, bilahare, borçlu vekilinin bila tarihli dilekçesi ile icra müdürlüğüne başvurarak takibe yasal süresi içinde itirazda bulunulduğunu bildirip, 05.06.2014 tarihini taşıyan ve icra müdür yardımcısı tarafından 05.06.2014 tarihinde havale edilip imzalanan itiraz dilekçesinin ibraz edildiği ve bunun üzerine icra müdürlüğünün 18.06.2014 tarihli kararıyla borçlu yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Ne var ki borçlunun itiraz dilekçesinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre geçirildikten sonra 18.06.2014 tarihinde icra tutanağına kaydedildiği ve yine 18.06.2014 tarihinde UYAP sistemine kaydının yapıldığı dosya kapsamıyla sabittir....

          UYAP Entegrasyonu