Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; sözleşmenin süresinin 12. maddede imza tarihinden itibaren 5 yıl olarak belirlendiği, sözleşmenin 01/02/2017 tarihinde kendiliğinden sona erdiği, sözleşmenin feshi başlığı altında düzenlenen 15. maddenin b bendinde; bayinin ...'in feshi ihbarında tayin edeceği müddet içinde kendisine ariyet olarak verilmiş malzemeleri teslim aldığı gibi mükemmel bir şekilde ...'e iade ve teslim ile mükellef olduğu, teslimin gecikmesi halinde ...'in her türlü kanun yollarına başvuracağı gibi bayinin geciken her gün için ...'e cezai şart olarak 1.000-USD ödemeyi kabul ve taaahüt ettiğinin belirtildiği, sözleşmenin süre bitimi ile kendiliğinden sona erdiği, sözleşmenin bu maddesi sözleşmenin feshi halinde uygulanacak bir madde olduğu gibi, ayrıca ilgili maddede ...'...

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/339 Esas sayılı dosyasında 28/02/2017 tarihli duruşmada 2 numaralı ara kararı ile davanın itirazın iptali ve sözleşmenin feshi talepli olarak açıldığı, bu durumda sözleşmenin feshi davasının ayrı bir esasa kaydedilmesi gerektiği gerekçesiyle, sözleşmenin feshi talebinin bu dosyadan tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve gerekçeli tefrik kararı da oluşturularak, aynı mahkemenin 2017/165 Esas sayılı dosyası üzerinden sözleşmenin iptali talepli dava da yargılamaya devam olunmuştur. İlk derece mahkemesince; hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğundan dolayı davanın usulden reddine karar verilmiş ve bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    Mahkemece; alınan bilirkişi raporu ile dava konusu preslerde imalat hatası bulunduğunun tespit edildiği, ayıp ortaya çıktıktan sonra taraflar arasında bu hususta faks yazışmaları yapıldığı, davacının davalıya ihtar çektiği, süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davacının satılanı iade ile bedelini isteyebileceği, bedel tenzilinin hakkaniyete uygun olmadığı, davacının müspet zararını somut delillerle ispatlayamadığı, sözleşmenin feshi ile bedel iadesi gerektiğinden bakiye bedelin tahsilinin talep edilemeyeceği gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, satım sözleşmesinin feshine, 92.996 TL’nin 05.04.2007 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, sözleşmeye konu 2 adet hidrolik balata presinin davalıya iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı – birleşen dosya davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde...

      Dava, devre tatil sözleşmesinden kaynaklı sözleşmeni feshi ve ödenen bedelin iadesi isteğine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince bedel iadesi yönünden, 4077 sayılı Kanun'dan ve 6502 sayılı Kanun'nun 50.maddesindeki devre tatile ilişkin hükümlerden bahsedilerek" davacının dava açmakla sözleşmeyi feshettiği davalının dava dilekçesinin 25.01.2016 tarihinde tebliği ile davacının fesih iradesinden haberdar olduğu, bunun üzerine 6502 sayılı Yasanın 50/9 maddesi gereğince 90 gün içinde sözleşme nedeniyle ödenen bedeli iade ettiği, sözleşme nedeniyle ödenen bedel yönünden davanın bu vesile ile konusuz kaldığı, bu nedenle faiz talebinin yerinde olmadığı," gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına; maddi tazminat talebi yönünden ise " davacının zarar iddiasını ispatlaması gerektiği uğradığı muhtemel zararları talep edemeyeceği, zararını kanıtlar somut bir delil sunmadığı " gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı...İnş. Ltd. Şti. Hakkındaki davanın reddine, diğer davalı yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalılardan müteahhit ...İnşaat AŞ.den inşaa ettiği 5 nolu parselde 40 nolu daireyi satın alıp peşinatı ile bakiye satış bedeli için muhtelif bedel ve vadeli senetler verdiğini, ancak aradan geçen zamana rağmen inşaata bile başlanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödedği 87.582 TL.nin faizi ile tahsiline, ödenmemiş bakiye senet bedelleri ve ara ödeme için verilen senetlerden dolayı borçlu olmadığının tesbitine, kaçırılan fırsat nedeni ile uğradığı menfi zararın tahsiline ve kararın gazetede ilanına karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir....

        -YTL.nin ihtarname tebliğ tarihinden işleyecek reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket, davacıya numuneye uygun mal verildiğini, malzemedeki su geçirme ve yanmanın malzemenin ayıplı olmasından değil, uygulama hatasından kaynaklandığını, malzemenin bir kez kuruduktan sonra yeniden su geçirmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece iddia, cevap dilekçesi, teknik bilirkişiler raporu, toplanan delillere göre, malzemenin su izolasyonunu sağlamamasının gizli alıp niteliğinde olup, B.K.nun 202. maddesi uyarınca davacının seçimlik hakkını sözleşmenin feshi ve semenin iadesi yönünde kullanıp, talebinde haklı olduğu gerekçesiyle 5.904.72....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 17.9.2005 tarihinde 8600 EURO bedel ile devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini ve tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığından ayıp olduğunu bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 8600 euro sözleşme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 2.6.2003 tarihinde 3372 EURO bedel ile 99 yıllığına devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 3.372 euro sözleşme bedeli ile 720 euro bakım aidat bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              Dava daha çok borçlar kanununun genel hükümlerine göre açılmış sözleşmenin iptali nedeniyle bedel iadesi isteğine ilişkindir. Öyle ise mahkemece işin esası incelenerek ve ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan 15.60 TL temyiz harcının istek halinde iadesine, 11.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                nın 4/I-a maddesinde ise, kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda;davacı ile davalı arasında araç kiralama sözleşmesi yapılmış olup, uyuşmazlık kira bedelinin ödenmediği ileri sürülerek sözleşmenin feshi sonrası iade edilmeyen araçların iadesi istemine ilişkindir. Bu nedenle uyuşmazlıkta kira sözleşmesi hükümleri uygulanacaktır. HMK'nın 4/1-a maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın İstanbul 9.Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu