Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şikayet edene gönderilen icra emri kanuna ve özellikle ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK'nun 41, 16. maddeleri). İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesi de mümkün değildir (HGK 8.10.1997 tarih ve 1997/12- 517 E., 1997/776 K. sayılı kararı). Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21.6.2000 tarih, 2000/12- 1002 E)....

Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2020/764741 Esas sayılı takip dosyasında, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu belediye aleyhine Bünyan Asliye Hukuk (İş Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin 02/03/2016 tarih 2014/305 Esas 2016/69 Karar sayılı ilamı uyarınca, ilamlı icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu belediyenin dosya hesabından fazla ödeme yapılması nedeniyle alacak muhtırasının çıkartılmasının talep edildiği, icra müdürlüğünce 23/03/2022 tarihli İİK'nın 361 maddesi gereğince davacı alacaklıya alacak muhtırasının düzenlenerek gönderildiği, davalı alacaklı tarafından muhtıranın iptali ile bakiye alacak miktarının tespiti istemli işbu davayı açtığı anlaşılmıştır. Davacı alacaklının takibe dayanak yaptığı Bünyan Asliye Hukuk (İş Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesinin 02/03/2016 tarih 2014/305 Esas 2016/69 Karar sayılı ilamın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 22....

Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/126 E 2017/386 K sayılı ilamıyla bozulan karardaki hükmün yeniden kurulduğunu, kararın kesinleştiğini, kesin hükmün bağlayıcı olduğunu, itirazın iptali ilamıyla hüküm altına alınan alacakların aynı dosyadan infazının gerektiğini, bu nedenle borçluya icra emri ve bakiye borç muhtırası gönderildiğini, ihtiyati haciz kararı varken takibin durdurulmasının alacaklıyı mağdur edeceğini, teminat alınmadan verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle borçlunun kaçıramadığı tek taşınmazı üzerindeki haczin kaldırılması halinde geriye dönülmez mağduriyet oluşacağını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesi talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, takibin durdurulması kararından sonra icra takip işlemleri yapılamayacağından bahisle haczin ve bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmesi talebine ilişkindir. Mersin 4....

Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklılar tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, dayanak ilamın kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminata ilişkin olduğunu, kesinleşmeden takibe devam edilemeyeceğini ileri sürerek takibin durdurulmasını ve bakiye borç muhtırasının iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile takibin durdurulmasına ve bakiye borç muhtırasının iptaline karar verildiği, alacaklıların istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddedildiği görülmektedir. 19.06.2021 tarihli ve 31516 Sayılı Resmi...

    Asliye Hukuk Mahkemesi ise davanın icra takibine vaki itirazın iptali ile birlikte tahliye ve alacak istemine ilişkin olduğu, dava sırasındaki tahliye istemine yönelik feragatın görevli mahkemeyi değiştirmeyeceği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, dava icra takibine vaki itirazın iptali ile birlikte tahliye ve alacağının tahsiline ilişkindir. Her ne kadar dava sırasında tahliye isteminden vazgeçilmiş ise de, dava kira alacağı ile birlikte tahliye istemiyle açılmıştır. HMUK’nun değişik 8. maddesinin 2. fıkrasının 1 no’lu bendi gereğince kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veya tespit davaları ve bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı davaları değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde görülür.Bu durumda mahkemece,davacının dava açarken tahliye isteği de bulunduğundan davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali-Tahliye Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, tahliye taahhüdüne dayanılarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının 15.08.2013 başlangıç tarihli sözleşme ile kiracı olduğunu, davalı kiracının 05.02.2014 tanzim ve 25.02.2014 tahliye tarihli tahliye taahhüdü verdiğini, davalı hakkında tahliye taahhüdüne dayalı olarak başlatılan icra takibine davalı itirazının haksız olduğunu belirterek, itirazın iptali ile kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, miktar itibariyle istinaf edilemeyecek karara (4.185,00-TL. bakiye borç muhtırasının iptali talebine) ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır. Buna göre, Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nun 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352.maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 28/09/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, İcra Müdürlüğü tarafından gönderilen 150/b muhtırasının iptali şikayetinin yasal 7 günlük süre aşımından reddine ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmamaktadır. Buna göre, Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nun 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352.maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE), 18/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            İcra Müdürlüğünün 2018/6823 Esas sayılı dosyasıyla borçlu davacı aleyhine başlatılan icra takibinde 10.07.2020 tarihli bakiye borç muhtırasının iptali istemine ilişkindir. Takip dosyası incelendiğinde; 28.05.2018 tarihinde davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/56 Esas 2016/302 Karar 26/05/2016 karar tarihli ilamına dayanılarak icra takibi başlatıldığı, dayanak ilamın kamulaştırmasız el atma nedeni ile tazminata ilişkin olduğu ve takipten sonra 18.06.2018 kesinleştiği, icra müdürlüğünce 09/07/2020 tarihinde dosyanın kapak hesabı yapıldığı, kapak hesabı ile dosya borcunun 28.855,35 TL olduğu ve bu miktar üzerinden 10/07/2020 tarihli muhtıra hazırlandığı görülmüştür....

            Hukuk Dairesinin 2019/408 Esas- 2019/826 Karar sayılı dosya ile, kesinleşmiş mahkeme hükmünün infaz kısmının açıkça değiştirildiğini açıklanan nedenlerle öncelikle icranın durdurulması taleplerinin kamu kurumu olmaları nedeniyle teminatsız kabulüne, davanın reddi kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile ödeme muhtırasının iptaline, yargılama giderlerinin ve kanuni vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, T3 2017/488 Esas sayılı dosyasındaki 07.10.2021 tarihli karar tensip tutanağını şikayet ve karara göre tebliğ edilen ödeme muhtırasının iptali istemine ilişkindir. Somut olayda, Ayvalık 1....

            UYAP Entegrasyonu