Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesi 2017/8961 E. sayılı dosyasından olan alacağı karşılayacak miktarda -dava konusu tasarruftan sonra konulan haciz ve ipoteklerden önce gelmek üzere- HACİZ VE SATIŞINA, Taşınmaz hissesinin davalılar mülkiyetinde bulunmaması halinde, İİK md. 283/II gereğince; davanın tazminat talebi olarak değerlendirilerek tazminata mahkum edilmesine, taşınmaz hissesinin davalıların mülkiyetinde değil ise; davalıların mal kaçırma ihtimaline binaen davanın sonuçsuz - alacağın semeresiz bırakılmasını önlemek amacıyla, davalıların mal varlığı üzerine İzmir 9. İcra Dairesi 2017/8961 E. sayılı dosyasındaki alacağımıza yeter derecede ihtiyati haciz kararı verilmesini, Dava konusu taşınmaz hissesi davalıların uhdesinde ise, duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinde yapılacak nceleme ile İİK 281/2 maddesi uyarınca teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına, karar verilmesini istemiştir....

İİK'nun 94/1. maddesinde açıkça; "...Anonim şirketlerde paylar için pay senedi veya pay ilmuhaberi çıkarılmamışsa, borçlunun şirketteki payı icra dairesi tarafından şirkete tebliğ olunarak haczedilir..." hükmü yer almaktadır. Anonim şirkette, payın (hissenin) hisse senedine bağlanması zorunlu değildir. Eğer pay, hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmazsa, çıplak pay olarak kalır. Hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmamış (çıplak) pay da hisse senedi gibi her çeşit işlemin konusu yapılabilir, devredilebilir, rehnedilebilir, üzerinde intifa hakkı tanınabilir, haczedilebilir. Anonim şirketlerde, paylar için pay senedi veya pay ilmuhaberi çıkartılmamışsa, borçlunun şirketteki (çıplak) payı, icra dairesi tarafından şirkete tebliğ olunarak haczedilir (İİK. m. 94/1 C.3). Buna göre, çıplak pay hissesinin haczine karar veren icra müdürü, bu hacizle ilgili muhafaza tedbiri almak için mahalline (anonim şirket merkezine) gitmek zorunda değildir....

    Borçlu tarafından alacağın gerçek miktarını belirlemek için bütün unsurlar bilinmekte veya bilinebilecek durumdadır. İİK 67/2.madde hükmünün amacı, borçlu olduğu miktarı bilen veya bilebilecek durumda olan borçlunun icra takibine konu alacağın varlığına haksız olarak itiraz etmesini önlemektir. (Prof.Dr.B.Kuru İ.İ.Huk.2008.İst.sh.230-231). Somut olayda dava, BK. md. 355 vd. düzenlenen iş bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkindir. İşin yapıldığı çekişme konusu değildir. Ancak taraflar arasında iş bedelinin belirlenmesine ilişkin herhangi bir sözleşme yoktur. Bu durumda kural olarak iş bedelinin, BK. 366. md. göre yapıldığı tarih itibariyle mahalli rayice göre belirlenmesi gerekir. Bedel bilirkişi incelemesi sonucunda belirlenebileceğinden likit olarak kabul edilemez....

      Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi gereğince, istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda; Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, 05/04/2017 tarih 2016/533 Esas 2017/148 sayılı kararı ile davanın kabulü ile " Adana ili, Sarıçam ilçesi, Bayramhacılı mahallesinde tapuya kain 297 ada 11 parsel sayılı taşınmazda davalı T7 davalı T4 intikali sağlayan 03.12.2014 tarihli satış muvazaalı olduğundan TASARRUFUN İPTALİ ile, Davacı alacaklıya Adana 6....

      Somut olayda, çekişme konusu 356 parsel sayılı taşınmazda mirasbırakandan davalıya temliken geçen 7/112, 679 parsel sayılı taşınmazda da 7/28 pay yönünden davacıların miras payı oranında iptal-tescile karar verilmesi gerekirken infazda tereddüt yaratacak biçimde yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.Ne var ki, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 2. bendinin hükümden çıkarılarak yerine 2. bent olarak; “... İlçesi ... Köyü ... Mevkiinde bulunan 669 parsel sayılı taşınmazın, ... İlçesi ...Köyü ... Mevkiinde bulunan 356 parsel sayılı taşınmazda davalı adına kayıtlı 7/112 (mirasbırakandan davalıya temlik edilen) payın, ... İlçesi ... Köyü ... Mevkiinde bulunan 679 parsel sayılı taşınmazdaki 7/28 (mirasbırakandan davalıya temlik edilen) payın davacıların mirasbırakanı ...’nın ... 3....

        Davalılar diğer kayıt maliki Evrak Müdürü Selim’in mirasçıları olduğu iddiasında bulunmamış, bu hususa ilişkin olarak da dosyaya herhangi bir veraset ilamı ibraz edilmemiştir. Hal böyle olunca, davalılara, ...’ın payı yönünden taşınmazın intikali ve kayyımlık kararının kaldırılması için süre ve imkan tanınmadan, dosyaya ibraz edilen veraset ilamının Hazine hasım gösterilmeden alındığı ve aksi ispat edilebilen belgelerden olduğu, taşınmazın kayıt maliklerinden Evrak Müdürü Selim’in payı yönünden ise ibraz edilmiş bir veraset ilamı bulunmadığı hususları gözetilmeden ret kararı verilmesi doğru olmamıştır....

          E. sayılı dosyası getirtilmiş incelenmesinde; 22.08.2011 tarihinde 150.000-TL (senet bedeli) 739,73-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 150.739,73-TL'nın alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takibin tedbir kararı üzerine durduğu anlaşılmıştır. Adli Tıp Kurumu 4....

            dan kendilerine ırsen ve teselsülen intikali gereken tüm miras hisselerini devrettiği, ... kendi babasından önce vefat etmiş olsa bile davaya konu taşınmaz hisseleri ...'ın babasından kendisine intikali gereken miras payı olup, taşınmaz hisseleri ...'ın vefat ettiği ve kendileri onun yasal mirasçıları oldukları için kök muris...'den doğrudan davalılar adına intikal gördüğü, 2. Velayet hakkına sahip ebeveynler velayet hakkı kapsamında çocuk malları üzerinde hakimden izin almaksızın serbestçe tasarrufta bulunabildikleri gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

              olan taşınmazların tapularının iptali ile miras payı oranında adına tescilini talep etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Asıl davada davacı, mirasbırakan ... ’in 1465 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan 9 nolu bağımsız bölümü mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak davalıya devrettiğini ileri sürerek tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tescile karar verilmesini istemiş, birleştirilen davada davacı aynı nedenlerle dava konusu 9 nolu bağımsız bölüm yönünden miras payları oranında iptal ve tescile, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, temliğin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ...'nün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü....

                UYAP Entegrasyonu