"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi-tahliye davasına dair karar, duruşmalı olarak davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş, ancak davanın niteliği itibari ile duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; Davaya konu kiralananın bulunduğu parsellerde ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile aralarında ... ili .... ilçesi 107 ada 10 parsel sayılı arsa üzerine her türlü alıcı-verici cihazlar ile teferruatlarının yerleştirilmesi için kullanılacak konteyner, kule, trafo, enerji nakil hattı vb. tesislerinin kurulması ve işletilmesi amacı ile 02.06.2007 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, davalı tarafa kira sözleşmesinin yenilenmeyeceği ve taşınmazın tahliyesi yönünde 06.01.2010 tarihinde ihtarname gönderilmiş ise de davalının ihtara uymadığını bunun üzerine davalıya 26.12.2012 tarihinde ikinci bir ihtar daha gönderildiğini, akabinde kira sözleşmesinin feshi...
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 06.01.2011 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesinin 2886 sayılı Kanunda belirlenen usulde yapılmış olduğu ve sözleşmenin 06.01.2014 tarihine kadar olan süreyi kapsadığı anlaşılmaktadır. Davacı idare, kira borcunun düzenli ve zamanında ödenmediğini ileri sürerek 18.03.2013 tarihinden itibaren sözleşmenin feshine karar vermiştir. Süreli bir kira sözleşmesi ile kiralanan yerin kira süresi dolmadan davacı idare tarafından 2886 sayılı Kanun hükümlerine dayanılarak tahliyesinin istenmesi mümkün değildir. 6098 sayılı Kanunda fesih ve tahliye sebepleri sınırlı şekilde gösterilmiş olup, kiraya verenin bu sebeplerden birine dayanmadan tek yanlı olarak sözleşmeyi feshedip tahliye isteme hakkı bulunmamaktadır. Yukarıda bahsedilen sözleşmenin feshi için gösterilen neden, sözleşme ve şartname şartlarına aykırı davranılmasıdır....
Sözleşmenin 12. maddesi ile “Okul yönetimince tahliyesine lüzum görülen hallerde tebligatı takiben 15 ... içerisinde kiralanan yerin tahliyesi gerekir.” 13. maddesi ile de “işletme hakkı süresi sona erdiği veya süresinden evvel tahliyesi halinde işletmeci şahıs tarafından işletmeye verilen yer Okul müdürlüğüne teslim edilmediği takdirde her geçen ... için işletici şahıs tarafından Okul müdürlüğüne 50.000.000 TL ceza ödenir.” hükmü getirilmiştir. Bu maddeler ile, taraflar kira sözleşmesi devam etmekte iken ihtiyaç halinde kiralayanın 15 ... önceden feshi ihbarda bulunarak her zaman tahliye isteyebileceğini kararlaştırmışlardır. Sözleşmede, kira sözleşmesinin bitiminden önce feshi ihbarda bulunulmadığı takdirde kira sözleşmesinin uzayacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, taraflar arasında taşınmaz satışına ilişkin yapılan sözleşmeye aykırı hareket edildiği iddiasına dayalı olarak yapılan fesih sonucu satışa konu taşınmaza vaki elatmanın önlenmesi ile taşınmazın tahliyesi istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, gayrimenkul satış sözleşmesinin feshi nedeniyle mülkiyeti idareye ait olduğu belirtilen dava konusu taşınmaza vaki el atmanın önlenmesi ve taşınmazın tahliyesi isteminin yerinde olup olmadığı hususundadır. Davacı Toki ile dava dışı Türkan Bayer Aladağ arasında Van İli Edremit İlçesi K-8 Blok, 5....
Davalı-karşı davacı vekili, asıl davanın reddini, karşı davanın kabulü ile müvekkil şirketin gecikmeden kaynaklı olarak uğradığı tüm zararları talep etme hakkı saklı kalmak kaydıyla sözleşmesinin aynen ifası ve bu nedenlerle davacıların sözleşmeler konusu taşınmaz üzerindeki meskenleri tahliyesi ile tüm aboneliklerin iptal edilerek taşınmazın inşaata uygun şekilde müvekkil şirkete teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir . Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmesinin feshi konusunda mahkeme kararının olmadığı, taraf iradelerinin uyuşmadığı, davalı - karşı davacının sözleşmenin aynen ifasını talep ettiği, davacı arsa sahiplerinin ihtara rağmen parsel üzerindeki meskenleri boşaltmadığı, davalı yüklenici firma yönünden akde dair temerrüdün oluşmadığı gerekçesi ile tapu kaydındaki şerhin kaldırılması talebinin yerinde olmadığı, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir....
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın sözleşmenin feshi ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 20.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, davalı taraf ile yapılmış olan Gayrimenkul Satış Sözleşmesi'nin feshi nedenine dayalı Müdahalenin Önlenmesi ve Taşınmazın Tahliyesi talebine ilişkindir. Yargıtay 12. HD'nin 19/03/2001 gün ve 2001/3806 E.-2001/4550 K. sayılı kararında özetle, "...Somut olayda, takip konusu ilamın incelenmesinde, taşınmazın alacaklı tarafından daha önce borçluya kiraya verildiği, kiracılık süresinin sona erdiği ve bundan sonra borçlunun alacaklı Vakıflar Genel Müdürlüğü ile yeni bir kira sözleşmesi imzalamadığı için fuzuli şagil durumuna düşen adı geçenin müdahalesinin men'ine ve ecrimisile hükmedilmesinin talep edildiği ve mahkemece de talep gibi karar verildiği görülmektedir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, davalı taraf ile yapılmış olan Gayrimenkul Satış Sözleşmesi'nin feshi nedenine dayalı Müdahalenin Önlenmesi ve Taşınmazın Tahliyesi talebine ilişkindir. Yargıtay 12. HD'nin 19/03/2001 gün ve 2001/3806 E.-2001/4550 K. sayılı kararında özetle, "...Somut olayda, takip konusu ilamın incelenmesinde, taşınmazın alacaklı tarafından daha önce borçluya kiraya verildiği, kiracılık süresinin sona erdiği ve bundan sonra borçlunun alacaklı Vakıflar Genel Müdürlüğü ile yeni bir kira sözleşmesi imzalamadığı için fuzuli şagil durumuna düşen adı geçenin müdahalesinin men'ine ve ecrimisile hükmedilmesinin talep edildiği ve mahkemece de talep gibi karar verildiği görülmektedir....
Fesih nedeniyle cezai şart istenebilmesi için feshin haklı ve hukuka uygun olması zorunludur. Davacı sözleşmenin 13/2.maddesi uyarınca fesih ve cezai şarta ilişkin alacak talebini akde aykırılık nedenine dayandırmıştır. Kira akdinin sona erme sebepleri ve akdin feshinin biçim ve koşulları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (TBK) 327 vd. maddelerinde sınırlı sayıda ve emredici şekilde düzenlenmiştir. Akdin feshi için bu maddelerde yer alan koşulların bulunması tek başına yetmez. Ayrıca bu konuda tahliye talebinin ilama bağlanmış olması gerekir. Emredici hukuk kurallarına aykırı düzenlenmiş tahliye şartı geçersiz olduğu gibi, bu şarta bağlı olarak öngörülen cezai şartta geçersizdir. Somut olayda, davacı tarafından sözleşmenin akde aykırılık nedeniyle tek taraflı olarak feshine karar verilmiş ise de bu kararın her hangi bir ilama bağlanmadığı anlaşılmaktadır....