WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2009/12127 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattıklarını davalı borçlunun haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın kaldırılmasını istemiştir. Davalı yasal süresi içerisinde yaptığı itirazında, kira parasının 585,00 TL olduğunu, bu miktarı da ödediğini, başkaca borcu olmadığını belirterek, asıl alacağa ve fer'ilerine itiraz etmiştir. Mahkemece, davalı borçlunun 21.07.2003 tarihli sözleşmeye ve takip dayanağı kira parasının 2200 TL olarak ödenmesine ilişkin ... 16. Noterliğinin 07.11.2008 tarihli ve 1544 Y.N.'lu ihtarnameye itiraz etmemesi sebebiyle alacağın kesinleştiği kabul edilerek, itirazın kaldırılmasına ve inkar tazminatına karar verilmiştir. Taraflar arasındaki 21.07.2003 tarihli kira sözleşmesi 1 yıl süreli olup kira parası aylık 400,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Kira sözleşmesinde, kira sözleşmesinin yenilenmesi halinde uygulanacak olan artış hükmü öngörülmemiştir....

    -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili bankanın Maslak şubesi ile davalı ...Ş. arasındaki genel kredi sözleşmesine istinaden kredi açılarak firmaya kredi kullandırıldığını, diğer davalıların bu sözleşmede müşterek ve müteselsil kefaletleri nedeniyle borcun ödenmesinden sorumlu bulunduklarını, davalının kullanmış olduğu kredi borçlarının geri ödenmemesi üzerine ilamsız takibe geçtiklerini, icra takibine davalı vekilleri tarafından itiraz edildiğini, ,İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/145 E sayılı dosyası ile davalıların itirazının iptaline karar verildiği ancak kararın henüz kesinleşmediğini, icra takibine rağmen borcun ödenmemesi üzerine takibin İİK m. 43 gereği iflas yolu ile takibe çevrildiğini, davalıların takibe itiraz ettiklerini ileri sürerek davalıların itirazların kaldırılması ile borçluların iflasına, %40'dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davacı tarafından aynı alacak için İstanbul 13....

      - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca müvekkili banka tarafından davalıya kredi verildiğini ve bu kredinin teminatı olarak ta toplam tutarı 55.000 YTL olan iki adet ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin kredi alacağının ödenmemesi üzerine davalı aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ve ayrıca sözleşmenin kefili olan dava dışı kişiler aleyhine de tahsilde tekerrür olmamak üzere ilamsız takibe geçildiğini, ancak davalının ipotekli takibe haksız olarak itiraz ettiğini müvekkilinin giriştiği takiplerin Kanun ve usule uygun olduğunu öne sürerek davalının itirazının iptali ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2009/2314 E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, ancak davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile inkâr tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, davacı ile aralarında herhangi bir akdi ilişki bulunmadığı gibi, senet altındaki imzanın da kendisine ait olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davalının icra takibine itiraz dilekçesinde senet altındaki imzayı açıkça ve ayrıca reddetmediği için senetteki imzayı kabul etmiş sayılacağı, geçerli bir ödeme belgesi de sunulmadığından takibe haksız olarak itiraz edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. İ.İ.K.’nun 67/1 maddesi gereğince, takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir....

          Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, muterizin ihtiyati haciz dayanağı senedin keşidecisi olduğu, söz konusu bononun ihtiyati haciz talep tarihi itibari ile vadesinin dolmuş olduğu, vadesi dolmuş senet için ihtiyati haciz kararı yönünden borçlunun kaçma, mal kaçırması ve sair hususların aranmadığı, teminata karşı herhangi bir itirazının bulunmadığı, teminat senedi olarak verildiği iddia edilen bononun ihtiyati haciz tesisine engel teşkil etmediği, öte yandan, muteriz vekili tarafından takibe konu edilen bono üzerinde ... mahkemelerinin yetkili kılındığı iddia edilmiş ise de, bononun düzenleme yerinin ... olarak yazıldığı ve yetki şartının bulunmadığı, bu durum karşısında, ihtiyati hacze itiraz koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati hacze itiraz talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı ihtiyati hacze itiraz eden vekili temyiz etmiştir....

