Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, "121 ada 21 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptaline, 23.09.2016 tarihli teknik bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 160,10 metrekarelik alanın taşınmazın yüzölçümüne eklenmesine, krokide (B) harfiyle gösterilen 112,09 metrekarelik alanın taşınmazın alanından eksiltilmesi suretiyle yüzölçümünün 5.168,01metrekare olarak düzeltilmesine, 121 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptaline, aynı rapora ekli krokide (A) harfiyle gösterilen 160,10 metrekarelik alanın taşınmazın yüzölçümünden eksiltilmesi, krokide (B) harfiyle gösterilen 112,09 metrekarelik alanın da taşınmazın yüzölçümüne eklenmesi suretiyle yüzölçümünün 17.964,85 metrekare olarak düzeltilmesine" karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece davacının yüzölçümünün düzeltilmesi davası açması gerektiği, yargılamanın yenilenmesi şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, yargılamanın yenilenmesi yoluyla, kesinleşmiş mahkeme kararının kaldırılarak, adına tesciline karar verilen (B) ile gösterilen 10523 m2 yüzölçümündeki bölümün yüzölçümünün 9920 m2 olarak düzeltilmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit ve dava tarihinden önce 3116 Sayılı Yasaya göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra yapılan 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı yasanın 2. madde uygulaması 22.11.1974 tarihinde, aplikasyon ve 2896 Sayılı Yasaya ile değişik 6831 sayılı yasanın 2/B madde uygulaması 30.09.1985 tarihinde ve 3302 Sayılı Yasaya ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması 13.04.1992 tarihinde ilan edilmiş ve dava tarihinde kesinleşmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, kadastro sonucu tescil edilen taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 16.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 14.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece davacının maliki olduğu 183 parselin tapu kaydındaki 4700metrekare olan yüzölçümünün 4910.64 metrekare olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Hükmü davacı ile davalılardan Tapu Sicil Müdürlüğü temyiz etmiştir. 1-Gerek davacıya ait 183 parsel sayılı taşınmaz ve gerekse davalı gerçek kişinin mülkiyetindeki 184 parsel tapuda çapa bağlanmıştır. Böylesine çapa bağlanmış taşınmaz malların kapsamını 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20 ve Türk Medeni Kanununun 719.maddeleri uyarınca çap belirleyeceğinden taşınmazın çapı arz üzerinde nereyi kapsıyor ise kaydın miktarı o bölümle sınırlıdır. Diğer taraftan, çapa bağlanan bir taşınmazın yüzölçümünün 5520 sayılı Kanun ile değişik Tapu Kanununun 31.maddesine dayanılarak düzeltilmesi de olanaklı değildir....
göre yüzölçümünün düzeltilmesi gerekip gerekmediği hususunun belirtilmesi" gereğine değinilmiştir....
Davacı ... çekişmeli taşınmazın yüzölçümünün eksik yazıldığını belirterek bu hatanın düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi ... tarafından düzenlenen 20.10.2014 tarihli rapor ve haritada (A) harfi ile işaretlenen ve kadastro çalışmaları sırasında yol olarak sınırlandırılan 13.28 metrekarelik taşınmazın 20.08.2009 tarihinden beri davacı ...'in fiili kullanımında olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çekişmeli 104 ada 11 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 200,00 metrekare olması gerektiği iddiasına dayalı olarak açılmıştır....
Davacı 04/11/2010 tarihinde, taşınmazın bir kısmının komşu taşınmazlara kaydırılmış olabileceğini, yüzölçümünün eksik tespit edildiğini belirtmiş, taşınmazın yüzölçümünün 4568 m² olarak düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli parselin yenileme kadastrosunun yapıldığı, bu çalışmanın teknik çalışmalar ile sınırlı olduğu, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş yada geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, yenilemede ilk kadastroda belirlenen sınırlara uyulacağı, tapudaki maliklerin intikal ve ifraz işlemine tabi tutulmaksızın olduğu gibi tapu siciline aktarılacağı gerekçesiyle davanın REDDİNE, dava konusu ... Mahallesi 28130 ada 20 sayılı parselin 4416,14 m² olarak tapu kütüğüne aktarılmasına, sınırların ve yüzölçümünün düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, taşınmazın tapu kaydındaki yüzölçümü miktarının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu parsellerin toplam değerinin görev sınırının üzerinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Davacı ..., kendisinin kullanımında olan 140 ada 5 parsel sayılı taşınmazla birlikte kullandığı ve yapılacak ölçümle tespit edilecek miktar esas alınarak 5 sayılı parselin yüzölçümünün düzeltilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, davacıya ait taşınmazın yüzölçümünün iptali ile 19.09.2012 tarihli bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere 266.73 m2 olarak Hazine adına tapuya tesciline, 140 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların yüzölçümlerinin sırası ile 194.09 ve 141.47 m2 olarak düzeltilerek diğer hususlar yönünden tespit gibi Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre davacı tarafın taşınmazının yüzölçümünün düzeltilmesi gerektiği, buna bağlı olarak komşu parsellerin de yüzölçümlerinin düzeltildiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar adına kayıtlı taşınmazların bulunduğu çalışma alanında 2013 yılında uygulama kadastrosu çalışması yapıldığı, bu çalışma sonucunda davacı taraf adına kayıtlı taşınmazın yüzölçümünün arttığı, davalı adına kayıtlı taşınmazın yüzölçümünün ise azaldığı, davacı tarafın davalı adına kayıtlı taşınmaz içerisinde kalan yerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davacı ile davaya muvafakat verenler vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. B....