Davalı T3 cevap dilekçesinde özetle; dava konusu gayrimenkulü 2015 yılında satın aldığını, mülkiyetinin de halen kendi üzerinde olduğunu, davacı tarafın davaya konu iddiasını adi yazılı bir satış vaadi sözleşmesine dayalı şekilde talep ettiğini, davacı ile diğer davalı arasında gerçekten bir satış vaadi sözleşmesi olup olmadığını bilmediğini, böyle bir satış vaadi sözleşmesinin var olması halinde bu durumun kendisi açısından bağlayıcılığının olmadığını, satış vaadi sözleşmesinin geçerli olabilmesi için resmi yazılı bir şekilde noter huzurunda yapılması gerektiğini, usulüne uygun olarak yapılmayan satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olacağını, davacının dava konusu taşınmazın değerini 1.000.000,00- TL olarak beyan etmesine rağmen 5.000,00- TL teminat karşılığında dava konusu taşınmaz üzerine tedbir konulmasının uygun olmadığını, öncelikle tedbirin kaldırılmasına, mahkeme tarafından kabul edilemeyecek ise teminat miktarının arttırılmasını talep ederek, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2019/221 ESAS - 2021/91KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı adına vekaleten Yusuf Eryaman'e ait Erzurum ili, Yakutiye ilçesi, İstasyon Mahallesi, 12 ada 220 parselde kayıtlı 952,14 m2 yüzölçümlü işyeri niteliğindeki taşınmazın satışı konusunda sözleşme imzaladıklarını, davalı T3 dava konusu taşınmazdaki tüm hak ve hisselerini taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile müvekkiline devrettiğini ve satış bedelini aldığını, davalıya bedel karşılığında taşınmaz satış vaadi sözleşmesinde belirtilmiş olan kambiyo senetleri düzenlenerek teslim edildiğini, dilekçesinde sunduğu çeklerin ciro edilmiş olabileceği için herkes tarafından bankadan tahsil edilmesinin mümkün olduğunu, çeklerin kötü niyetli kişilerin eline geçmemesi için...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Amasya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/325 esas, 2022/290 karar sayılı dava dosyasında verilen harici satım sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, terdiden ödenen bedelin iadesi talebinin reddine karşı, davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; harici satım sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, terdiden ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "... -Davanın tapu iptali ve tescili talebi yönünden esastan REDDİNE, -Davanın ödenen bedelin iadesi yönünden HMK madde 114/1- d ve 115/2 gereği dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE," karar verilmiştir....
Davalı; satış sözleşmesinin resmi şekilde yapılmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu için tapuda devir borcu doğurmadığını, davaya konu taşınmaz nedeniyle davacıdan bir bedel almadığını, ayrıca taşınmaz üzerindeki ev ve ağaçların zilyetliğinin halen davacıda olduğunu, bu nedenle bir zenginleşmesinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 10.10.2005 tarihli biçimine uygun düzenlenmiş taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılardan ..., taşınmaza hükmen mirasbırakanı Salih Arifoğlu’nun malik olduğunu, davada dayanılan sözleşmenin muvazaalı düzenlendiğini, davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar, savunmada bulunmamışlardır. Birleşen davada davalı ve davacı ..., satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı yapıldığını, 07.06.2001 ve 10.10.2005 günlü satış vaadi sözleşmelerinin iptalini istemiştir. Mahkemece, asıl dava reddedilmiş, birleşen dava kabul edilerek dava konusu sözleşmelerine iptaline karar verilmiştir....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....
Asliye Hukuk Mahkemesinin davacının akrabasının açtığı davanın ise işbu davadan 3 ay sonra sonuçlandığını ve orada tapu iptali ve tesciline karar verildiğini, bu nedenle İDM'nin usul ve yasaya aykırı kararının kaldırılarak davanın tapu iptali ve tescili şeklinde karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi Sözleşmesi, tapu kaydı, plan örneği, fen bilirkişisi raporu, inşaat bilirkişisi raporu, keşif, bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı....
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut olayda; tarafların murisi ... 13.01.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu 4 parsel sayılı taşınmazdaki payını oğlu davacı ... temlik ettiği anlaşılmıştır....
Dava,resmi olmayan nitelikte ön ödemeli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı bedel iadesi ve yoksun kalınan kira kaybı zararının tahsili isteklerine ilişkindir....
Noterliğinin 04.02.1998 tarih ve 4033 yevmiye numaralı biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davaya konu parsellerde davacının satın aldığı 5 dönümlük taşınmazın satın aldığı hissesi oranında davalılar ... ve 83 arkadaşı aleyhine tapu iptali ve tescil istemiyle açılmıştır. Birleşen davada ise; davacılar ... ve ... davalılardan ...’e verdikleri genel vekaletname ile dava konusu parsellerdeki hisselerinin 1/4’ünün 04.08.1989 tarih 2653 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile diğer davalılar ..., ... ..., ... ve ...’a satılmasına rağmen, kendilerine bir bedel ödenmediğini ve sözleşmenin geçersiz olduğunu belirterek satış vaadi sözleşmesinin feshi isteminde bulunmuşlardır. Yargılamalara katılan bir kısım davalılar ve davalılar vekili davanın reddini savunmuşlardır....