Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yanlar arasında yapılan ve mahkemece geriye etkili sonuç doğurur şekilde feshine karar verilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenici tarafından yerine getirileceğine güvenilerek bina yıkılmış olmasına ve sözleşmenin feshinde yüklenicinin tamamen kusurlu bulunmasına göre yıkılan binanın getirebileceği asgari kira bedeli olumsuz zarar kapsamındadır. Eser sözleşmesi kapsamındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olan yüklenici, sözleşme gereğince yapımını yüklendiği inşaattaki bağımsız bölümleri arsa sahibi veya sahiplerine teslim etmemesi; başka bir anlatımla, “teslimde temerrüdünün” gerçekleşmesi durumunda ve sözleşmenin geriye etkili feshi halinde sözleşme konusu bağımsız bölüm ya da bölümler için istenen gecikme tazminatı kapsamındaki kira tazminatı “olumlu zarar”dır ve sözleşmenin geriye etkili feshinde belirtilen olumlu zarar istenemez. Mahkemece, dava konusu maddi tazminatın, bu nitelikte olumlu zarar olduğunun nitelendirilmesi doğru olmamıştır....

    İNŞAAT YAPIM SÖZLEŞMESİNİN FESHİ NEDENİYLE MÜSPET VE MENFİ ZARAR VE MANEVİ TAZMİNAT ALACAĞI 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 106 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 158 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi nedeniyle müspet ve menfi zarar ile manevi tazminat alacağının tahsili istemlerine ilişkindir....

      Yine dava dilekçesindeki taleplerin de çelişkili ve açıklatılmaya muhtaç olduğu görülmektedir. HUMK’nın 75.maddesinin 2.fıkrasında; kapalı ve çelişik görülen iddia ve sebepler hakkında hakimin taraflardan açıklama isteyebileceği belirtilmiştir. Dava dilekçesinde, sözleşmenin feshedildiği belirtildikten sonra " otellerin zamanında tamamlanmaması sebebiyle uğranılan menfi zararın (kâr mahrumiyetinin) ve eksik inşaatın tamamlanması için yapılacak harcamaların bedelinin" talep edildiği yazılmıştır. Oysa yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, kâr kaybı ve eksik bırakılan imalâtın bedeli müspet zarar kapsamındaki alacak kalemlerinden olup menfi zarar olarak nitelendirilemez ve akdin feshi halinde de istenmesi mümkün değildir....

        her ne kadar davacının sözleşmenin feshi talebi kabul edilmiş ise de, sözleşmenin feshinde davalının bir kusurunun bulunmaması ve tarafların bu konuda anlaşması nedeniyle sözleşmenin feshine karar verildiğinden davacı lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına ve davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir....

          Davadaki istem, bu fesih ihbarına dayalı menfi ve müspet zararların tahsiline ilişkindir. Bu bakımdan, burada öncelikle Borçlar Hukukunda düzenlenen menfi ve müspet zararların ne olduğu hususu üzerinde durulması gerekecektir. Menfi zarar, akdi fesh eden alacaklının Borçlar Kanununun 108/II. maddesine dayanarak “akdin hükümsüzlüğünden doğan zararlarıdır.” Burada istenilebilecek zararlar, alacaklının sözleşme yaptığı için uğradığı şayet sözleşme yapmamış olsaydı uğramayacağı zararlardır. Kısaca menfi zarar, sözleşmeye güvenilerek yapılan harcamaların (giderlerin) tamamıdır. Başka bir anlatımla, karşı tarafın mal varlığına girmese dahi o sözleşme nedeniyle cepten çıkan paradır. Hiç kuşkusuz, akdin icrasına inanılarak yapılan giderlerin bunları yaptığını iddia eden tarafça somut biçimde kanıtlanması gerekir. Müspet zarar ise, sözleşmenin feshinde kusursuz olan tarafın temerrüde düşen taraftan sözleşme yürürlükte kaldığı sürece isteyebileceği bir tazminat türüdür....

            ile müvekkilinin ödemesinin oranlanması suretiyle menfi zarar ve ziyanının saptanarak davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davada, kat adedinin düşürülmesi ve sair zararlar nedeniyle istemde bulunulmuş ise de, bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra verilen 23.11.2007 tarihli dilekçe ile, davadaki tazminatın 02.10.2007 tarihli bilirkişi raporunda muhtemel sözleşmeye göre hesaplanan zarar olan 348.000,00 TL'ye çıkarılması ve davanın bu yönde ıslah edilmesi istenilmiştir. Bu haliyle davacının sözleşmenin feshi sonucu uğradığı menfi zararını istediği anlaşılmaktadır. Mahkemenin de menfi zarar istemini kabulü yerindedir. Ne var ki, hükme esas alınan bilirkişi raporunda menfi zarar hesabı Hukuk Genel Kurulu ve Dairemiz uygulamalarında belirtilen yönteme uygun yapılmamıştır. Hukuk Genel Kurulu'nun 17.01.1990 tarih ve 1989/13-392-1 sayılı kararında da belirtildiği gibi menfi zarar sözleşme yapılmasaydı davalının uğramayacağı zarar olarak tanımlanmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil ve tazminat davaları sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 31.....2012 gün ve 2012/2479 Esas, 2012/6291 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı-karşı davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı karşı davalı yüklenici vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre davalıya ait olan A blokun yapılıp davalıya teslim edildiğini, arsa malikinin de 443 parsel ... ada numaralı taşınmazı tapuda yüklenici adına devrettiğini, teslim edilen dairenin depremde ağır hasar görmesi sonucu yıkıldığını, mahkemece, sözleşmenin feshedilerek tapunun davalı adına tescil edildiğini, B Blokun ise % 48 oranda tamamlandığını, inşaatın değerinin arsa değerinden fazla olduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, olmadığı, aksi halde şimdilik 200.000,00 TL'sinin...

                Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki asıl davada sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti ve alacak, karşı davada sözleşmenin feshi isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davada sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti ile davanın menfi zararla sınırlı olarak kısmen kabulüne, müspet zarar talebinin reddine, karşı davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

                  S.3 kira geliri kaybı, geciken ifa nedeniyle ifaya bağlı ceza (BK 158/II), seçimlik ceza (BK 158/I), eksik işler bedeli, kâr kaybı, gecikme tazminatı (BK 106/2) müspet zarar; inşaatın yapımı süresince oturulacak ev için ödenmesi gereken kira bedeli ile yıkılan binanın enkaz bedeline yönelik talepler menfi (olumsuz) zarar kapsamındaki alacak kalemlerindendir. Olumsuz zarar, sözleşmeden dönen alacaklının haklı olması halinde, kusurlu borçludan isteyebileceği, diğer anlatımla, borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmesi nedeniyle sözleşmenin hüküm ifade etmemesi dolayısıyla ortaya çıkan zarardır. Sözleşmenin feshini isteyen ve fesihte haklı olan tarafın BK'nın 108/2. maddesi uyarınca menfi zararını talep etme hakkı vardır....

                    UYAP Entegrasyonu