WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İdaresi ise, dava konusu taşınmazın kesinleşmiş orman kadastro haritalarında kısmen orman sınırları dışında olduğunu, ancak dava konusu taşınmazın öncesi itibariyle orman olduğu gibi eylemli durumu itibari ile orman niteliğini haiz olduğunu, taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağını ileri sürerek, davacı tarafından açılan davanın, taşınmazın orman sayılan kısmı yönünden reddi ile ... İli ... İlçesi ... Köyü 1001 parsel sayılı taşınmazın ... ’in adına yapılmış olan tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın tapu kaydı üzerinde üçüncü kişiler yada kurumlar lehine şerh bulunması halinde bu şerhlerin tamamen terkinine karar verilmesi istemiyle karşı dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile dava konusu ... İli, ... İlçesi, ......

    Ne var ki; eldeki davada Orman İdaresi tapu iptali ve tescil istemi yanında çekişmeli taşınmazın tapu kaydında yer alan şerhlerin terkini isteminde bulunmuş olup, ormanların korunmasına ilişkin Anayasanın 169. ve 6831 sayılı Kanun'un 93. maddeleri hükmü karşısında, orman niteliğindeki taşınmazların tapu kaydı üzerinde üçüncü kişi ya da kurumlar lehine, kısıtlayıcı şerh bulunamayacağı gözönünde bulundurulduğunda; Bölge Adliye Mahkemesince, taşınmazın sadece orman olarak tesciline karar verilen A harfli bölümü üzerinde yer alan şerhlerin terkinine karar verilmesi gerekirken tamamının üzerindeki şerhlerin terkinine karar verilmesi isabetsiz ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı ... İdaresi vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı ......

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydındaki şerhlerin terkini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.04.2006 gün ve 2006/3587 - 4496 sayılı ilamiyle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmişti. Süresi içinde davalı Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R HUMK'nun 440-III/4.maddesi gereğince; "hakemlerin verdiği hükümlerin ve bu Kanunun tahkim hükümlerine göre mahkemece verilecek kararların onanmasına veya bozulmasına ilişkin kararlar" hakkında karar düzeltme yoluna gidilemeyeceğinden davalının karar düzeltme dilekçesinin REDDİNE, 19.09.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.01.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki beyan ve şerhlerin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.01.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 18.06.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.01.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki beyan ve şerhlerin terkini istenmesi üzerine bozma ilamına da uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın pasif dava ehliyeti bulunmadığından reddine dair verilen 15.02.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece uyulan Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 06.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Bu nedenle, tapu kaydındaki şerhin kimin yararına konulduğunun belirlenememesi halinde husumet tapu sicilini tutmakla görevli ve sorumlu tapu sicil müdürlüğüne yöneltilebilir. Tapu sicil müdürlüğü yasal hasım konumunda olduğundan kendisine yargılama giderleri yükletilemez. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.09.2013 günlü ve 2013/14-93 Esas, 2013/1364 Karar sayılı kararı da bu doğrultudadır. Somut uyuşmazlıkta, tapu kayıtlarından taşınmazdaki şerhin hangi mahkemece ve kimin yararına konulduğu tespit edilemediği için husumet zorunlu olarak tapu sicil müdürlüğüne yöneltilmiştir. Mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar gözetilmeden yargılama giderlerinin ve davacı yararına hükmedilen vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu kaydındaki şerhin terkini 23. Hukuk Dairesini'nin 12.06.2013 tarih, 2013/2533 Esas- 3995 Karar sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki arsa payı karşılığı inşaat yapım ve taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri nedeniyle varolan şerhin kaldırılması isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (23.)...

                Direnme kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Hukuk Genel Kurulu 04.05.2011 tarih 2011/14-187 Esas - 2011/284 Karar sayılı ilamı ile '' ...Kadastro tutanaklarının incelenmesinden, dava konusu taşınmazın dayanak tapu kayıtlarının bulunduğu ve bu tapu kayıtlarına istinaden malikleri adına tespit edildiği anlaşılmış, ne var ki; mahkemece, bu dayanak tapu kayıtları getirtilmemiştir. Davalı idare, dava konusu taşınmazın geldi kayıtlarında vakıf şerhi bulunduğunu, ileri sürmektedir....

                  Ancak bir hususun şerh veya beyanlar sütununa yazılması taşınmazın ayni hakka ilişkin statüsünde bir değişiklik meydana getirmez. Şerhten amaç; ilişkin bulunduğu hukuki durumu üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir hale getirmek, hukuki duruma aleniyet kazandırmaktır. Bu yönü ile şerh ayni bir etki özelliğini gösterir. Hangi hakların tapu kütüğüne şerh edileceğini kanun belirlemiştir. Dolaysıyla kanunun belirlemediği bir hak tapu kütüğüne şerh edilemez. TMK’nın 1009 ila 1011 ve Tapu Sicil Tüzüğü'nün 54 ila 66. maddelerinde düzenlenen şerhler, üç amaca yönelik bir tapu işlemidir. Şahsi hakların kuvvetlendirilmesini, malikin tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını ve muvakkat (geçici) tescilin tapu kütüğüne yazılmasını sağlar....

                    Ancak; Mahkemece tarafların anlaşmış oldukları kamulaştırma bedelinin bankaya bloke edilmesi ve tapu kaydındaki şerhlerin tespit edilen bedele yansıtılması ile yetinilmesi gerekirken, ipoteğin güncellenerek tespit edilen bedelden mahsup edilmesine karar verilmesi doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (...) numaralı bendinin ikinci satırında yer alan "olarak" kelimesinden sonra gelen "tespitle depo edilen kamulaştırma bedelinden taşınmaz üzerinde bulunan ipotek bedelinin güncel bedeli olan 51.356,76 TL' nin mahsubu ile kalan miktarın" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "tespiti ile tapu kaydındaki ipoteğin bankaya bloke edilen bedele yansıtılmasına, bu suretle bedelin " ibarelerinin yazılması suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici .... madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının...

                      UYAP Entegrasyonu