İTİRAZİtiraz eden borçlular vekili itiraz dilekçesinde, takibe dayanak senet bedelinin 40.000,00 TL iken tahrifat ile 40.000.000,00 TL yapıldığını ve senedin 300.000,00 TL bedel üzerinden takibe konulduğunu, yapılan tahrifat nedeni ile muayyen bir bedel içermeyen senedin bono vasfında olmadığını, senette yer alan imzaların davacılara ait olmadığını belirterek takibin iptaline, ana alacağın %20'si oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde, takibe konu senetteki imzaların borçlulara ait olduğunu, senette tahrifat olmadığını, senedin bedel kısmının davacıların eli ürünü olduğunu, senette rakam ile bedel arasında fark olması halinde yazı ile yazılmış olan bedele itibar edilmesi gerektiğini, senette yazı ile yazılan bedelin 4.000.000,00 TL olduğunu, senedin muayyen bir meblağ içerdiğini, senet miktarının bir bölümünün takibe konulmasının mümkün olduğunu, davacı ...'...
Davalı borçlular itiraz dilekçesinde, takibe konu borcun kaynağını teşkil eden kira sözleşmesinde ne taraf ne de kefil olarak yer almadıklarını, yani alacaklı ile aralarında herhangi bir kira sözleşmesi tanzim edilmediğini, bundan dolayı herhangi bir borçlarının olmadığını, herhangi bir borçlarının olmamasından, alacağın zamanaşımına uğramış olmasından dolayı icra takibinin haksız ve kötüniyetli olduğunu bildirerek borca ve ferilerine itiraz etmişlerdir. Ödeme emrine davalı borçlu kefiller tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur....
Esas sayılı icra takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, anılan takipteki ödeme emrinin davalı borçluya tebliği üzerine davalı vekili marifeti ile 04/12/2019 günlü borca itiraz dilekçesiyle icra takibine itiraz ettiğini, anılan takibin bu itiraz üzerine 09/12/2019 tarihinde icra müdürlüğü kararı ile durduğunu, bu kararın davacı tarafa tebliğ edilmediğini, 10/01/2020 günü arabuluculuk süreci ile takibin durmasından haberdar olunduğunu, itiraza konu icra takibinde davalı borçludan ödenmeyen 81.500,00 TL asıl alacak, 12.104,42 TL işlemiş faiz olmak üzere takibe giren toplam miktar olarak 93.604,42 TL ve takip sonrası işlemiş faiz, icra ve vekalet ücreti, asıl alacağa bağlı diğer ferilerin talep edildiğini, borcun sebebi olarak 28/02/2019 vade tarihli asıl alacağın gösterildiğini, davalının icra takibine davacıya borcunun olmadığı iddiasıyla haksız yere itirazda bulunduğunu, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu bu nedenlerle itirazın iptali ile...
İcra Müdürlüğünün 2020/7769 Esas sayılı dosyasında yapılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçlunun, senedin zamanaşımına uğradığı itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, takibe konu alacağın on yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, borçlunun borca ve imzaya itiraz etmediğini, takibe konu belgenin İİK. 68/a maddesinde belirtilen belge niteliğinde olduğunu belirterek itirazın kaldırılması ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
Esas dosyası ile takibe geçildiğini, yapılan icra takibine itiraz nedeni ile davalıyla arabuluculuk yoluna gidildiğini, yapılan görüşmelerden olumlu bir neticeye varılmadığını ifade ederek, Sayın mahkemeden davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamını, haksız olarak borca itiraz eden borçlunun %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü. B.Uyuşmazlık, Deliller, Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe Dava, ... 26. İcra Dairesinin ... Esas sayılı dosyasında yürütülmekte olan takibe itiraz iptali ve icra inkar tazminat talepli davadır. Davanın itirazın iptali davası olması sebebi ile öncelikle itirazın yapıldığı icra dosyası mahkememiz dosyası arasına alınmış, yapılan incelemede ... 26....
Sayılı dosyası üzerinden takibe konulduğunu, davalıların takibe itirazda bulunduklarını, arabulucuya başvurulduğunu ancak anlaşmaya varılamadığını, haksız ve hukuka aykırı yetkiye ve borca itirazın iptali ile kötüniyetli itiraz nedeniyle alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. İzmir ...İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyası ile davacı ....Bankası Anonim Şirketi tarafından ......
Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemlerine ilişkindir. İİK 269/2 maddesinde, "ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini 62.madde hükümleri dâhilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak red etmez ise akdi kabul etmiş sayılır" hükmüne yer verilmiştir. Olayımızda; davalı borçlu şirket yetkilisinin 26.11.2015 tarihli itiraz dilekçesindeki, temsile yetkili olduğu dönem içinde şirketleri ile alacaklılar arasında kira sözleşmesi akdedilmediği, takibe konu 10.11.1993 tarihli kira sözleşmesinin şirketi temsile yetkili olduğu dönemde yapılmadığı, bu nedenle böyle bir sözleşmenin varlığını kabul etmedikleri şeklindeki itirazı kira ilişkisine ve dayanak kira sözleşmesindeki imzaya itiraz niteliğinde değildir....
Somut olayda; mahkemece araştırma yapılarak takibe itiraz tarihi olan 21.03.2014 tarihi itibariyle takip borçlusu ... Ltd. Şti. ile takibe itirazda bulunan.... Ltd. Şti.'nin aynı şirket olup olmadığı, aynı şirket olmaları halinde yasal temsilcilerinin tespiti istenmiş, ... Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 06.05.2016 tarihli cevabi yazısında,....Ltd. Şti.'nin sicil kayıtlarında bulunmadığı, .... Ltd. Şti.'nin ise itiraz tarihi itibariyle münferiden yetkili temsilcisinin ... olduğunun bildirildiği görülmüştür. O halde, takibe itiraz eden....'ın itiraz tarihi itibariyle borçlu şirket yetkilisi olmadığı dosya kapsamından anlaşılmakla yetkisiz kişinin itirazıyla takibin durdurulması isabetsiz olup, şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda Toprakbank A.Ş ile dava dışı borçlu şirket arasında imzalanan kredi sözleşmesinde davalının kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine girişilen takibe davalının itiraz ettiği, sözleşmedeki imzaya itiraz üzerine davalıya HUMK.nun 234 - 308. maddesi uyarınca ihtarlı davetiye çıkarılmasına rağmen, davalının duruşmalara katılmadığı, bu nedenle sözleşmedeki imzayı ikrar etmiş sayıldığı, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle alacaklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile davacı yararına %40 tazminata karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Mahkemece; davalılardan sadece ... ve ... tarafından takibe itiraz edilmiş olup, diğer davalıların itirazları bulunmadığından bu üç davalıya husumet yöneltilemeyeceği gözetilerek, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda takibe itiraz eden iki davalının itirazlarının haksız olduğu gerekçesiyle davalılardan ... . ve ...yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, diğer davalılar bakımından davanın kısmen kabulüyle toplam 93.737,45 TL'ye yönelik itirazların iptaline takibin devamına fazlaya dair istemin reddine, hükmolunan asıl alacak tutarı 85.529,30 TL'nin %20'si oranındaki 17.105 TL icra inkar tazminatının itiraz eden davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....