Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesi tarafından kıdem tazminatı ve ücret alacağı için en yüksek banka mevduat faizi, yıllık izin alacağı ve ihbar tazminatı için ise kanuni faiz işletilmesine dair hatalı karar verilmiş olduğunu, toplu ... sözleşmesi ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu'nun 53 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince davacının alacaklarına en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur. 2. Davalı vekili; davalının 4646 sayılı Doğal ... Piyasası Kanunu'na göre ... genelinde doğalgaz dağıtım ve satış faaliyetini yürüten ve hisselerinin tamamı ......

    Davacının gecikme tazminatı talebine ilişkin davalı firmaya karşı ne dava dilekçesinde ne de ıslah dilekçesinde miktarı belirtilmiş bir talebi bulunmamakla birlikte mahkemece 9.067,17 TL nin iflas masasına kayıt ve kabulüne karar verilmiştir. Davacının ıslahtan vazgeçtiğine dair dilekçesi davanın ikinci ıslahı mahiyetinde olduğundan esas alınamaz. Buna karşılık davacının davalı firmadan talep edebileceği gecikme tazminatı bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 14.830,50 TL olup mahkemece bu miktardan düşüm yapılması doğru olmamıştır. Davalı firmanın istinafı olmaması ve kazanılmış hak prensibi uyarınca davacının davalı firmadan 14.830,50 TL gecikme tazminatına hak kazandığının kabulüyle mahkemece hükmedilen 9.067,17 TL hükmü aynen korunmuş, fazlaya ilişkin gecikme tazminatı isteminin reddi kararı ise yerinde görülmediğinden mahkeme kararının bu yönden kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....

    Taraflar arasındaki sözleşmenin 4/1 maddesinde, "Satıcı, konutun tesliminde mücbir sebepler dışında olabilecek 90 günü aşan gecikmeler için alıcıya konutun satış bedeli üzerinden aylık %1 tutarında gecikme tazminatı ödemekle yükümlüdür" düzenlemesinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı bu sözleşme hükmünü cezai şart olarak adlandırarak cezai şart ve konutun teslim edilmemesi sebebiyle gecikme cezası taleplerinde bulunmuştur. Taraflar arasında düzenlenen bu kararlaştırma ifaya ekli cezai şart olmayıp TBK.125/2 maddesi uyarınca gecikme tazminatı niteliğindedir. Somut uyuşmazlıkta, davacı, sözleşmeyi ayakta tutarak geç teslim nedeni ile uğradığı zararın tazminini istemektedir. Bu durumda, gerek sözleşme gerekse TBK.'...

    S.2 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacılar vekilinin aşağıdaki bent dışında, asıl ve birleşen davada davacı ve davalılar vekillerinin temyiz itirazlarını reddi gerekmiştir. 2-Asıl davada davacılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle geç teslim edilen taşınmaza ilişkin gecikme tazminatı talebine ilişkindir. Dava konusu 2 parsel ile ilgili sözleşme ifası imkansız hale geldiğinden bozma dışında bırakılmış olup, aynı şekilde 1 no'lu parselde yapılan bağımsız bölümlerin teslimi nedeniyle gecikme tazminatı dışındaki taleplerinde konusuz kaldığı sabit hale gelmiş ise de arsa sahiplerince teslim sırasında gecikme tazminatı ile ilgili taleplerden vazgeçildiğine dair herhangi bir iddia ve ispat da bulunulmadığından asıl sözleşme ve tadil sözleşmesine göre şartların oluşması halinde gecikme tazminatı talep edilebilecektir....

      Davacı satış protokolüne dayanarak gecikme tazminatı ve eksik iş bedeli istemiş ise de, arsa sahipleriyle arasındaki akdî ilişki gayrimenkul satışına ilişkin olup 818 Sayılı Borçlar Yasası’nın satış hükümlerinin uygulanması gerekir. Davalı arsa sahipleri ile kooperatifler arasındaki ilişki ise anılan Yasa’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesidir. Davacının dayandığı daire satışı konusundaki protokolde, arsa sahiplerinin eser sözleşmesinden kaynaklanan hak ve alacaklarını davacıya temlik ettikleri belirtilmediği gibi, aksine gününde teslimin gerçekleşmemesi halinde kooperatiften arsa sahiplerinin alacakları tazminatları makul sürede davacı satın alana ödemeyi taahhüt ettikleri anlaşılmaktadır. Nitekim 05.12.2011 tarihli protokolde de gecikme tazminatına karşılık arsa sahiplerine kooperatifçe 40.000,00 TL tazminat ödenmesi kabul edilmiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2021/538 E.- 2021/766 K. numaralı ilamında ise ön ödemeli konut satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan konutların geç teslim edildiği iddiasına dayalı cezai şart istemine ilişkin davada arabuluculuğa başvurulmasının zorunlu dava şartı olduğu, dava açılmadan önce arabuluculuk görüşmeleri yapılmadığı anlaşıldığından dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair karar verilmiştir. Dava dilekçesinde davacının beş adet taşınmaz satışı konusunda davalı ile anlaştığı, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi akdedildiği, Bakırköy ilçesi 835 ada 79 parselde kain Bakırköy City adlı site içerisinde bulunan B-3 (C) blok 17,18,19,20,22 numaralı daireler için sözleşme yapıldığı, 22 nolu daire için akdedilen ön ödemeli satış sözleşmesinin alıcısının Çuhacı Otelcilik ve Gayrimenkul Tic. Ltd....

        Gecikme tazminatı talebi bakımından ise; davacı arsa sahibinin kendisine bırakılan dokuz adet bağımsız bölümden altı tanesini 15.12.2006 tarihli tadil sözleşmesi ile dairelerin teslim tarihi olarak kararlaştırılan 30.06.2007 tarihinden önce dava dışı 3. kişilere devrettiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Somut olaya dava tarihi itibariyle uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 106/II. maddesi gereğince davacı arsa sahibi geriye kalan 3 adet bağımsız bölümün 30.06.2007 tarihinden 03.11.2010 dava tarihine kadar hesaplanacak mahalli piyasa rayiçleri ile aylık kira bedelinden az olmamak üzere gecikme tazminatını da isteyebilir....

          böyle bir beyan ve ihtarda bulunulmadığı, davacının bu sözleşme ve ticari ilişkiden kaynaklı olarak faturaya dayalı olarak 5.790,00 TL alacağının mevcut olduğunu, sürenin tek taraflı kısaltılmayacağının açık olduğunun fesih tarihi olan 14.11.2019 tarihinden sözleşmenin sona erdiği tarih olan 12.12.2019 tarihine kadar iki araç bakımından müvekkilin hak etmiş olduğu kira alacağı olduğunu, sözleşmede yer alan 15 günlük erken fesih tazminatı olarak 21.400,00 TL alacağı mevcut olduğunu, yapılan kısmi ödemenin sözleşmede belirlenen vadede ödenmediğini, sözleşmeye göre vadesinde ödenmeyen çekler bakımından müvekkilinin aylık % 3 vade farkı alacağı mevcut olduğunu, davalı tarafça iş bitiminden önce müvekkile hiçbir bildirim yapılmadan sözleşmeye aykırı bir şekilde makinelerin çıkışı verildiğini, müvekkilinin makineleri uzun süre kiraya verememiş olup zarara uğradığını, haklı davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik bakiye fatura alacağı, erken fesih nedeniyle...

            ile teslim alan arasında düzenlenen ödeme planının (belge) alacağın temliki belgesi olarak kabul görmediği, satış koşullarını içeren A blok 9. Daire ödeme planının davacı teslim alan N.. Ö.. ile teslim alan Ali Turhan arasında düzenlendiği, davalı kooperatifin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, dava dışı aralarında bulunduğu arsa malikleri ile davalı kooperatif arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı gecikme tazminatı ile eksik iş bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Davacı tarafça, karar düzeltme aşamasında, “Satış koşulları Lapis Koop. A Blok 9.Daire Ödeme Planı” başlıklı, “..Yapılan satış gereği kooperatif ile yer sahibi (toprak sahibi) aralarında yapılan anlaşmaya bağlı olarak tüm haklar satışı alan tarafa devredilmiştir.”...

              Noterliğinin 06.03.2023 tarih ve 1887 yevmiyesinde kayıtlı ihbarname ile müvekkili şirket ile olan ilişkisinin emeklilik sebebiyle sona erdiğini belirterek, müvekkili şirket tarafından davalıya ödenecek kıdem tazminatına, yıllık izin ücretine, ikramiyesine, ücretine, toplu iş sözleşmesinden kaynaklı tüm hak ve alacaklarına ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Mahkemece 04.04.2023 tarihli celsenin 2 nolu ara kararı ile davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, davalının davacı şirketten alacağı olan kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ikramiye, ücret, toplu iş sözleşmesinden kaynaklı tüm hak ve alacaklarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir. Davalı vekili ile alacağı temlik alan vekili yasal süresinde ihtiyati tedbir kararına itiraz etmişlerdir....

              UYAP Entegrasyonu