TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen sözleşmenin feshi - bedel iadesi davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan bölge adliye mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA, hükmü temyiz eden davacı taraf harçtan muaf olduğundan 54,40 TL temyiz harcının istek halinde iadesine, dosyanın...
Av. .... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında yat satışına ilişkin 30/06/2012 tarihli sözleşmenin karşılıklı feshi sonucu davalıya satım bedeli olarak ödenen paranın iadesi için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkiline yapılan ödemenin 137.000,00 TL olduğunu ve bu ödemenin de davacının ortağı olduğu dava dışı ... tarafından yapıldığından davacının bu davayı açmakta aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddi ile %20 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....
Hukuk Dairesi'nin 30/06/2020 tarih ve 2017/8601 Esas, 2020/5515 Karar sayılı emsal içtihadı) 3- İhale sözleşmesinin fesih edilmesinde davacı şirkete izafe edilebilecek bir kusur bulunmadığından davacı şirket ihalenin feshi nedeniyle müspet zarar kapsamında kâr kaybı ve alacak isteminde bulunamaz ise de; geçici ve kesin teminatların iadesini ve menfi zararlarını talep etmeleri mümkündür. Menfi zarar da; uygulama ve Yargıtay içtihatlarında sözleşmenin ifası için yapılan ve sözleşme ilişkisi kurulmamış olması halinde yapılmayacak olan masraflar olup menfi zararların fesih ya da tasfiyede kusursuz olsa dahi sözleşmenin diğer tarafından talep edilmesi mümkündür. Menfi zarar diye nitelendirilen imalât ve harcamalar taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmasa idi yapılmayacak olan masraf ve imalâtlar olduğundan sözleşmeden doğan hak ve alacaklar kapsamındadır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya kapsamına ve toplanan delillere göre, mevcut delillerin takdirinin ve kararın dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 inci maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı istinaf dilekçesinde bildirdiği itirazları tekrar ederek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, harici satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir. 2....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen 2006/313 ve 2006/324 Esas sayılı davalar açılmıştır. 2006/324 Esas sayılı dava dosyasında; yüklenici Borçlar Yasası'nın 365/II. maddesi uyarınca uyarlama veya sözleşmenin feshi, taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi isteminde bulunmuş, bu dava dosyası aynı Mahkemenin 2006/313 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmiş, yargılama sonucunda sözleşmenin uyarlanması isteminin reddine, sözleşmenin feshi yönündeki dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. 2006/313 Esas sayılı ilk açılan dava dosyasında davacı yüklenici sözleşmenin haksız feshedildiğinin tespiti, haksız fesih sebebiyle cezai feshin ortadan kaldırılması, verilen teminat mektuplarının iadesi, yanlar arasındaki muarazanın önlenmesi, 100.000 USD giderimin davalıdan tahsili isteminde bulunmuş, yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir. Davalı idare ... 3....
sayılı dosyası ile borcun ifasına izin, müdahalenin men-i, cebri tescil ve alacak davası açıldığını, davanın kabulüne karar verildiğini, inşaatta gizli ayıp olduğunu binalarda oturan kişilerin tehlike içinde olduklarını ileri sürerek, yargılamanın iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmenin feshi davasının 1999 yılı içinde kesinleştiğini, HMK'nın 377. maddesi uyarınca davanın reddi gerektiğini, davacının kendisine isabet eden dairelerin tümünü sattığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının yargılama iadesi talep ettiği, ,,, 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1998/948 E., 1999/260 K. sayılı hükmün Yargıtay denetiminden geçip 12.04.2000 tarihinde kesinleştiği, HMK'nın 377/1. maddesi uyarınca yargılamanın yenilenmesi davasının 10 yıl içinde açılması gerektiği nedeniyle, süre yönünden davacının talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
KARAR Davacı, davalı yükleniciden konut satın aldığını sözleşmede kararlaştırılan sürede konutun teslim edilmediğini, tasarruf amaçlı ve kira geliri elde etmek için satın aldığını, maddi ve manevi zararları oluştuğunu ileri sürerek 70.000 TL maddi 20.000 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, ödenen bedel 40.910 Dolar ile 10.000 TL ve 21.774 TL kira kaybı yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, açmış olduğu davada, konutun teslimi mümkün olmadığını, yapmış olduğu ödemelerin iadesi ile kira kaybı ve manevi tazminat istemiştir. Davacı akdi feshedilen taraf olarak 6098 sayılı kanunun 125.maddesi gereği menfi zararını talep edebilir. Menfi zarar yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zarardır....
Nolu kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için mahkemesine gönderilmesine veya dairece hüküm kurulması mümkünse müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesi için ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerde dikkate alınarak sözleşmenin feshi ve bedel iadesi taleplerinin kabulüne ve diğer taleplerinin de değerlendirilmesine karar verilmesini, karar icra takibine konu edilebileceğinden istinaf incelemesi sonuçlanıncaya kadar icranın tehirine kararı verilmesini talep etmiştir. Davalılar Haktan İnş......
Noterliği 04.11.2021 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin faizi ile birlikte iadesi için davalı şirkete ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin davalı şirkete 08.11.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketçe ödenen bedel iade edilmediğini, ......
Sözleşmenin Akdeniz İnşaat tarafından feshi halinde, sözleşme bedelinin %3 ü tutarında cezai şart ve Akdeniz İnşaatın o güne kadar yaptığı ve fesih nedeni ile yapacağı masraflar alıcıdan tahsil edilir, Akdeniz İnşaat bu alacaklarını varsa alıcının kendisine yaptığı ödemelerden mahsup etmeye yetkilidir. Gerekli mahsup yapılarak alıcının ödediği bedel fesih tarihinden 12 ay sonra faizsiz ödenir ."şeklinde yazıldığı görülmüştür....