Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nde nüfusa kayıtlarının bulunmadığını, bu durum nedeniyle mağdur olduklarını belirterek, müvekkillerinin babası Türk vatandaşı .... ile Suriye Arap .... vatandaşı....’in aynı kişi olduklarının ve davacılar ile kardeşlerinin .... çocukları olduklarının tespitine, nüfus kaydının bu şekilde düzeltilmesine karar verilmesini istemiş, tarihsiz dilekçesinde ise davalarının davacı iki kardeş yönünde sonuçlandırılmasını, dava dışı diğer kardeşler ile ilgili taleblerinden vazgeçtiklerini beyan etmiştir. Mahkemece, ... Nüfus Müdürlüğü'nün yangın geçirmesi nedeni ile kayıtlara ulaşılamadığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/64 - 2012/68 sayılı kararı ile davacıların babasının Türkiye'deki ölü olan kaydının sağ olarak düzeltildiği, aslen kesinleşmiş mahkeme ilamı ile .... ile Suriye vatandaşı....'...

    Nitekim Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yurt dışında geçirdikleri çalışma sürelerinin sosyal güvenlikleri açısından değerlendirilebilmesi amacıyla 22.05.1985 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş bulunan 3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunla, Türk vatandaşlarının yurt dışında 18 yaşını doldurduktan sonra, Türk vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirileceğini öngörmüştür....

      Nüfus İdaresinde hem de Göç İdaresi Müdürlüğüne bağlı geçici koruma dairesinde kimliği ve nüfus kaydı bulunmadığını, halen kayıtsız olduğunu, davalının bebeği kabul etmediğini, babalığı inkar ettiğini, bu nedenle babalığın tespitinin yapılmasının ve DNA analizinin zorunluluk arz ettiğini, davalının nüfus kaydında bekar olarak gözüktüğünü, bunların bebek açısında ileride telafisi imkansız zararlara yol açacağını ileri sürerek kararın kaldırılması talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının Suriye vatandaşı olduğu, davalı ...'ın hem Suriye hem de Türk vatandaşı olduğu, dosyadaki Suriye Arap Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı - Medeni İşler'e ait 17.09.2020 tarihli aile kayıt örneğine göre evli olduklarının gözüktükleri, buna göre davanın, tarafları bakımından yabancılık unsuru taşımadığı, davalı ...'...

        Dosya arasında bulunan bilgi' ve belgelere göre; tarafların Nazilli ilçesi nüfusuna kayıtlı oldukları, memur olmaları nedeniyle Zeytinburnu'nda oturdukları anlaşılmaktadır. Nazilli İlçesi nüfusuna kayıtlı olan davalının, yerleşim yerinin Nazilli olduğuna ilişkin karineyi, Zeytinburnu'nu yerleşim yeri olarak edinip değiştirdiği kanıtlanmamıştır. Davalının, yerleşim yerinin Zeytinbumu olduğu konusunda sunduğu ikamet belgesi o yerin yeni yerleşim yeri olduğunu kabule elverişli değildir. Şu durumda, uyuşmazlığın esası incelenerek vanlacak sonuca uygun bir karar verilmek gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle mahkemenin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 26.5.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Nitekim Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlarının yurtdışında geçirdikleri çalışma sürelerinin sosyal güvenlikleri açısından değerlendirilebilmesi amacıyla 22.05.1985 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş bulunan 3201 sayılı Yurtdışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurtdışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunla, Türk Vatandaşlarının yurtdışında 18 yaşını doldurduktan sonra, Türk Vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurtdışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirileceğini öngörmüştür....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine, cezasının teciline dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1-5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda nispi para cezalarının öngörülmeyip ... adli para cezasının öngörüldüğü, bu itibarla nispi para cezalarının tayininde emvalin miktarı ile 6831 sayılı Orman Kanunun 91/1-2. maddelerindeki para cezasının çarpımı sonucunda bulunan sonuç cezanın 1 YTL’nin altında kalıp 5335 sayılı Kanun ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkındaki 5083 sayılı Kanunun 2. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 1 YTL’nin altında kalan para cezaları hesaba alınmayacağından para cezası tayininin usul ve yasaya aykırı bulunduğunun gözetilmemesi 2-Orman içi köyü nüfusuna kayıtlı ve aynı yerde oturan sanık hakkında 6831 Sayılı Yasanın 91/son maddesinin uygulanması, 3-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 17.02.2009 ... ve 2008/8-272 E.2009/25KSayılı ilamında...

              açıldığının, sanığın 17.05.2006 tarihli oturumda kimlik bilgisinin gerçekte “... ve ... oğlu, Sivas İli, Suşehri İlçesi, Esenkaya nüfusuna kayıtlı, 1987 doğumlu ... ...” olduğunu beyan ettiğinin, 12.07.2006 ve 08.08.2006 tarihli oturumlarda ise nüfus kaydının hiç olmadığını belirttiğinin, yapılan yazışma sonucunda Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nün 28.09.2006 tarih ve 75173 sayılı cevabi yazısı ile “43177908762 TC kimlik numaralı, ... ve ... oğlu, 19.02.1980 doğumlu, ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak; 1) Suçun işlendiği...mevkiinin ...Köyü mülki hudutlarında kaldığı ve orman dışı köy statüsünde bulunmasının yanı sıra sanığın da Korgan ilçesi Yazıcı mahallesi nüfusuna kayıtlı olduğunun anlaşılmasına göre sanık hakkında verilen cezanın 6831 sayılı Yasanın 91/son madde hükmü uyarınca artırılması gerektiğinin gözetilmeksizin lehe yasa tespiti ile hüküm tesisi, 2) 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununda nispi para cezalarının öngörülmeyip ... adli para cezasının öngörüldüğü, bu itibarla nispi para cezalarının tayininde emvalin miktarı ile 6831 sayılı Orman Kanunun 91/1 maddesindeki para cezasının çarpımı sonucunda bulunan sonuç cezanın 1 TL’nin altında kalıp 5335 sayılı Kanun ile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Para Birimi Hakkındaki 5083 sayılı Kanunun 2. maddesinde yapılan...

                  Dairemizin istikrar kazanmış uygulama ve içtihatları ile 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun 20 ve 29'uncu maddeleri gereğince, Türk Vatandaşlığından izinle çıkan ve borçlanma başvurusunda bulunduğu tarihte Türk Vatandaşı olmayan kişilerin 3201 sayılı Kanun kapsamındaki borçlanma istemlerinin, talep tarihinde Türk Vatandaşı olma şartı aranmaksızın kabul edilmesi gerektiği benimsenmiştir. Bu haliyle Türk Vatandaşlığından izinle çıkmayan kişilerin, borçlanma talebinin kabulü mümkün olmamaktadır....

                    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının yurtdışında Türk vatandaşı olarak geçen süreyi borçlanma talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 3201 sayılı Yasa'ya göre borçlanma hakkı bulunduğunun tespiti istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu