"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, 9.11.2007 tarihli sözleşme ile davalıdan satın aldığı 2 adet Hereke Halısının, taahüt edilen cinste olmadıklarını, ayıplı mal satıldığını ileri sürerek sözleşmenin feshi ile ödediği peşinat miktarı olan 2000 Euronun faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, sözleşme ile satın aldığı 2 adet Hereke halısının orjinal olmadığını ileri sürerek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalı tarafça sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan asgari zararın 34.070,92 TL olarak belirlendiğini beyan etmiş ise de davalının gerçek zararını ispatlayamadığı ancak hakkaniyet ölçüsü ve denkleştirme kuralları ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 6.2 maddesi gereği tarafların bir ay önceden feshi ihbarı bildirmesi şartı ile sözleşmeyi feshedilebileceği gözetildiğinde davalı şirkete bir aylık hizmet bedelinin daha ödenmesi gerektiği, mahkemece aldırılan bilirkişi tarafından hesaplanan 22.834,20 TL ücret alacağı ve 79,85 TL ihtarname masrafı ile davalı şirketin fesihten sonraki bir aylık hizmet bedeli olan 7.750,00 TL bedelinde davacıdan talep edilebileceği, takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin icra müdürlüğünce gözönüne alınacağı, davalının davacıdan 30.664,05 TL asıl alacak miktarı kadar alacaklı olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya ......
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava,sözleşmenin haksız feshi iddiasına dayalı cezai şart talebine ilişkin alacak davasıdır. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR : Uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi uyarınca davacının alacak talebinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, 40 adet büyükbaş örnek hayvancılık işletmesi modernizasyon ve kapasite artırımı projesi uyarınca taraflar arasında imzalanan destek sözleşmesinin feshi nedeniyle davalıya yapılan ödemelerin ve sözleşmenin feshine bağlı cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflar tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, ... kapsamında yer alan, ... İli, ... İlçesi, ......
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu alacağın ancak yargılama aşamasında alınacak bilirkişi raporu ile tespit edilebileceğinden bilirkişi raporu alınmadan yerel mahkeme tarafından karar verilmesinin doğru olmadığını, icra inkar tazminatının, borçlunun gerçekten borçlu olduğu bir alacak için takibin bir an önce sonuçlandırılmasına engel olunmasının, icra daireleri ve mahkemeler üzerinde gereksiz meşguliyetin yaratılmasının bir yaptırımı olduğunu, Yargıtay içtihatlarına göre icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için takibe konu alacak likit bir alacak olmalısı gerektiğini, likit alacak, miktarı belirli veya belirlenebilir olan, tespiti için mahkeme kararına ihtiyaç olmayan alacak olarak tanımlanabileceğini, dolayısıyla icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için takip konusu alacağın belirli, sabit, borçlu tarafından bilinen veya bilinmesi mümkün olan bir alacak olması gerektiğini, dava konusu alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden ve yargılama süresince...
Davacı asıl alacak ile gecikme zammı talebinde bulunduğundan,gecikme zammı tutarı harcı yatırılan müddeabihe dönüştüğünden tüm toplam alacak tutarı için faiz yürütülmesinde aykırılık olmadığı kabul edilmelidir.Genel işlem kurallarına aykırılık da görülmediğinden,aslında uygulama aşamasında sözleşmenin inkar edilmediği gözetilerek ,sözleşmede bazı nüshaların imzasız olduğu hususu sözleşmenin geçerliliğini etkileyecek unsur olarak görülmemelidir.Davacı davasını ispatlamıştır.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedildiği iddiasıyla davacının yaptığı masraflar ve kar kaybı zararının tespiti ile davalıdan tazmini istemine ilişkindir. İncelenen tüm dosya ve evrak kapsamı itibari ile; Davada çözümü gereken yön, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshi nedeniyle davacı tarafından yapılan masraflar ve fesih nedeniyle uğranılan kar kaybı zararının tespiti ve davalıdan tazminine yönelik istemin yerinde olup olmadığının tespitine ilişkin olup, uyuşmazlığın esasına ilişkin olan bu yöne geçilmeden önce usule ilişkin itirazların çözümü gerekmekte olup, davalının vermiş olduğu cevap dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 32. Maddesi uyarınca uyuşmazlıkların tarafların seçeceği hakem ile tahkim yolu ile çözüleceğinin düzenlendiğini, bu nedenle davanın görev yönünden reddinin gerektiği gibi sözleşmenin 33....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2014/769 Esas KARAR NO : 2023/504 DAVA : Sözleşmenin İptali DAVA TARİHİ : 14/12/2012 KARAR TARİHİ : 06/07/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, 29/04/2010 tarihli İşletme Devir Sözleşmesi ile .... Noterliği'nin 29/04/2010 tarih ... yevmiye nolu İşletme Hakkının Devri Sözleşmesi başlıklı sözleşmenin feshi ile ruhsatın eski hale getirilmesi, davalı şirketin davacıyı zarara uğratması nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL maddi zarar ve 1.000,00 TL'lik yoksun kalınan karın tazmini istemine ilişkindir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde; .......
Kaldı ki dosya kapsamındaki belgelerden davacının çalıştırdığı işçilerin iş akitlerini haksız yere feshetmesi nedeniyle kendisi ile birlikte davalı aleyhine çok sayıda dava açıldığı ve bundan ötürü iş sahibinin yüklenici ile birlikte alacak ve tazminat ödemeye mahkum edildiği saptanmış olmakla bu hususun dahi tek başına haklı fesih nedeni olduğunun kabulü gerekmektedir. Şu halde haklı feshi nedeniyle davalının tazminat ve kâr kaybı ödemekle yükümlü tutulması mümkün bulunmadığından asıl davanın reddi yerine kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....