toplam 219.443,88 TL tutarında kira temerrüt borçlarının ödenmesi için 60 gün süre verildiğini, aksi takdirde sözleşmenin feshedileceğinin, takip ve dava yoluna başvurulacağının bildirildiğini, davalının kendisine tebligat yapılmasına rağmen 60 gün içinde ödeme yapmadığını, yükümlülüklerini yerine getirmeyerek sözleşmenin feshine neden olduğunu, Finansal Kiralama Sözleşmesinin 52.maddesi gereği taraflar arasındaki ihtilafların çözümünde sözleşme, kiralayanın ticari defterleri ile hesap, ihtarname ve kayıtları taraflar arasında HMK.193 maddesinde belirtilen delil sözleşmesi mahiyetinde münhasır delil kabul edildiğini, Finansal Kiralama Sözleşmesinin feshi neticesinde sürekli borç ilişkisinin sona erdiğini, bu nedenle kullandırma ediminin artık sona erdiğini, kiralamaya konu menkulün teslim alındığı şekilde geri verilmesi borcunun doğduğunu, mülkiyeti davacı şirkete ait olan ve alacaklarının en büyük teminatı olan gayrimenkullerin davalı elinde olduğunu, sözleşme konusu gayrimenkulleri alabilmeleri...
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından ihale yapıldığını, ihaleyi kazandığını, öğrenci taşıma işine ilişkin sözleşmenin imzalandığını, öğrenci taşıma işine başladığını, sözleşmesinin feshedildiğini, sözleşmede belirtilen ücret ve alacaklarının ödenmediğini, ihale ve taşıma sözleşmesi için masraflar yaptığını, ihale ücretinin de ödenmediğini, Kamu İhale Kurumu ve davalı idarenin kusuru bulunduğunu, zarara uğratıldığını ileri sürerek ihale ve taşıma sözleşmesi için yaptığı 10,00 TL masraf bedeli ve ihalenin feshi ve taşımanın sözleşmenin iptalinden dolayı uğradığı kâr payı 10,00 TL olmak üzere fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak toplam 20,00 TL alacağın ihalenin feshi ve sözleşmenin iptali tarihi olan 08/10/2015 tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Arsa sahipleri veya yüklenici tarafından tapu payı satışı veya bağımsız bölüm satışı yapılmışsa, verilecek sözleşmenin feshi kararı bunların da haklarını etkileyeceğinden davaya karşı rıza ve beyanlarının alınması, bu mümkün olmadığı takdirde dahili dava yolu ile davada taraf olarak yer almalarının sağlanması gerekir. Dairemizin 11.09.2006 günlü bozma ilâmında da bu konuya değinilmiş, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bozmadan sonra yapılan yargılama sırasında sözleşmenin tarafı iken vefat eden Enver Tırpan’ın mirasçılarının Şükran Tırpan ve Vehbi Tırpan vekili davaya muvafakatları olduğunu bildirmişlerdir. Beyanları alınan diğer bazı sözleşme tarafı olan kişilerle tapu paydaşları davaya rızaları bulunmadığını beyan etmişlerdir. Mahkemece de açılan sözleşmenin feshi davasına muvafaklarını bildirmeyenler olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Sözleşmenin geçersizliği subut bulmuş, icra dosyasına ödenen 30.000 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen , 13.000 TL'nin ise ...'dan tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; Davacının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 1-İstanbul... icra müdürlüğünün ...esas sayılı dosyasına 19/04/2019 keşide tarihli, ... nolu çek nedeni ile ödenen 30.000,00TL'nin davalılar ... Aş ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu husustaki davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, 2-13.000,00TL'nin davalı ...'...
Sözleşmenin geçersizliği subut bulmuş, icra dosyasına ödenen 30.000 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen , 13.000 TL'nin ise ...'dan tahsiline dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle; Davacının kısmen kabulü kısmen reddi ile, 1-İstanbul... icra müdürlüğünün ...esas sayılı dosyasına 19/04/2019 keşide tarihli, ... nolu çek nedeni ile ödenen 30.000,00TL'nin davalılar ... Aş ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu husustaki davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, 2-13.000,00TL'nin davalı ...'...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 31.12.2009 tarihine kadar geçerli olan sağlık hizmetleri sözleşmesi imzalandığını, davalı ... şirketi tarafından hiçbir hukuki dayanağı bulunmaksızın gerçekleştirilen sözleşmenin feshi sebebi ile müvekkili şirketin zarara uğradığını ileri sürerek, müvekkili şirketin uğramış olduğu zararlar dolayısıyla 10.000 TL manevi tazminat ve 15.000 TL maddi tazminatın sözleşmenin feshi tarihinden itibaren uygulanacak ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddni istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; davacının sözleşmenin 3.ve 6.madde gereğince ifa edilmemesi nedeni ile zararının bulunduğu ve davalı yanca haksız fesih yapıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 7.283,37 TL nin davalıdan dava tarihi itibariyle avans faizi ile tahsiline, manevi tazminat istemi ile fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Mahkemece,davanın kısmen kabulüne ,davalıya ödenen hibe tutarından ,davalının verdiği teminat tutarı indirilerek toplam 103.665,50 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş ,hüküm davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının temyiz itirazlarının incelenmesinde,taraflar arasında 28.03.2006 tarihli hibe sözleşmesi gereğince ,davalının yapacağı depolama tesisi proje bedeli için davalıya 109.193,71 TL ödendiği ve davalının süresi içinde bu projeyi tamamlamadığı uyuşmazlık konusu değildir.Davacı Sözleşmenin feshi başlığını taşıyan 14 maddesinin 2. 2011/8331-9882 fıkrasında belirtilen fiillerin ve durumların gerçekleşmesi halinde Bakanlıkça sözleşmenin feshedilebileceği öngörülmüştür. 14.3 maddesinde ise sözleşmenin feshi halinde yatırımcı tarafından fesih tarihine kadar yapılan...
Oysa davacı, kira sözleşmesinin başlangıcından beri geçerli olmadığını, taraflar arasında hüküm ifade etmediğini ileri sürerek sözleşmenin feshi ile bu sözleşme nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tesbitini istemiş olmakla her ne kadar davada sözleşmenin feshi tabiri kullanılmış olsada davacının istemine göre dava, sözleşmenin iptali davası niteliğindedir. Durum böyle olunca bu davaya bakmak Asliye Hukuk Mahkemesinin görevi içindedir. Mahkemece işin esasına girilerek taraf delilleri toplanıp, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken bu yön gözönünde tutulmadan yazılı şekilde görev yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.4.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/282 Esas 2009/351 Karar sayılı dosyasında, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine ilişkin davada mahkemece sözleşmenin ileriye etkili olarak feshine karar verildiği ve kararın ... denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri yönünden ...'ın istikrarlı uygulamalarına göre sözleşmenin ileriye etkili feshi halinde feshin kesinleştiği tarihe kadar gecikme tazminatı istenmesi mümkündür. Hal böyle olunca, mahkemece işin esasına girilerek bir hüküm tesisi gerekirken, yazılı şekilde kesinleşen hükümle yapılan vasıflandırmanın değiştirilerek feshin geriye etkili nitelikte olduğu ve bu sebeple de, geriye etkili fesih halinde kira tazminatı istemenin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddinde usul ve yasaya aykırılık görüldüğünden, hükmün bozulması gerekmiştir....