Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı kurumun taraflar arasında imzalanan sözleşmeyi feshederek 5 yıl süre ile sözleşme yapılmamasına ve cezai şart uygulanmasına karar verdiğini, bu işlemlerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshine ilişkin işlemin iptaline, sözleşmenin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalı yargılamaya katılmamıştır. Mahkemece, dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davalı kurum tarafından davacı aleyhine uygulanan sözleşmenin feshi ve ceza-i işlemlerin iptaline ilişkindir....

    Davalı vekili, sözleşmenin feshinin haklı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere ve birbirini teyit eden bilirkişi raporlarına göre, taraflar arasında imzalanan aktivite sözleşmesinde ürün kalitesinden feragat edilmeyeceğinin düzenlendiği, birim satışlarında değişiklik olmadan satışların maliyetinin düşmesinin ürün kalitesinin düştüğünün göstergesi olduğu, davalıya davacıyla ilgili haciz ihbarnamelerinin gelmesinin davalıda güven eksikliği yarattığı, bu nedenlerle davalının feshinin haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 15/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, davalı firmanın sözleşmeye uygun olarak ''yetkili servis sözleşmesini feshettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de sözleşmenin haklı yada haksız nedenle feshedilmesi sonucu etkilemeyeceği, sözleşmenin haksız nedenle feshedildiği kabul edilse dahi, davalının sözleşme ile bağlı kalmaya zorlanamayacağı gerekçesiyle sözleşmenin devamına karar verilemesi talebinin reddine karar verilmesi gerekmektedir. O halde her halükarda sözleşmenin devamına karar verilemeyeceğine ve sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan zararın tazmini de talep edilmediğine göre salt sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığının tespiti bakımından da davacının hukuki yarar yararı bulunmamaktadır....

        Bu nedenle mahkemece davacı kiracının feshinin haksız fesih olduğu kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. 2- Şantiye Kirasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; sözleşmenin şantiye kirası ve reklam katılım payı başlıklı 7.4 maddesinde; kiracının şantiye kirası adı altında 5 aylık brüt kira bedeli toplamı 74.500 Euro+KDV ödeneceği, şantiye kirası bedelinin her ne sebeple olursa olsun kiracı tarafından geri istenemeyeceği düzenlenmiştir....

          Tüketici Mahkemesi'nce, devremülk satış sözleşmesinin feshinin koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde davacı üzerinde yer alan tapunun sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekeceği, iadesi gereken taşınmazın Yalova ilinde yer alması nedeniyle taşınmazın aynına ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemelerinin HMK'nın 12/1. maddesi gereğince kesin yetkili olduğundan davada Yalova Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 4. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi’nce ise, davanın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı bu sebeple kesin yetkinin de söz konusu olmayacağından İstanbul 11. Tüketici Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Devremülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

            Hukuk Dairesi 24/02/2022 tarih 2021/1398 E. 2022/243 K. sayılı kararı ile “devremülk satış sözleşmesinin feshinin koşullarının oluştuğunun anlaşılması halinde davacı üzerinde yer alan tapunun sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekeceğinden, iadesi gereken taşınmazın Yalova ilinde yer alması nedeniyle taşınmazın aynına ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemeleri HMK'nın 12/1 maddesi gereğince kesin yetkili olduğu” gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiştir. Yeniden yapılan yargılama neticesinde Kocaeli 2. Tüketici Mahkemesince, davanın taşınmazın aynına yönelik olduğu, taşınmazın bulunduğu Yalova Tüketici Mahkemeleri’nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş, kararın davacı vekillerince istinaf edilmesi üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5....

              Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin 5 yıl süreli olduğunu, davacının talebinin zaman aşımına uğradığını, istenen tutarın %18'inin KDV olup bu kısım yönünden müvekkilinin zenginleşmesinin sözkonusu olmadığını, sözleşmenin bayi açısından haksız şartlar içerdiğini, davacının, sözleşmeyi feshinin haksız olduğunu, taşınmaz üzerindeki intifa hakkının davacı yanca kaldırılmadığını bildirerek, davanın reddini istemiştir....

                DAVA Davacı yüklenici vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında yol yapımına ilişkin 03.08.2012 tarihli sözleşmenin akdedildiğini, davalının sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, müvekkilinin şantiyeyi terk ettiğine dair gerçeğe aykırı tutanak düzenlendiğini öne sürerek sözleşmenin haksız olarak fesih edildiğinin, bu nedenle müvekkil firmanın uğramış olduğu maddi zararların ve sözleşmenin haksız feshi nedeni ile mahrum kalınan kârın tespitini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yer tesliminden sonra işe başlamadığını ve işin teslimini geciktirdiğini, sözleşmenin feshinin haklı nedenlere dayandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece yapılan yargılama sonunda; sözleşmenin iki tarafın eşit kusurlu hareketleri nedeniyle feshedildiğinin tespitine, davacının 63.420,91 TL zararı olduğunun ve teminat nedeniyle de 169.970,52 TL zararının olduğunun tespitine karar verilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, eczacı olduğunu, davalı ile düzenledikleri 2003 yılı eczane protokolünün 5. sözleşmenin feshini gerektiren hususlar başlıklı 1.maddesinin n bendi gereğince sözleşmesinin 7 yıl süreyle feshedildiğinin bildirildiğini, reçetede yapılan tahrifat gerekçesine dayanıldığını, reçetelerdeki tahrifatın kendisi veya eczane çalışanlarınca yapılmadığını, reçetenin o şekilde geldiğini, yazılı ilaçları teslim ettiğini, bu nedenle sözleşmenin feshinin haksız olduğunu bildirip, fesih işleminin iptalini istemiştir. Davalı, sözleşmenin fesih işleminin sözleşme hükümlerine ve hukuka uygun olduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, eczacı olduğunu, davalıyla olan sözleşmesinin davalı tarafından 60 gün süreyle askıya alınıp, askı süresinin bitiminden itibarende 1 yıl süreyle feshedildiğini, eczanede yapılan yapılan denetimde sözleşmenin feshini gerektirecek bir durumun bulunmadığını belirterek feshe ilişkin kararın iptaline ve bu husustaki muarazaanın giderilmesini istemiştir. Davalı, 26.11.2004 tarihli denetimde davacıya ait eczanede dört adet sağlık karnesi ile, küpürsüz ilaçlar ve ilaçsız küpürler bulunduğunu, buna ilişkin tutanağın davacı tarafçada imzalandığını, sözleşmenin feshinin sözleşmeye ve yasaya uygun olduğunun savunarak davanın reddini dilemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu