sözleşmenin kurulması üzerinden hayli süre geçmiş olması sebebiyle müvekkili şirketin sözleşme konusu makinenin tesliminden herhangi bir yararının da kalmadığını, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde kanuna uygun olarak sözleşmeden dönüldüğünün açık olduğunu, Sözleşmeden dönülmesi neticesinde alınanların geri verilmesi hususunun söz konusu olduğunu, dönme ile birlikte tarafların edimlerinin değiştiğini, TBK'nun 124 maddesi uyarınca sözleşmeden dönme hâlinde tarafların, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulduklarını ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceklerini, davalının temerrüt halinde olması sebebiyle sözleşmeden dönüldüğünü, dönme ile birlikte davalının borçlandığı edimi ifa yükümlülüğünden kurtulduğunu, fakat dönme ile birlikte daha önce almış olduğu parayı geri verme borcunun ortaya çıktığını, sözleşmeden dönmenin sözleşmenin geçerliliğine dokunmayıp onu bir tasfiye ilişkisi haline getirdiğini, dönme ile sadece sözleşmenin konusunun değiştiğini, akdi verme...
ayrıca sözleşmenin kurulması üzerinden hayli süre geçmiş olması sebebiyle müvekkili şirketin sözleşme konusu makinenin tesliminden herhangi bir yararının da kalmadığını, tüm bu hususlar değerlendirildiğinde kanuna uygun olarak sözleşmeden dönüldüğünün açık olduğunu, Sözleşmeden dönülmesi neticesinde alınanların geri verilmesi hususunun söz konusu olduğunu, dönme ile birlikte tarafların edimlerinin değiştiğini, TBK'nun 124 maddesi uyarınca sözleşmeden dönme hâlinde tarafların, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulduklarını ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebileceklerini, davalının temerrüt halinde olması sebebiyle sözleşmeden dönüldüğünü, dönme ile birlikte davalının borçlandığı edimi ifa yükümlülüğünden kurtulduğunu, fakat dönme ile birlikte daha önce almış olduğu parayı geri verme borcunun ortaya çıktığını, sözleşmeden dönmenin sözleşmenin geçerliliğine dokunmayıp onu bir tasfiye ilişkisi haline getirdiğini, dönme ile sadece sözleşmenin konusunun değiştiğini, akdi...
(m.474) Eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hâllerde işsahibi, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1-Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme. 2- Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme. İşsahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Eser, işsahibinin taşınmazı üzerinde yapılmış olup, sökülüp kaldırılması aşırı zarar doğuracaksa işsahibi, sözleşmeden dönme hakkını kullanamaz....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ Mahkemece toplanan delillere, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının misli ile değişim talebinden feragat etmesi nedeniyle talebin reddine, seçimlik hakkını sözleşmeden dönme ile bedel iadesi yönünde kullandığından ürünün iadesi ile satış bedelinin ürün iade tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davacının ürünü alırken teşhir ürünü olduğunu bilerek eş değer buzdolabı değerinden düşük bedelle 9.500,00 TL'ye satın aldığı bu kapsamda eş değer buzdolabı güncel fiyat bedelinin davacıya iadesine karar verilmesi durumunda davacı lehine sebepsiz zenginleşme durumu ortaya çıkacağından ürünün güncel fiyatı ile satış bedeli arasında kalan farka ilişkin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece iddia, savunma, keşfen düzenlenen bilirkişi heyeti raporuna göre, davaya konu makinanın ayıplı olduğu, davacının 02.07.2004 tarihli ihtarnamesi ile Borçlar Kanunu’na göre sözleşmeden dönme hakkını kullanarak makinanın geri alınmasını ve bedelin iadesini talep ettiği, B.K.nun 202. maddesi anlamında feshin haklı olduğu, makinadaki arızaların tamiratlara rağmen giderilemediği, davacının haklı sebeple sözleşmeden dönmesi nedeniyle tarafların sözleşmeye binaen verdiklerini geri isteme hakları bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 17.451.35.-YTL.nin (davaya konu bulaşık makinasının davalıya iadesi koşulu ile) davacı yararına davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2019/1088 Esas KARAR NO: 2021/440 DAVA: Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 23/12/2019 KARAR TARİHİ: 21/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının yetkilisi --- davalının yetkilisi --- tarihinde taşımaz satış vaadi sözleşmesinin kurulduğunu, sözleşmede---- satışının kararlaştırıldığını, satış bedelinin --- peşin ödendiğini, sözleşmenin 6. maddesinde davacıya sözleşmeden dönme hakkı tanındığını buna göre de davacının davalıya --- tarihinde gönderdiği noter ihtarnamesi ile sözleşmeden dönüldüğünü, satış bedelinin iadesinin gerektiğini, dönme anına kadar --- ödendiğini sözleşmenin kurulmasından önce taraflar arasında ------ kurulduğunu, protokolde alıcının dönme hakkının olduğu ve dönme tazminatının satış bedelinin ---- olarak...
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise; alıcı ancak, sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." Yasal düzenleme açıklanan şekilde olup dosya kapsamına göre, davacının seçimlik hakkını aracın tamiri yönünde kullanarak aracı davalıya bıraktığı, aracın dava tarihinden önce tamiri yapılarak onarıldığı ve davacıya davadan önce teslim edildiği sabittir. Seçimlik haklar yenilik doğurucu haklardan olup bir kez kullanılmakla tükenen ve geri alınamayan haklardandır. Davacının ihtilafa konu olan ayıplı motosikletin onarımını seçerek ücretsiz onarım hakkını kullandığı ve seçimlik hakkını tükettiği, dava tarihinde devam eden bir arızanın/ayıbın bulunmadığı, bu nedenle sözleşmeden dönme seçimlik hakkının kullanılamayacağı sonuç ve kanaatine varılmakla davacının sözleşmeden dönme ve ücret iadesi talebinin reddine karar verilmiştir....
Dava, ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. Davacı davalı şirketten satın aldığı bilgisayardaki ayıp nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunmuş, davalı vekili ise ayıp iddialarının doğru olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. İlk derece mahkemesince taraf delilleri toplanmış ve davaya konu bilgisayar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporundaki ayıba ilişkin tespitler doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile alım satıma konu olan bilgisayarın bedelinin davalıdan tahsiline, söz konusu bilgisayarın da davalıya iadesine karar verilmiştir. 6502 sayılı Yasa'nın 11. Maddesine göre; "......
ödenen satım bedelinin iadesi talep edilmekle sözleşmeden dönme iradesinin davalıya usulüne uygun şekilde yöneltildiği, bu sebeple taraflar arasındaki sözleşmenin davacının geçerli dönme beyanı ile sona erdiği, davacının satım bedelinin iadesi alacağını da ispatladığı, dava konusu alacağın likit olması, alacaklının talebinin bulunması ve davalının itirazında haksız çıkması nedeniyle borçlunun icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiği kanaatine varılmış, tüm bu gerekçelerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Ayıp halinde alıcının hakları 6098 sayılı TBK'nın 227- (1) maddesinde; "Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, İmkan varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme" olarak sayılmıştır. Alıcının genel hükümlere göre tazminat hakkının saklı olduğu da hüküm altına alınmıştır (m.227/1). Eldeki uyuşmazlıkta, davacı seçimlik haklarından sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiştir. Bu talebin sözleşmenin tarafı olan davalıya karşı ileriye sürebildiği gibi yukarıda anılan hüküm gereğince davalı satıcı satılanda bilmediği ayıplardan da sorumlu olduğundan mahkemenin davayı husumet yokluğu nedeniyle reddetmesi doğru olmadığından, istinaf isteminin kabulü ile kararın kaldırılması gerekmiştir....