Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici Mahkemesince, somut olayda sözleşmenin feshi ve ödenen bedellerin iadesinin talep edildiği anlaşılmakla sözleşmenin feshi durumunda davacı üzerinde yer alan tapunun davalıya iadesi gerektiğinden bu durumda iadesi gereken taşınmazın Yalova İlinde bulunduğu, taşınmazın aynına ilişkin davalara taşınmazın bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesince, davalı taraflarca süresinde ve usulüne uygun şekilde yapılmış bir yetkisizlik itirazı bulunmadığı, dava konusu ihtilafın ve davacı talebinin taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu, taşınmaz aynına ilişkin olmadığı, davanın hukuki niteliği gereği kesin yetki kuralı teşkil etmeyen ve süresi içerisinde ileri sürülmeyen yetki itirazı üzerine mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....

    in gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılardan satın aldığı evin imar planının idari yargı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle yıkım kararı alındığını ileri sürerek bu suretle ayıplı olan taşınmazın satış sözleşmesinin feshi, tapu kaydının davalılar adına tescili ve satış bedeli 370.000,00 TL nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıp iddiasına dayalı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Tarih :30.07.2010 Taraflar arasındaki ayıplı malın iadesi - sözleşmenin feshi - tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalıdan satın alınan araçtaki gizli ayıp nedeniyle müvekkilinin BK ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanundan doğan diğer secimlik hakları da saklı kalmak kaydıyla malın davalıya iadesine, ödenen bedelin yasal faiziyle birlikte ve takriben 500 TL maddi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, duruşmalara katılmamış, cevap da vermemiştir....

        Mahkemece, davalının finansal kiralama bedellerini ödememesi nedeniyle temerrüde düştüğü, malların mülkiyetinin davacıda olması nedeniyle akdin feshi sonucunda davacıya iadesi gerektiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1161 KARAR NO : 2023/1342 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUDURNU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/30 ESAS -2023/140 KARAR DAVA KONUSU : Devre mülk satış sözleşmesinin cayma sebebiyle feshi, ödenen bedelin iadesi ve gayrimenkulün davalı adına tescili KARAR : Taraflar arasındaki devre mülk satış sözleşmesinin cayma sebebiyle feshi, ödenen bedelin iadesi ve gayrimenkulün davalı adına tescili talepleri nedeniyle yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. İlk derece mahkemesinin kararı davalı vekili tarafından istinaf edilmekle; kesinlik, süre, istinaf şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, istinaf dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          8.3, 9.4 ve 11.2 maddeleri gereği davacıya yapılan masrafların cari hesabına intikal ve alacağın teminatına müracaat edilerek tahsil usulüne, sözleşme şartlarına uygun olduğunu, bu nedenle sözleşmenin feshi nedeniyle uğranılan bir zararın söz konusu olmadığını belirterek öncelikle yetki itirazının kabulü ile sayın mahkemenin yetkisizliğe karar verilmesini, ayrıca haksız ve mesnetsiz davanın reddî ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı haksız davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

            İNCELEME VE GEREKÇE Dava, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin feshi nedeniyle, davalı yanca davacıdan tahsil edilen damacana, damacana bayi butonu, plastik raf ve cooler bedellerinin iadesi, cari hesap alacağı ile haksız paraya çevrilen teminat bedeli tutarı ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derce mahkemesince cari hesap ile davacı teminatından haksız kesilen tutar yönünden davanın kısmen kabulüne, fazla istemin reddine karar verilmiş, karara karşı her iki taraf vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davacı tarafından davalı aleyhine açılan eldeki davada, sözleşmenin davalı yanca haksız feshi nedeniyle, davalı yanca davacıdan tahsil edilen damacana, damacana bayi butonu, plastik raf ve cooler bedellerinin iadesi, cari hesap alacağı ile haksız paraya çevrilen teminat bedeli tutarı ile maddi ve manevi tazminat talep edilmiştir....

            KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 5.8.2005 tarihinde 4.185 EURO bedel ile 99 yıllığına devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanma imkanının kalmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği sözleşme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, uzun süre sonra fesih hakkının kullanılmasının iyiniyet kuralı ile bağdaşmayacağı, tatil hakkını da kullandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 13.8.2005 tarihinde 5.350 EURO bedel ile 99 yıllığına devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 3.372 euro sözleşme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....

                İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan taşınmazın vaad edilen tarihte teslim edilmemesi nedeniyle kira ve sair tazminat ile bilirkişi marifetiyle ortak alanlarda ve dairede tespit edilmiş eksik ve ayıplı işlerden kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişi refakatinde yapılan inceleme sonucunda sunulan rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı taraf istinaf taleplerinde davalının bildirilen adreste olduğunu ancak dosyada davalıya yapılan tebligatların usulsüz olduğunu ve davacının dayandığı sözleşmedeki imzanın davalıya ait olmaması nedeniyle davalı tarafından geçerli bir sözleşmenin olmadığını iddia etmiştir. Yapılan incelemede dava dilekçesi ve tensip zaptının davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve taraf teşkilinin oluşturulduğu anlaşılmıştır....

                UYAP Entegrasyonu