Taşınmaz devrini içeren sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılması geçersiz ise de, tapu devri ile geçersiz olan sözleşmenin geçerlilik kazanmış ve taraflarca sözleşmenin geçersizliği savunulmamıştır. O halde, sözleşmenin feshinin koşullarının anlaşılması halinde davacı üzerinde yer alan tapunun feshin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekecektir. Tapusu iade edilecek taşınmaz Yalova ilinde yer almaktadır. Taşınmazın aynına ilişkin davalarda 6100 sayılı HMK 12/1. maddesi uyarınca kesin yetki kuralı geçerlidir.(Emsal Yargıtay 13 HD si 2019/2148 E. 2019/1700 K.) Her ne kadar; Yargıtay 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde kira sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ile iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Tarafların murislerinden intikal eden iştirak ve müşterek mülkiyet şeklindeki taşınmazlara ilişkin, davacıların kardeşi ile davalıların kök murisi arasında yapılan 15.12.1984 tarihli sözleşmenin pay ve paydaş olunduğu bulunmadığından geçersiz olduğu bu nedenle iptaline karar verilmesi istenilmiş; mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir....
davacının davalı şirkette yaptığı konaklama bedelinin de bedelden indirilmesi gerekeceğini, davalının davacı taraftan aldığı iddia olunan 31.000 tl'yi iade edecekken davacının yaptığı konaklamanın da hesaplanarak mahsup edilmesi gerekeceğini, davacı tarafın her ne kadar denkleştici adalet ilkesi uyarınca bedel iadesi talep etmişse de bu taleplerinin hukuka aykırı nitelikte olduğunu, emsal yargıtay kararları dikkate alındığında sözleşme konusu edilen devremülkün yapı kullanma belgelerinin tam olduğu ve iskan ruhsatının alınmış olduğunun görüldüğünü tüm bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuş ve talep etmiştir....
taraftan aldığı iddia olunan 31.000 TL'yi iade edecekken davacının yaptığı konaklamanın da hesaplanarak mahsup edilmesinin gerekeceğini, davacı tarafın her ne kadar denkleştici adalet ilkesi uyarınca bedel iadesi talep etmişse de bu taleplerinin hukuka aykırı nitelikte olduğunu, sözleşme konusu edilen devremülkün yapı kullanma belgelerinin tam olduğu ve iskan ruhsatının alınmış olduğunun görüldüğünü, davanın usulden ve esastan reddini talep etmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmenin ön sipariş formu olduğunu, Yargıtay kararlarına göre satımı kararlaştırılan araç trafiğe tescilli olmadığından satımına dair sözleşmenin resmi şekilde yapılmasının beklenemeyeceğini, trafiğe kayıtlı olmayan araca ilişkin yapılan sözleşmenin taşınır devrini içerdiğinden şekil şartına tabi olmadığını, davalının, satışın iptali nedeniyle bir çok operasyonel zarara katlanmak zorunda kaldığını, bağlanma parasının iade edilemeyeceğini beyanla istinaf talebinde bulunmuştur. Dava dosyası kapsamı, toplanan deliller, yerel mahkeme gerekçesi ve özellikle taraflar arasında imzalanan sipariş teyit formunun ön sözleşme olması nedeniyle resmi şekilde yapılması gerekmediği ve fakat ön sözleşmenin 2 nci maddesinde "iş bu sipariş teyit formunun imzalanmasını takiben her türlü zarar, ziyan ve tazminat hakları satıcı lehine saklı kalmak kaydı şartı ile 7 (yedi) iş günü içerisinde siparişten vazgeçebilir....
Mahkemece; "...taraflar arasındaki devremülk satış sözleşmelerinin de tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup geçersiz olduğundan, geçersiz sözleşmeye dayanarak, davacının sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince, fesih ve ödediği bedelin iadesini her zaman talep hakkına sahip olduğu anlaşılmakla, davalı hakkında açılan davanın kabulü ile, taraflar arasında düzenlenen sözleşmelerin geçersiz olduğunun tespitine, davacının bu sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi gerekmektedir. (...)...
Dava dosyası kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri birlikte değerlendirildiğinde, HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; tapuda kayıtlı taşınmazların satışının MK'nın 706. maddesi, TBK'nın 23. maddesi Tapu Kanunu'nun 26. maddesi ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddesi gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersiz olduğu, taraflar arasındaki devremülk satış sözleşmesinin de tapulu taşınmazın satışına ilişkin olup, resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğu, geçersiz sözleşmeye dayanılarak her zaman sözleşmenin feshi ile bedel iadesi talebinde bulunulabileceği, davacının ikametgahının bulunduğu Ankara Mahkemelerinin davada yetkili olduğu, sözleşme geçersiz olduğundan, davacının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödediği bedelin denkleştirici adalet ilkeleri gereğince güncellenmiş halini isteyebileceği, sözleşme tarihinde yürürlükte...
nin ilamı ile feshi istenen sözleşme adi yazılı şekilde yapıldığından resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olup geçersiz olan sözleşmenin feshi için açılan dava mesmu olmayıp mahkemece sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine karar vermekle yetinilmesi gerekirken sözleşmenin geriye etkili olacak şekilde feshine karar verilmesi doğru olmamıştır gerekçesiyle hükmün bozulmasına, ancak yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından yerel mahkeme kararındaki geriye etkili olacak şekilde feshi ile kelimelerinin hükümden çıkartılmasına yerine geçersiz olduğunun tespiti ile kelimelerinin yazılmasına....ve hükmün değiştirilmiş bu şekli ile düzeltilerek onanmasına karar verildiği sabittir. Davalı arsa sahibi T5 ile davalı yükleniciler T7 ve Köseoğulları ....Şti.arasında adi yazılı şekilde düzenlenen kat karşılığı ön sözleşme başlıklı sözleşme geçersizdir. Davacı tüketici davalı yüklenici T7 ve Köseoğulları ...ŞTİ.'...
satış sözleşmesinin esaslı unsurlarından olan mal ve bedel dahi yer almadığını, bu hususun da 11/08/2018 tarihli davalı şirket yetkilisi tarafından şerh düşüldüğünü ortada taraflar arasında imzalanmış geçerli bir sözleşmenin mevcut olmadığını her türlü hak ve alacakları ile fazlaya ilişkin kısmını talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile öncelikle işin esasına girmeden yapılacak inceleme ile davalı şirketin elinde bulunan bonolar ile müvekkiller aleyhine icra takibi yapılmaması gereğince icra takibi yapılmasının tedbiren durdurulmasına davalının kabulü ile taraflar arasında yapıldığı ileri sürelen tarihsiz sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitini sözleşme ile teslim edilen senetlerin iptaline, sözleşmeye alınan kefaletlerin geçersiz olduğunun tespitine, yargılama masrafları vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Noterliği'nin 7700 Yevmiye numaralı ihtarı ile ödenen miktarların iadesi talep edilmiş olmasına rağmen davalı tarafça herhangi bir dönüş yapılmadığını, davalı tarafın tüm istinaf taleplerinin reddi ile davanın kabulünü talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK, 6502 sayılı TKHK 3. Değerlendirme Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....