WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki-sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Yerel Mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda “davacı yanın murislerinin hukuki muamele yapmaya ehliyetinin bulunmadığının tespiti ile, bu nedenle ipotek akitleri ve varsa kefalet akdinin geçersizliğinin tespiti suretiyle ipoteğin fekkine” denildiği halde, gerekçeli kararda “davacı yanın murisi ...'in 29.01.2007 tarihinde vekaletnameyi düzenleme konusunda fiil ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekmiş” denilmiştir. Böylece tefhim edilen kısa kararla gerekçeli karar arasında davacılar murisinin fiil ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve buna bağlı işlemlerin geçersiz olup olmadığı noktasında çelişki yaratılmıştır....

    CEVAP: Davalı cevap dilekçesi ile özetle; davacının iddialarından biri, garanti sözleşmesindeki limitin 3 kez aşıldığı ve limitin üzerinde ödeme yaptığı şeklinde olduğunu, buradan hareketle, davacının adeta limit içinde kalan ödemeyle ilgili bir talebinin olmadığı zannı uyanmakta ise de; doğru olmadığını, davacı, Ankara .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/669 E. sayılı dosyası ile aynı iddialarla 6 adet teminat senedinin geçersizliğinin tespiti ve iadesini talep ettiğini, Ankara .......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.03.2014 gününde verilen dilekçe ile miras taksim sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, miras taksim sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti isteğine ilişkindir. Mahkemece, sözleşmenin hata, hile, tehdit altında imzalanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. TMK'nun 676. maddesi uyarınca, paylaşma sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı şekilde yapılmalıdır. Ayrıca, sözleşmeye bütün mirasçılar katılmalı ve sözleşme bütün mirasçılar tarafından imzalanmalıdır....

        Sayılı dosyası ile ... tarihli ... lik fatura ile ... tarihli ... lik faturaya dayalı olarak ... toplam alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, davalı/borçluya ödeme emrinin ... tarihinde tebliğ edildiği, davalının gönderilen ödeme emrine ... tarihinde, 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz ettiği, itiraz evrakının davacı/alacaklıya tebliğ edilmediği, böylelikle eldeki itirazın iptali davasının davacı tarafından 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı taraf, faturalara konu servis hizmeti davalıya sağlandığı halde borcun ödenmediğini iddia etmiş, davalı taraf ise, davacının sözleşmedeki belirlenen yükümlülüklere uymadığını, sözleşmenin ... tarihinde haksız olarak feshedilerek davalının zarara uğradığını savunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin geçersizliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemesinin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile müvekkillerinin murisi olan ..., dava dışı... ve ... arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, müvekkilinin fiil ehliyetinin bulunmaması nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, bu sözleşmenin geçersizliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir....

            tarafın sözleşmenin baskı altında imzalandığını ispat yönünden delil sunmadığı, davacı tanıklarının sözleşmenin imzası sırasında birlikte olan veya aynı dizide oynayan yada diziye sonra katılan oyuncular olduğu, oyunculara baskı yapılmadığını, davalının da bu yönde bir beyanı yada şikayetinin olmadığını söyledikleri gözönüne alınarak, irade sakatlığı sebebiyle sözleşmenin feshine yönelik savunmanın yerinde olmadığı kanatına varıldığı, Davacı tanıklarının ifadelerinden, oyunculara sözleşmenin okunması imkanının verildiği, birer suretinin aynı gün kendilerine teslim edildiği, davalı tarafça sözleşmenin imzalandığı, TBK 22 madde gereğince, sözleşmede genel işlem koşulları bulunması halinde sadece bu koşulları içeren maddelerin geçersiz sayılacağı sözleşmenin tamamının geçersiz olduğunun ileri sürülemeyeceği, diğer hükümlerin geçerli olduğu bu sebeple davalının genel işlem şartları bulunduğunu ileri sürerek sözleşmenin tamamını fesh edemeyeceği tespit edilmekle birlikte, iki tarafa borç...

              Davalı vekili, müvekkili ile davalı arasında iddia edilen şekilde bir sözleşmenin olmadığını, dilekçede açıklanan kişinin müvekkili temsilcisi bulunmadığını, ortaklık sıfatı olduğunu, yaptığı sözleşmenin müvekkilini bağlamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasında ticari bir sözleşmenin olduğu, kar ve zarar durumuna göre hak ve borçların belirlendiği, her ne kadar sözleşmeye imza atan ... davalı temsilcisi değil ise de şirketin ortağı olduğu, buna rağmen sözleşmenin İstanbul ve Trabzon'da gereklerinin yerine getirildiği, davalının temsilcisi dışında ortağının imzaladığı sözleşmeye onay verdiği, davacı alacağının belirlendiği, likit olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının 40.152.81 TL üzerinden icra takibine itirazının iptaline, bu miktar üzerinden takibin devamına karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar, arasındaki ölünceye kadar bakma sözleşmelerine dayalı tapu iptali ve tescil, karşı davacılar ... tarafından sözleşmenin miras payları oranında geçersizliğinin tespiti, olmadığı takdirde tenkisi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 15.02.2011 gün ve 2010/13169-2011/1739 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.03.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.06.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, dava dışı orman idaresi tarafından davacı köye 6831 sayılı Orman Kanununun 57. Maddesine göre fıstık çamı ağaçlandırılması için yapılan tahsis işlemine dayanılarak, davalıya kiralama sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, sözleşmenin iptali ve elatmanın önlenmesi istemleri ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....

                    Ancak, şekil koşuluna uygun olmadığı için geçersiz olan arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin fiilen hayata geçirildiği, tarafların edimlerini ağırlıkla yerine getirdiğinin anlaşıldığı durumlarda artık bu sözleşmelerin geçersizliğinin ileri sürülmesi mümkün değildir. Şekil zorunluluğunun birinci istisnası; “sözleşme adi yazılı şekilde olsa bile, yüklenici edimini (bina meydana getirme borcunu) tamamen veya reddolunmayacak oranda yerine getirmişse, arsa sahibi artık bu sözleşmenin geçersizliğini ileri süremez” kuralıdır. Zira böyle bir davranış, TMK’nın 2. maddesinde tanımlanan “Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz” kuralına aykırı düşer. İkinci istisnası ise; “sözleşmeyle yükleniciye bedel olarak verilmesi kararlaştırılan taşınmazın devrine ilişkin yüküm, taşınmaz tapuda yükleniciye devredilerek gerçekleşmişse, başlangıçta geçersiz olan sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülemeyecek hale gelmesidir.”...

                      UYAP Entegrasyonu