            Borçlunun icra müdürlüğüne vermiş olduğu dilekçe içeriğinde 'itiraz' kelimesinin geçmediği, sadece takibe konu kira borcunun eşi ...' dan tahsil edilmesi gerektiği, bu zamana kadar ödenen kiraların da eşi tarafından ödendiği ve bundan sonrakilerin de bu şekilde eşi tarafından ödeneceğini, bu sebeple ödeme emrinin eşine tebliğine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, dilekçenin içeriğinden itiraz olduğunun anlaşıldığı yönünde hüküm kurulmuş ise de; dilekçede itiraz kelimesinin bulunmadığı ve içeriğinde de herhangi bir itiraz olabilecek açıklıkta beyanın yer almadığı göz önüne alınarak takibin devamı şeklindeki icra memurluğu kararı yerinde olup, şikayetin reddi kararı verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle şikayetin kabulü kararı isabetsizdir....

              Davalı borçlu itiraz dilekçesinde borç ilişkisini kabul ederek, ödeme nedeniyle borcunun olmadığını bildirmiş ve 12.500,00 TL'lik ödeme dekontu sunmuştur. Bu ödemenin davacı alacaklı tarafça takibe konulmayıp fatura bedelinden düşüldükten sonra 17.000,00 TL üzerinden takibe konulduğu görüldüğünden, takibe konu miktarın ödendiği davalı tarafından ispatlanamadığından, itirazın yerinde olmadığı sonucuna varılmakla davanın kabulüne, itirazın kaldırılmasına, takibin devamına ve inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmekte olup mahkemece de bu şekilde karar verildiğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dosya kapsamına, toplanan delillere, Konya 1....

              İİK.nun 170/4 maddesinde itirazın kabulüne karar verilmesi halinde senedi takibe koymada kötüniyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminatla, alacağın %10'u oranında para cezası ile sorumlu tutulabileceği yasa hükmü gereğidir. Somut olayda alacaklının, takip dayanağı çekte, lehtardan sonraki ciranta olarak yetkili hamil sıfatını kazandığı görülmektedir. Bu durumda, alacaklı hamil, imzaya itiraz eden borçlu-keşidecinin imzasının sıhhatini bilemeyeceğinden senedi takibe koymada kötü niyetli veya ağır kusurlu kabul edilemez. Çeki takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu ispatlanamadığına göre, Mahkemece, alacaklının tazminattan sorumlu tutulmaması ve aleyhine para cezasına hükmedilmemesi doğrudur....

              Açılan dava tarihi itibarı ile borçlu tarafından takibe itiraz edildiğinden artık davacının itirazın kaldırılması istemi yönünden temerrüt süresinin dolmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmesi isabetli değildir. Bu durum karşısında davalı tarafından takibe aylık kira miktarı yönünden de itiraz edildiği hususu dikkate alınarak aylık kira miktarının imzasına itiraz edilmeyen sözleşme hükümleri ve davacı yanın delilleri ile birlikte belirlenmesi ve belirlenen aylık kira miktarına göre de davalının ödeme iddiasının Uşak 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/683 Esas sayılı dosyasına sunulduğu bildirilen ödeme belgeleri, davalı tarafından dayanılan deliller ve varsa banka ödeme kayıtları getirtilerek değerlendirilmesi gerekirken mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi isabetli olmayıp davacı vekili bu yönden istinaf talebinde haklıdır....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/294 Esas KARAR NO : 2022/395 DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 31/05/2021 KARAR TARİHİ : 25/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında satım ilişkisi olduğunu davalının takibe konu faturaları ödemediğini takibe de haksız şekilde itiraz ettiğini öne sürmüş itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Ara buluculuk dava şartını yerine getirildiği görülmüştür. Davaya konu takip dosyasının incelenmesinde takibe itirazın 1 haftalık süresi içinde yapıldığı itirazın iptali davasının 1 yıllık süresi içinde açıldığı görülmüştür....

                UYAP Entegrasyonu