"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davada Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin tek taraflı feshi üzerine ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, resmi şekilde yapılmayan devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Tüketici mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının tüketici tanımına girdiği ve uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....
Tüketici Mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yolu başvurusu yapılmış olmakla HMK.nun 352/1. maddesi gereğince yapılan ön inceleme sonunda; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil terditli olarak sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin tahsilini talep etmiştir. Davacı vekili 23/08/2018 tarihli ıslah dilekçesiyle Proje üzerinden Gayrimenkul Satış Vaadi ve Alacağın Temliki Sözleşmesinin FESHİ ile ödenen bedelin ve rayiç kira alacağının tazmini olarak davasını ıslah ettiği, 18/12/2022 tarihli duruşmada da ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Dava; ıslah edilmiş haliyle taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin dava tarihi itibariyle denkleştirici adalet ilkesi doğrultusunda faiziyle tahsili ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasında düzenlenen 22.01.2019 tarihli "Taşınmazın Satılması Hakkında Aracılık Sözleşmesi" kapsamında davalı şirketin/aracının, davacı şirket ile nihai alıcı... arasında imzalanan 22.01.2019 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine aracılık yapması ve akabinde nihai alıcının satın almayı taahhüt ettiği bağımsız bölüm için öngörülen 115.000,00-USD satış bedelinin yalnızca 33.200,00-USD'lık kısmını ödemesi kalan kısmını ödememesi ve ... 13.Tüketici Mahkemesi'nin ... E sayılı dosyasıyla sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi için dava açması üzerine davacı şirket tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin bildirilerek söz konusu satışa aracılık yapması nedeniyle davalıya ödenen komisyon bedelinin iadesi için İst ...İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı dosyasıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır. .......
Dava açılırken sözleşme nedeni ile ödenen bedelin iadesi ve gecikme cezası istenilmediğine göre dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmamaktadır. Ancak davada yer alan bir talep, ıslah konusu edilebilir. Bu husus yasa koyucunun amacına da uygun düşer. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun uygulaması da bu yöndedir (HGK 15.06.2016 gün ve 2014/4-1193 Esas, 2016/800 Karar sayılı ilâmı). Somut olayda; Dairemizin yerleşik içtihatları ve HGK 15.06.2016 gün ve 2014/4-1193 Esas, 2016/800 Karar sayılı kararı uyarınca dava açılırken istenmeyen ve ıslah ile talep edilen sözleşme nedeni ile davalıya ödenen bedelin iadesi ve gecikme cezasına da hükmedilmesi doğru olmamıştır....
Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun tüketici mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 6502 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. Somut olayda, dava, devremülk sözleşmesinden cayma hakkı kullanıldığından bahisle ödenen bedelin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK'nın 6/1. maddesi uyarınca "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : İstanbul 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Taraflar arasında görülen davada ....Asliye Ticaret ile ....Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacı ile davalı arasında akdedilen franchising sözleşmesinin feshi ile sözleşme uyarınca davacı tarafından davalıya ödenen 62000,00.- TL cezai şart, 9000,00 TL kira bedeli ve ariyet eşyalarının davalı tarafından sözleşme şartlarının yerine getirilmemesi nedeniyle iadesi istemine ilişkindir. ..iAsliye Ticaret Mahkemesince, davanın franchising sözleşmesinden kaynaklandığı ve, uyuşmazlığına Fikri ve Sinai Haklar Mahkemesinin görevi dahilinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
DELİLLER : Satış sözleşmesi, yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, devremülk satış sözleşmesinin feshi, bedelin iadesi ve maddi zararın tahsili isteminden ibarettir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, Somut uyuşmazlıkta, davacı ile davalı arasında 16/02/2015 tarihli Kozza Blue Beach Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi düzenlenerek, Mersin İli Silifke İlçesi Olukbaşı Köyü, 427, 431 ve 432 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan Kozza Blue Beach Tatil Sitesi Tesisinde 4 B Blok Dubleks kat 3 numaralı 2+1 dairenin 8. Dönem kullanılmak üzere 1/52 hissesinin satışı hususunda anlaşmaya varıldığı, taraflar arasındaki sözleşmenin resmi şekilde yapılmaması nedeni ile geçersiz olduğu anlaşılmakla mahkemesince sözleşmenin feshi ile bedelin iadesine yönelik verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 13.4.1997 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile yapılan ödeme tutarı 4590 doların davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Sözleşmenin feshi halinde fesihte kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın yüklenici gerçekleştirdiği imalât bedeline hak kazanacağından bedelin iadesi isteminde gerçekleştirdiği imalât bedelinin göz önünde tutulması gerekir. Az yukarıda belirtildiği gibi sözleşme 16.000,00 TL götürü bedeli olduğu ve davalı yüklenici bilirkişi ek raporuna göre sadece elektrik ve su tesisatı işlerini tamamladığından hak ettiği bedelin, gerçekleştirdiği imalâtın işin tamamına göre fiziki oranı tespit ve bu oranın götürü bedele uygulanmak suretiyle hesaplanması gerekir. Davacının, davalının edimini süresi içinde yerine getirmemesi sebebiyle talep ettiği kira kaybı alacağı, 6098 sayılı TBK'nın 125/1. maddesinde tanımlanan gecikme tazminatı niteliğinde olup müspet zarar kapsamındadır....
GEREKÇE: Dava, ticari satış sözleşmesinin feshi ile kaparo olarak ödenen bedelinin iadesi istemine ilişkindir. Davacı, davalının teslimde temerrüte düşmesi nedeniyle ödediği kaparonun iadesini talep etmekte; davalı ise, malın teslim edileceği yerin ve zamanın bildirilmediğini, davacı tarafından yapılması gereken hazırlık fiillerinin gerçekleştirilmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece ise, sözleşmede satış bedeli ödenmeden teslimin yapılmayacağının kararlaştırıldığı, satış bedelinin tamamen ödenmeden davalının malı teslime zorlanamayacağı, davacının sözleşmeye konu olan malı vadesinden önce yurda getirdiği, kaparo olarak ödenen bedelin iadesinin istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında 29/03/2016 tarihli satım sözleşmesi ve ek sözleşmesi düzenlenmiş olup, davacı alıcı tarafından davalı satıcıdan ... markalı cihaz ve ekipmanları satın almıştır....