WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilliyetliğin Korinması Tespiti S.. E.. ve müşterekleri ile H.. Ü.. ve müşterekleri aralarındaki zilyetliğin korunması tespiti davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen .. gün ve .. sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacılar vekili, dava dışı .. adına kayıtlı bulunan .. parselin vekil edenlerinin zilyetliğinde bulunduğunu, müvekkillerinden A.. E..'un hastalık nedeniyle yurt dışına gitmesini fırsat bilen davalılardan ..'in .. ecrimisil ödeyerek, 4070 sayılı Kanuna dayalı olarak davacıların zilyetliğinde bulunan taşınmazı belirlenen fiyat ve ihale ile satın aldığını, müvekkillerinin .. parselin davalı ..'...

    Hukuk Dairesi tarafından, yargılamanın devamı sırasında taşınmazın 6292 sayılı Kanun gereği satış işlemi nedeniyle davalı ... adına tapu kaydı oluşturulmuş olup bu aşamada davaya tapu iptal ve tescil davası olarak devam edilemez ise de davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tespiti yönünden hüküm kurulmasına engel yasal bir düzenleme mevcut olmadığı gibi davacının zilyetliğinin tespiti isteminde bulunmasında da sonradan ileri sürülebilecek hak talepleri açısından hukuki yararının mevcut olduğu o halde; Mahkemece davaya zilyetliğin tespiti davası olarak devam edilerek, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekçesi ile mahkeme kararı bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalılardan Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınmaz Zilyetliğinin Tespiti K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapu kaydının beyanlar hanesinde taşınmaz üzerindeki muhdesatın şerh verilmesi isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyedliğe dayanılmadığına göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        ile korunması ve Bakırköy Tapu Sicil Müdürlüğüne hapis hakkının kullanıldığının bildirilmesinin talep edildiğini, bu davalar seri şekilde görülmesi gereken davalardan olup, işin haklılık boyutuna girmeksizin fiili zilyet olan davacının zilyetliğinin korunması için gerekli tedbirlerin alınmasına karar vermesi gerekir iken sayın mahkemenin makul bir süre içinde karar vermemiş olmasının davacıyı mağdur etmiş olmasının yanı sıra davanın reddine karar vererek de hak ve adaletin sarsılmasına da yol açtığını, mahkemenin uzun bir süre davalıların davacıya karşı açtıkları borçlu olmadıklarının tespiti talepli olarak açılan Bakırköy 7....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki zilyetliğin tespiti davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, ... Köyü ... mevkiinde bulunan taşınmazın 2B niteliği ile Orman Yönetimi adına tespit edildiğini, taşınmazın müvekkili tarafından 1994 yılında ... isimli bir şahıstan satın alındığını, alındığı tarihten beri imar ihya edilerek zilyet edildiğini belirterek davacının zilyetliğinin tespiti istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, 2/B uygulamasına konu olan taşınmazlarla ilgili idareyi zorlayıcı dava açılamayacağı, davacının zilyetliğin korunması ve tespiti yönünden aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, zilyetliğin tespitine ilişkindir....

          Davanın TMK. nun 981 ve devamı maddelerinde yer alan zilyetliğin korunması davası olarak nitelendirilebilmesi için davacının şey (eşya) üzerinde fiili, ayni ve şahsi hakka dayalı üstün zilyetliğinin bulunması gerekir. Somut olayda, 92 sayılı parsel idari yoldan 1997 yılında davalı Hazine adına tapuya bağlanmış,öncesinin mera niteliğindeki yerlerden olduğu açıklanmıştır. TMK.nun 6.maddesi gereğince, herkes iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür. Davacının taşınmaz üzerinde TMK.nun 683.maddesi çerçevesinde mülkiyet hakkından kaynaklanan aynî bir hakkı bulunmamaktadır. Taşınmaz Hazineye ait olup, bu tür davalarda davacının şahsi hakka dayalı zilyetliğine üstünlük tanınamaz. Kaldı ki; davacı tapu tahsis belgesinden söz etmekle birlikte Pendik Belediyesi’nin karşılık yazısında davacı adına herhangi bir tahsis bulunmadığı bildirilmiş, davacı iddiasına dayanak olabilecek belgelerini dosyaya sunmamış ve iddiasını kanıtlayamamıştır....

            Dava; zilyetliğin tespitiyle birlikte zilyetliğe vaki müdahalenin men’i ve tazminat talebine ilişkindir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK ‘nun 4. maddesinde Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevi belirlenmiş olup buna göre dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar, taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davalar, taşınır ve taşınmaz mallarda sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalar ve bu kanun ile diğer kanunların sulh hukuk mahkemesi ve sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davalardır. Yine Kanunun 383. maddesinde çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu düzenlenmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşınmaz zilyetliğinin tespiti KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK.nun 722 ve takip eden maddeleri uyarınca muhdesat değerinin arsa değerinden fazla olması nedeniyle muhik tazminat karşılığı taşınmaz tesciline ilişkin bulunduğuna göre, 26.01.2009 gün ve 1 sayılı Yargıtay Başkanlar Kurulu Kararı gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için, dosanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nun 974 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur....

                  Davacı vekili tarafından temyiz itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde Daire'nin 2014/23467 Esas ve 2016/8646 karar sayılı ilamıyla dava konusu yerde davacının zilyetliğin korunması talep edildiği ve mülkiyet hakkına ilişkin talepte bulunmadığına göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın zilyetlik hükümleri çerçevesinde çözümlenip sonuçlandırılması gerektiği, bu tür davalarda taşınmaz üzerinde hangi tarafın üstün ve korunmaya değer zilyetliğinin bulunduğunun saptanması uyuşmazlığın buna göre çözümleneceği, tüm bu hukuki ve yasal bilgilerin ışığında, görülmekte olan davadaki üstün zilyetlik hakkının belirlenmesine ilişkin iddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanıp, tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğine işaret edilerek hüküm bozulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu